Red Herring, küresel bir medya şirketi ve her yıl düzenli olarak yayımladığı en iyi teknoloji şirketleri listeleriyle biliniyor. Türkiye'den girişimcilerin her yıl daha fazla ilgili gösterdiği Red Herring'in Avrupa'nın en iyi 100 teknoloji girişimini belirlediği Europe Top 100 sıralamasında, 2013 yılında Türkiye'den 4 adet şirket yer almıştı. Bugün sizlere paylaştığımız haberde de görebilecğeiniz gibi 2014 yılı Europe Top 100 adayları arasında 10 tane Türk şirketi yer alıyor
Red Herring ödüller, girişimcilere yalnızca prestij sağlamıyor. Red Herring Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO'su Alex Vieux, ödülü almaya layık görülen şirketlerin yüzde 60'ından fazlasının bir yıl içinde yatırım almayı garantilediğini söylüyor.
Red Herring, binlerce girişimi değerlendirerek hazırladığı listeleri sayesinde, hem Avrupa hem de Amerika pazarlarındaki teknoloji girişim ortamına dair önemli bir veri bulunduruyor. Alex Vieux ile bu verileri değerlendirdiği bir röportaj yaptık.
Merve Kara: Uzun zamandır Türkiye’nin de içinde olduğu Avrupa kıtasının en iyi start-up'larını inceliyorsunuz. Son yıllarda ne tür trendler beliriyor bu alanda?
Alex Vieux: Avrupa girişim ortamında, üç yeni trend beliriyor. Bunlardan ilki, kaynakların gerçekten çeşitlenmesi. Yıllık 15 milyon doların üzerinde gelir sağlayan büyük şirketler daha fazla sayıda ülkeden geliyor. Türkiye, Polonya veya Portekiz gibi ülkelerde, Ar-Ge ve satış takımlarıyla büyük hedefleri olan daha fazla şirket var.
İkinci olarak, kıta çapında 4G’nin yaygınlaşmasını sağlayan bir yükseliş yaşanıyor. Mobil, birçok girişimcinin rakipleriyle aynı seviyede ve zeminde hareket edebilmesini sağlıyor. Buradaki girişimciler Amerika ya da Asya’daki emsalleriyle aynı hızla inovasyon yapabiliyorlar.
Üçüncüsü ise girişimcilerin sınırları aşacak bir girişim haline gelmeden başaramayacaklarını anlamaları. Hedeflerini gerçekleştirmek için Doğu’ya ya da Batı’ya açılmaya baştan gönüllüler.
Merve Kara: Peki internet girişimcileri özelinde durum nasıl?
Alex Vieux: İnternet şirketleri kesinlikle gelişiyor ama Amerika, Çin veya Hindistan’daki emsallerine göre daha yavaş büyüyorlar. Bunda üç faktörün etkisi var: Büyümenin her seviyesinde daha az sermaye buluyor olmaları, yetenek kıtlığı ve girişimcilerin o hızla büyüyerek o seviyeye gelebileceğine inanmamaları. Buna karşın, bu ülkelerdeki girişimciler, fikir ve uygulamalar konusunda en az Amerika’dakiler kadar yaratıcılar. Kullanıcılar da bu nedenle en iyi uygulama ve ürünlere heryerde erişebiliyor.
Merve Kara: Avrupa sıralamalarınızdaki Türk şirketlerin sayısı artıyor. Bu girişimlerin performansını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Alex Vieux: Türkiye son on yılda en çok yükselen ülkelerden biri. Yeni bir girişimci nesil, cesaretle internet neslinin önüne geçiyor. Bu nesil, kalıpları kırıp, Türk toplumunu yeniden tanımlayacak, tüm Türkiye’ye ulaşacaklar. Bu, Türkiye’nin yarının dünyasında yer edinebilmesi için sahip olduğu en iyi şans. Bu girişimciler, sessiz bir devrim inşa eden müthiş insanlar ve ekonomiye ciddi katkıda bulunuyorlar. Buna bir de Türkiye’nin kadın girişimcilerinin şirketlerini çok yetkin bir biçimde idare ettiklerini ve ülkeyi ortalamanın üzerine çıkardıklarını eklememiz gerekiyor.
Merve Kara: Red Herring sıralamasına giren şirketlerin, bundan sonraki performansları nasıl? Sıralama girişimler için zirve noktası mı?
Alex Vieux: Finalist olarak anılan teknoloji şirketleri yoğun bir uluslararası ilgi ve görünürlük kazanıyor. Bunların yüzde 60’ından fazlası ödülü kazandıktan sonraki bir yıl içinde bir tür yatırımı garantiliyor. Bunu doğrudan Red Herring’e bağlayarak kendimizi öne çıkarmak olur, ama şirketlerin çoğunun yatırımcıların dikkatini daha çok çektiğini ve bu şekilde para kazanma becerilerini maksimize ettiğini söyleyebiliriz. Aynı zamanda, ödül ve sıralama, şirketlerin uluslararası yayılımına da yardımcı oluyor, özellikle markamızın son 20 yılda çok itibar kazandığı Amerika’da. Yolun sonunda her zaman girişimleri bekleyen iş birlikleri, satış anlaşmaları hatta şirket evlilikleri var.
Merve Kara: Aynı zamanda girişimlerin çıkış stratejilerini de inceliyorsunuz. Birleşme satın almalar (M&A), Avrupa ve Amerika çapında halka arzların açık ara önünde. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz? Türkiye’den Pozitron’un Monetise tarafından satın alınması 2013 sıralamanızda yer alıyordu. Daha fazla Türk şirketinin bu sıralamada yer almasını bekliyor musunuz?
Alex Vieux: M&A’ler çıkışların ana sürükleyicisi olmayı sürdürecek çünkü ezber bozan şirketler için yeniden yapmak yerine satın almak çok daha iyi bir seçenek. Bu durum girişimcilere aynı zamanda finansal güç de sağlıyor. Avrupa’da da, Amerika’daki gibi başarılı yöneticilerin ve onların takımlarının sadece kendi güçlerine güvenmek yerine sıradaki yeni maceraya atılmaya hevesli olacaklarını umuyoruz. Günün sonunda, eğer finansal bir güvenceniz varsa, asıl ödül yolculuğun kendisidir.