Uzay teknolojisi girişimi Aetherflux, 50 milyon dolar yatırım aldı

Uzay teknolojisi girişimi Aetherflux, 50 milyon dolar yatırım aldı. Şirketin 50 milyon dolarlık A serisi yatırım turuna Index Ventures ve Interlagos ortaklaşa liderlik etti. ABD merkezli Aetherflux'un yatırım turunda Breakthrough Energy Ventures, Andreessen Horowitz, NEA ve Jared Leto yatırım turunda yer aldı.

Ayrıca şirketin kurucusu ve CEO’su Baiju Bhatt'ın da 10 milyon dolar yatırım yaptığını belirtelim. Bhatt'ın Robinhood'un kurucularından olduğunu da hatırlatalım.

Aetherflux, yeni yatırımı mühendis kadrosunu genişletmek, teknoloji ve altyapı geliştirmek ve ilk yer istasyonunun kurulmasına yatırım yapmak için kullanacağını açıkladı. 2024 yılında kurulan şirket, uzaydan Dünya’ya kablosuz güneş enerjisi aktarımı üzerine çalışan bir teknoloji girişimi olarak ön plana çıkıyor.

Şirketin ana hedefi, alçak dünya yörüngesine (LEO) yerleştirilmiş uydu takımyıldızları aracılığıyla güneş enerjisini toplayıp lazer teknolojisiyle Dünya’daki yer istasyonlarına iletmek. Aetherflux’un geliştirdiği uzaydan kablosuz enerji aktarımı teknolojisi oldukça önemli. Dünya’daki güneş panelleri gece veya kötü hava koşullarında enerji üretemezken, uzaydaki uydular 24 saat kesintisiz güneş enerjisi toplayabiliyor.

Atmosfer kaynaklı enerji kayıplarının ortadan kalkmasıyla daha verimli bir enerji dönüşümü sağlanıyor. Bunun yanı sıra, geleneksel enerji şebekeleri doğal afetler veya savaş gibi durumlarda kırılgan olabiliyor. Aetherflux’un lazerle enerji aktarımı sistemi, fiziksel kablolara veya büyük altyapılara ihtiyaç duymadan uzak bölgelere enerji ulaştırarak elektrik altyapısına bağımlılığı azaltabiliyor.

Bu teknoloji, özellikle ABD Savunma Bakanlığı gibi askeri ve stratejik kurumların ilgisini çekiyor. Askeri operasyonlarda, uzak üslerde veya acil durum bölgelerinde enerji ihtiyacı büyük bir zorluk oluştururken taşınabiliyor yer istasyonları sayesinde saha operasyonlarında büyük bir avantaj sağlanabiliyor. Aetherflux’un sunduğu çözüm, fosil yakıtlara olan bağımlılığı azaltarak temiz ve yenilenebilir enerjiye daha fazla erişim imkanı sunuyor.