Facebook Reality Labs Genel Müdür Yardımcısı Andrew Bosworth ve Global Affairs Genel Müdür Yardımcısı Nick Clegg hazırladıkları bir blog gönderisi ile Metaverse ortamını sorumluluk sahibi bir şekilde (responsibly) geliştirmenin önemine dikkat çekti. Bosworth ve Clegg ayrıca bu ürünlerin sorumlu bir şekilde geliştirilmesini sağlamak için küresel araştırma ve program ortaklarına 50 milyon dolarlık bir yatırımı da duyurdu.
Aslına bakaranız, şirket daha önce de AR/VR alanında araştırmalara yatırım yapmıştı. AR giyilebilir cihazlarının sosyal etkisine yönelik akademik araştırmalara fon sağlayan Facebook, VR donanım teklifleri de talep etti.
Yatırımın detayları
Şiketin duyurduğu "XR Programs and Research Fund" iki yıllık 50 milyon dolar yatırımı içeriyor. Bu bağlamda şirket endüstri ortaklıkları kurarken, insan hakları grupları, hükümet destekli kar amacı gütmeyen şirketler ve akademik kurumlar ile iş birliği yapacak. Bu iş birliğinin ise şirkete bu teknoloji sorumluluk sahibi bir şekilde geliştirmesinde yol göstermesi planlanıyor.
Facebook şimdiden Women in Immersive Tech, Africa No Filter, Electric South ve Organization of American States ile çalışmaya başladı. Buna ek olarak programa dünyanın farklı bölgelerinden araştırmalar ve kurumlar da dahil oldu.
Ortaklık kapsamında Seul Ulusal Üniversitesi ve Hong Kong Üniversitesi, güvenlik, etik ve sorumlu tasarım araştırmalarına odaklanıyor. Singapur Ulusal Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ndeki Teknoloji, Robotik, Yapay Zeka ve Hukuk Merkezi, gizlilik ve veri kullanımı gibi diğer konuları inceleyecek.
Howard Üniversitesi ise BT'deki çeşitliliğin tarihini ve bunun meta veri tabanındaki erişimi ve ekonomik fırsatları nasıl bilgilendirebileceğini incelemek için araştırma yapacak.
Sosyaldan metaverse şirketine
Blog yazısında dikkat çeken detaylardan biri de Facebook'un metaverse'ü "bir sonraki programlama platformu" olarak tanımlaması oldu. Mark Zuckerberg'in açıklaması ile Facebook'Un bir süredir "sosyal ağ devi" tanımını geride bırakarak gözünü "metaverse şirketi" olamaya diktiğini söyleyebiliriz. Gönderide paylaşılan tanımlar ise, Facebook'un metaverse anlayışı hakkında daha net bir imaj çizmemizi sağlıyor.
"Metaverse", sizinle aynı fiziksel alanda olmayan diğer insanlarla oluşturabileceğiniz ve keşfedebileceğiniz bir dizi sanal alan. Arkadaşlarınızla takılabilir, çalışabilir, oynayabilir, öğrenebilir, alışveriş yapabilir, yaratabilirsiniz ve daha pek çok şey yapabilirsiniz. Bu ille de internette daha fazla zaman geçirmekle ilgili değil - bu, çevrimiçi olarak geçirdiğiniz zamanı daha anlamlı kılmakla ilgili.
Sosyal ağların şeffaflık çağı
Günümüzde tüm sosyal ağlar, geçmişin izlerini silebilmek adına kurumlarındaki "şeffaflık" oranını artırmaya çalışıyor. Özelikle Cambridge Analytica skandalı, veri ve gizlilik ihlalleri, kullanıcılarda Facebook, Twitter ve Google gibi şirketlerin kullanıcı verilerini nasıl kullandığıyla ilgili önemli seviyede bir farkındalık yarattı. Bu farkındalıkla beraber resmi devlet kurumlarının teknoloji devlerini mercek altına alması, tüm sosyal ağları daha şeffaf bir yapı kurmaya itti.
Siyasi reklamları platformunda yasayaklayan Twitter, platforma eklediği özellikler ile gelir modelini reklamlardan arındırmaya çalışıyor. Jack Dorsey'nin bu durumu sürekli dile getirmesi ise şirketin "şeffaf" olmak adına çabaladığı gibi bir izlenim yaratıyor. Bana kalırsa, bu "kullanıcı gözünde şeffaf olma" çabasının en önemli adımı, Twitter'ın kullanıcılara kendi öneri algoritmalarını seçebilme imkanı üzerinde konuşmasıydı.
Facebook'un imajını değiştirmek için attığı adımlar
Bu noktada Facebook'un da metaverse'ü "sorumluluk sahibi bir şekilde" geliştirme çabasının benzer nedenlerden kaynaklandığını düşünebiliriz. Geçmişte pek çok skandal ile anılan Facebook, son yıllarda kullanıcılarının aklındaki imajı değiştirmek için sosyal sorumluluk projeleri başta olmak üzere pek çok adım attı.
Yine de olumsuz gelişmeler Facebook'un peşini bırakmıyor. 14 Eylül'de yayınlanan bir Wall Street Journal haberi, Facebook'un Instagram'ın genç kızlar içik toksik bir etki yarattığını bildiğini öne sürdü. Facebook bu iddiaları kesin bir dille reddederken, 13 yaş altı çocuklar için hayata geçireceği Instagram Kids uygulamasını durdurdu.
Şirket ayrıca, şeffaflık adımları kapsamında Facebook algoritmasının neleri alt sıralarda gösterdiğini de kullanıcılarla paylaştı. Facebook, Eylül ayında New York Times sayfalarında birden fazla olumsuz gelişmeyle yerini alsa da; gelecek için inşa ettiği "metaverse" ortamının konsensus ile geliştirileceğinden emin olmamızı istiyor.
Şimdiden Ray-ban marka akıllı gözlüğü, Oculus ve Horizon ile bu yeni dünyanın ilk adımlarını atan Facebook, kullanıcılar ve markalar için yeni fırsatlar sunmaya devam edecek. Bir marka olarak metaverse'den nasıl yararlanacağınızı anlamak için Facebook'un metaverse dönüşümü ve markalara etkisi başlıklı yazımızı inceleyebilirsiniz.
İlk Yorumu yazmak ister misiniz?
Yorum Yazmak için Giriş Yap