Nokia ve Microsoft, 3 ay önce teknoloji dünyasının, en büyük ortaklıklarından birine adım attığını duyurdu. Nisan ayında imzalar atıldı ve iki şirket ortak ilk ürün için 2012'yi gösterdi. Peki sektör devleri bu lükse sahip mi? Bana kalırsa değil.
Bambu gibi hızlı büyüyen teknolojik yeterlilik ve sürekli artan kullanıcı deneyimleri bizi daha rekabetçi bir dünyanın ortasında bırakmış durumda. Bu süreç bizleri sürekli gelişen cihazları takip etmek gibi zevkli(?) bir uğraş içinde bırakırken, üretici şirketleri daha zor bir durumda bırakıyor.
Akıllı telefon pazarı da bu bağlamda daha hızlı hareket etmeyi gerektiriyor. Neden derseniz, akıllı telefonlar ve mobil cihazların sunulan katma değerli servislerle en rekabetçi ve en hızlı değişim gösteren pazar olduğunu ileri sürebilirim. Açıklamaya devam edeyim..
Söz konusu ortaklığın duyurulmasının üzerinden 3 ay geçti, 2012'ye 6 aydan fazla bir süre var. Ancak bu oyunda kimsenin 8-10 ay gibi bir yenilenme sürecine girme şansı yok. Belki 1 yıl önce vardı ama artık yok. Nokia NFC'li ilk cep telefonunu yıllar önce çıkarmıştı ama yarın mobil ödemede NFC devrimini Google başlatacak, Apple akıllı telefon pazarında kendini sağlam iplere bağladı, şimdi tablet dünyasını ele geçirmeye hazırlanıyor..
Evet, Finli cep telefonu devi, Microsoft ile biraz anlaşılmaz biraz da kaçınılmaz bir anlaşma imzaladı. Hiç de kolay olmayan bir dönüşümü soğuk kanlılıkla uygulamaya koydu. Ancak 2012'ye gün vermek bu yarışta biraz daha geri kalmak manasına geliyor. Android ve Apple'ın farkı biraz daha açmasını kolaylaştırıyor.
Uzakdoğu'dan gelen haberler 2012'den öncesini (2011'in son çeyreğini) fısıldasa da Windows Phone tabanlı ilk Nokia telefonlar'ın 'gerçekten' mümkün olduğunca çabuk piyasaya çıkması ve ilk izlenimde hayal kırıklığı yaratmayacak kadar da iyi olması gerekiyor. Aksi takdirde N&M ikilisi yıllardır akıllı telefon pazarında oynadıkları haşlanan kurbağa rolünden kurtulamayacaklar.