Apple Card tasarruf hesabı yatırımları 10 milyar dolara ulaştı

2023'ün nisan ayında Apple Card kullanıcılarına açılmasıyla Apple'ın yüksek getirili tasarruf hesabına 4 gün içinde 1 milyar dolar yatırıldığını sizlere aktarmıştık. Kullanıcıların, günlük nakit kazançlarını Goldman Sachs tasarruf hesaplarına koyabilmesini sağlayan özellik, bugün yeni bir kilometre taşına daha ulaştı. 

Apple'ın paylaştığı duyuruya göre, yüksek getirili tasarruf hesabına şimdiye kadar 10 milyar dolar yatırıldı. Bu da şirketin 4 ay içinde 10 milyar dolar seviyesine ulaştığını göstermekte. Apple'ın açıkladığına göre tasarruf müşterilerinin yüzde 97'si Apple Card Günlük Nakitlerinin otomatik olarak 4,15 APY sunan hesaba yatırılmasını tercih ediyor. Özellik şu an için yalnızca ABD'deki iPhone kullanıcılarına sunuluyor. 

Apple'ın Apple Pay ve Apple Wallet GMY'si Jennifer Bailey, kullanıcıların finansal sağlığını önceliklendiren bir ürün olduğunu vurgularken, ürünün hiçbir komisyon ücreti, minimum para yatırma ve minimum bakiye gereksinimi olmadığına dikkat çekti. Bu yapı, kullanıcıların her gün tasarruf etmeleri için kolay bir yol sunuyor, veriler de kullanıcıların bu yolu tercih ettiğini gösteriyor.  

Goldman Sachs’in kurumsal ortaklıklar direktörü Liz Martin, ortaya çıkan sonuçtan memnun olduklarını söyledi. Bir süredir Goldman Sachs ve Apple ortaklığının sallantıda olduğuna, Goldman Sachs'in ortaklıktan ayrılmaya çalıştığına dair söylentiler olduğunu düşünürsek, bu açıklamanın söylentilerin aksine bir etki yaratacağını düşünebiliriz. 

Yine de 2019 yılından bu yana Apple Card ile başlayan ortaklık, Goldman Sachs'in bu ortaklıktan yeteri kadar gelir elde edememesi ve müşteri hizmetleri problemleri nedeniyle sonlanabilir. 

İkili arasındaki ilişkinin bozulmasında tasarruf hesabının da payı var. İlk müşterilerin para çekmeye çalışırken uzun bekleme süreleriyle karşılaşması, ilişkinin yara alamasına sebep oldu. 

Goldman Sachs, American Express ya da başka bir şirketin, Apple ile kurulan ortaklık anlaşmasını devralmasını amaçlıyor. Ancak Liz Martin'in vurguladığı üzere ürünün hiçbir komisyon ücreti olmaması, ortaklığın çekiciliğini azaltarak diğer şirketlerin anlaşmaya adım atmasını zorlaştırıyor.