Yıllardır standart bir şekilde yabancı yatırımcılar dönem dönem benimle görüşmek isterler ve kendileriyle toplantılarım olur. Ancak son dönemlerde, özellikle son 6 aydır neredeyse her ay ortalama 5-10 farklı yabancı yatırımcı ile telefonla ya da yüz yüze toplantı yapmam gerekti. Hepsinin görüşme taleplerinin özünde aynı sebepler yatıyordu. Türkiye internet pazarı çok cazip, fırsatlarla dolu ve özellikle e-ticaret alanında önemli büyüme sinyalleri var.
Görüştüğüm firmaların arasında adını yeni duyduklarım da oldu, dünyada gerçekleştirdikleri yatırımlarla isimlerini sürekli duyduklarımız da. Birkaç milyonluk fonları olanlar da, milyarlarla telaffuz edilen rakamlara ulaşanlar da.
Bu görüşmelerin hepsinde bana sorulan benzer sorular oluyor. Söz konusu soruları, genellikle verdiğim cevapları ve bu görüşmelerin genel içeriğini sizlerle de paylaşmak istiyorum.
Türkiye internet pazarında fırsat gördüğün alanlar nelerdir?
Şu günlerde çoğunlukla verdiğim cevap e-ticaret, mobil ve sosyal oyun alanlarında fırsat görüyorum şeklinde oluyor. E-ticaret pazarı hakkında ekonomik verileri paylaştıktan sonra mobil ve sosyal oyunla ilgili olarak da pazar demografisi ve mevcut durum üzerine sayılar aktarıyorum.
Türkiye e-ticaret pazarının önümüzdeki yıllardaki büyümesini nasıl görüyorsun? Pazar büyüklüğü ne kadar?
Bu soruda çoğunlukla resmi BKM verileri mi, yoksa bildiğimiz anlamda B2C değerleri mi kısır döngüsü yaşanıyor. Bir tarafta 15 milyar TL, yaklaşık 10 milyar dolarlık BKM verisi, bir tarafta yaklaşık 1 milyar dolar olduğu tahmin edilen, bildiğimiz anlamda e-ticaret pazarı var. Her platformda tekrarladığımız gibi BKM verileri uçak bileti, sigorta gibi sanal POS'lar üzerinden gerçekleştirilen diğer işlemleri de kapsıyor. Ama çoğunlukla merak edilen e-ticaret siteleri üzerinde yaratılan hacim oluyor.
Ben bu sorular karşısında her iki veriyi de paylaşıyorum. Her ikisi de e-ticaret pazarının birer göstergesi ve paylaşılması gerekiyor.
Büyüme tahminleri olarak da kişisel olarak bu yıl %50'ye yakın bir büyüme olur diye düşündüğümü belirtiyorum. Eğer sürprizleri göz önüne almazsak 2011'de de benzer bir büyüme görürüz diye ekliyorum. Sonuçta 2009'dan 2010'a BKM verilerine göre bu ölçekte bir büyüme gördük.
2009-2010 yılları arasındaki büyüme %48 olurken, 2010'un ilk çeyreği ile 2011'in ilk çeyreği arasındaki büyüme de benzer şekilde %45 olarak belirlendi.
Bu noktada ilginizi çekeceğini tahmin ettiğim için Webrazzi Gündem: E-Ticaret toplantısının notalarına göz atmanızı öneririm.
Türkiye e-ticaret pazarının büyüklüğü Avrupa'daki benzerlerinin çok altında, bunu neye bağlıyorsun?
Bu soru haklı olarak çok soruluyor. Çünkü çok büyüdük, e-ticaret pazarımız harika gidiyor gibi cümleler kursak da, aslında Avrupa ile kıyasladığımızda ortalamanın çok altındayız. Benim bu soruya genellikle verdiğim cevap şu şekilde oluyor:
Türkiye'de internet pazarı 90'ların sonunda doğdu gibi gözükse de, aslında e-ticaret pazarının kendini bulması ve kullanıcıların alışması birkaç yıllık geçmişe dayanıyor. Diğer taraftan internet pazarı da genişbant internet erişiminin yaygınlaşması ile hızlı büyüme evresine girdi. 2008 ve 2009 yıllarında ekonomik krizin de etkisiyle ayaklanamayan e-ticaret pazarı, 2010 yılında biraz da kullanıcı kitlesine uygun alternatif e-ticaret servislerinin açılmasıyla kendine geldi. Bu sebeple Avrupa ile kıyaslamak için henüz erken. Büyük olasılıkla önümüzdeki birkaç yıllık dönemde Almanya olmasa bile Avrupa'nın bazı ülkeleri ile rekabetçi bir pozisyonda olabiliriz.
Türkiye internet pazarında son yıllarda 15 milyon dolar üzerinde kaç tane satış/çıkış oldu?
Malesef bu tür sorular çok soruluyor ve yabancı yatırımcıların pek de duymak istedikleri doneleri kendilerine veremiyorum. Ama çok problem değil, sonuçta verdiğim cevap kendilerini çoğunlukla tatmin ediyor. Cevabım genelde şöyle oluyor:
Satın almalar ve çıkış için henüz çok erken. Pazar daha yeni ayağa kalktı. Çıkıştan ziyade bu aralar değerlenme sürecindeyiz. O yüzden 15 milyon dolar üzerinde onlarca web sitesi olmasına rağmen, dikkat çekecek sayıda çıkış henüz gerçekleşmedi.
Türkiye internet pazarında cirosu 20 milyon doların üzerinde kaç tane şirket var?
Bu da bugüne kadar görüştüğüm neredeyse tüm yatırımcılardan gelen klasik soru. Sadece rakamı değiştiriyorlar. Bazıları 10 milyon diyor bazıları 20, bazıları ise daha yüksek.
Bu soru bana ilk kez sorulduğunda açıkcası verdiğim cevaba ben de şaşırmıştım. Çünkü önemli bir pazardayız, bir sürü yatırımlar oluyor, birileri birilerini satın alıyor diye düşünürken, şapkamızı önümüze koyduğumuzda aslında 10 tane bile 20 milyon dolar üzerinde ciroya sahip şirket sayamadığımızı görüyoruz. İsterseniz deneyin...
Benim verdiğim cevap yukarıdaki satış/çıkış sorusuna verdiğim cevapla benzer oluyor, ki aslında yanlış da birşey söylemiyorum. Şöyle diyorum:
Henüz çıkış için çok erken, biz Türkiye pazarında daha yeni yabancı yatırım şirketlerinin 10 milyon dolar üzerinde değerlemelerini ve birkaç milyon dolarlık yatırımlarını duyar olduk. Çıkışlar da önümüzdeki dönemlerde gelmeye başlayacaktır.
Pazarda ilgini çeken şirketler hangileri?
En çok sorulan sorulardan bir tanesi bu oluyor. Görüşmelerde belirli sayılar paylaşıldıktan, görüşler alındıktan sonra, belki de onlar için en önemli görüş olan "kime yatırım yapılmalı?" sorusu geliyor. Ben tabi ki burada şu anda bu sorulara verdiğim cevapları aktaramayacağım ama şunu söyleyebilirim ki, sadece büyükleri paylaşmıyorum.
Yeni açılmış ama gelecek vaad eden bir alışveriş sitesini de öneriyorum, sosyal oyun ya da mobil alanlarda hizmet gösteren girişimleri de öneriyorum, yeri geliyor Türkiye'nin en büyük internet şirketlerinden birini de radara sokuyorum. Bu önerileri çoğunlukla da yatırım şirketine özel olarak yapıyorum. Yani, bir global yatırım şirketinin fonu milyon seviyesindeyse başka, milyar seviyesindeyse başka önerilerde bulunuyorum. Yatırım şirketlerinin mevcut porföylerinde sahip oldukları girişim türleri de önerilerimi şekillendiriyor.
Bu arada belirtmemde fayda var, bugüne kadar hiçbir şirketi arayıp kendisini yabancı yatırım fonlarına önerdiğimi de söylemedim. O yüzden kimi kime önerdiğimi büyük olasılıkla sektörde bilen de yoktur.
Görüşmeler ortalama 30-60 dakika sürüyor
Sorulan sorular elbette bu kadarla kısıtlı kalmıyor. Görüşmelerim çoğunlukla 30-60 dakika arasında sürüyor ve paylaştıklarımdan oldukça fazlası soruluyor. Ama ben sizlerle özellikle neredeyse tüm şirketlerin istisnasız sordukları soruları paylaşmak istedim.
Soruların dışında global yatırım şirketlerinin eğilimlerinde dikkatimi çeken iki nokta daha var. Onları da hızlıca paylaşmak isterim.
Global yatırım şirketleri klonları seviyor!
Global yatırım şirketleri bir pazarı incelerken genellikle dünyadaki örneklerden ilerliyorlar. Mesela "Zappos'un yaptığı işi Türkiye'de yapan var mı? Groupon modelinde çalışan girişimler hangileri?" gibi... O yüzden ilk defa Türkiye'de denenmiş olan bir model ilgilerini çekmiyor. Çünkü kıyaslayabilecekleri başka bir örnek olmadığı gibi, ellerindeki portföyle de sinerji yaratamıyorlar.
Herkes klon girişim yapsın demiyorum ama pazara yabancı oyuncuların ilgi göstermesi çoğunlukla şirketlerin ellerindeki mevcut yatırımlarının benzerlerinin Türkiye internet pazarında başarılı olmuş olması ile ilgili. Haliyle LinkedIn'in yatırımcısı iş ağıyla ilgileniyor, Zappos'un yatırımcısı dikey alışveriş siteleriyle, Zynga'nın yatırımcısı oyun şirketleriyle, Vente Privee'nin yatırımcısı özel alışveriş kulüpleriyle...
Önde gelen bir yatırım şirketinin pazara girmesi diğerlerini ateşliyor
Yukarıdaki örnekte global yatırım şirketlerinin bir pazara odaklanırken, portföylerindeki benzer şirketleri baz aldıklarını söylemiştim. Bunun dışında bu tür kurumsal yatırım şirketlerini son dönemlerde Türkiye internet pazarına odaklayan bir diğer sebep de, özellikle Intel Capital gibi şirketlerin pazara yatırım yapmış olması.
Kendi aralarında da rekabette olan bu şirketler, özellikle sektörün önde gelen bir oyuncusu bir pazara baktığında dikkatlerini o alana yönlendiriyorlar.
Bunu bildiğim için çoğunlukla görüştüğüm yatırım şirketlerine hali hazırda açıklanmış olan ya da henüz süreçleri devam ettiği için dillendirilmeyen bazı yatırım görüşmelerinden örnekler veriyorum. Bugüne kadar neredeyse tüm görüşmelerimde de aynı şey oldu. Sohbetin bu noktasında ben örnek olarak "Intel Capital pazarda yatırımlar yapıyor, kısa süre önce Nokta'nın yatırımı açıklandı" ya da yine örnek olarak "Sizden önce de Sequoia Capital ile görüşmüştüm" dediğimde hep aynı tepkiyi aldım. Cümlelerimi tekrar etmem istendi, ek bilgiler soruldu, notlar alındı ve eğer Webrazzi'de bu konuda yazı yazdıysak linkler istendi.
Bu yazıyı sektörün son dönemlerde nasıl bir ilgi odağı olduğunu göstermek adına sizlerle paylaşmak istedim. Sayılarla ilgili bölümlere çok girmek istemedim çünkü zaten bunları sürekli Webrazzi'deki yazılarımızda dile getiriyoruz ve artık çoğunuz bu sayılara hakimsiniz. O yüzden yatırım firmalarının klasik sayı sorularını geçip, daha ilgi çekici olan sorularına yer vermek istedim.
Umarım içinde bulunduğunuz pazarın sahip olduğu potansiyelin farkına varmanız için paylaştıklarım etkili olmuştur.