BiTaksi kurucusu Nazım Salur, son dönemin en hareketli alanlarından talebe göre anında teslimat servisi işine giriş yaptı. Kısa bir süre önce Arda Kutsal'ın kaleme aldığı gibi yeni servisin adı getir ve faaliyetlerine mobil öncelikli olarak başladı.
"Getir de Getirelim" sloganı ve dün yayınlanan iOS ve Android uygulamalarıyla sektöre hızlı bir iniş yapan girişim tarafından aldığımız bilgiye göre getir, BiTaksi'den tamamen ayrı bir ekip tarafından ayrı bir yazılım geliştirilerek yayınlanmış.
Ücretsiz olarak sunulan getir, konum bazlı bir uygulama ancak siparişlerinizi tıpkı BiTaksi uygulamasında olduğu gibi, harita üzerinde konumunuzu değiştirerek istediğiniz adrese vermeniz mümkün.
Yiyecek, içecek, bebek, kişisel bakım ve ev bakım olmak üzerede toplam beş kategoride 200 farklı ürünü bulunduran uygulama üzerinden verdiğiniz siparişleri harita üzerinden takip edebiliyorsunuz. Kurye kimliğini görebildiğiniz uygulama ile her bir teslimat servisini oylayarak, geri bildirim sağlıyorsunuz.
Halihazırda oylama sisteminin BiTaksi'de sürücüleri olumlu motive ettiğini belirten Nazım Salur'un servis kalitesini belirli bir seviyede tutmasını sağlayan sistemi getir'e uyarladığını görmek de mümkün. Uygulamanın vaadi, haliyle bu ürünleri size olabildiğince kısa sürede getirmek ve dün yayınlanan uygulamayla ilgili ilk gün deneyimlerinin beklentileri karşıladığını söyleyebiliriz.
Nazım Salur'un BiTaksi'nin ardından getir ile teslimat işine girmesi akla son dönemde görmeye alıştığımız dağıtım yapan sürücüler senaryosunu getirse de, Salur'un yeni girişimi saha operasyonları için de ayrı bir ekiple yola çıkmış. getir, ilk etapta 200'ü aşkın personelle İstanbul'da Haliç ile Sarıyer arasındaki bölgede teslimat servisi veriliyor. Teslimat için motokuryeler ve küçük ticari araçlar kullanılıyor. Birkaç aylık deneme sürecinin ardından, Avrupa yakasında daha geniş bir bölgenin ve Anadolu Yakası'nın kapsama alınması planlanıyor. Bununla birlikte müşterilerin ürün tavsiye edebildiği uygulama, bu bildirimlere göre yeni ürünler ve kategoriler eklemeye devam edecek.
Ödeme için MasterPass altyapısını kullanan getir'in zaman içinde farklı mobil ödeme ürünlerini entegre etmesi ve BiTaksi'de olduğu gibi anlaşmalı kampanyalarla daha geniş kitleleri hedeflemesi mümkün.
Son dönemde farklı uygulama ve girişimler tarafından denenen talebe göre teslimat alanında getir'in gelişinin rekabetten önce pazar yaratma potansiyelini konuşmak daha doğru olabilir. Zira kullanıcılar online market vb sipariş servislerine aşina olsalar da henüz teslimat alanında ana akım hale gelmiş bir servis olduğunu söylemek mümkün değil. Müşteride yeni bir algı oluşturmak ve kullanım alışkanlığı yaratmak içinse en az BiTaksi'nin yaptığı kadar kadar ciddi bir pazarlama ve tanıtım kampanyasına ihtiyaç olabilir. Nazım Salur'un getir ile bu başarıyı tekrar etmesi ise kuvvetle muhtemel.
