Tekelleşme karşıtı davalarla gündeme gelen teknoloji devleri, kendi aralarında da sürtüşmeler yaşamaya başladı. App Store'un komisyon konusunda dava açılmasına uzanan tartışmaları sizlere aktarmıştık. Son yıllarda özellikle Facebook'un Cambridge Analytica skandalı sonrasında ürünlerine eklediği gizlilik ve güvenlik özellikleriyle öne çıkan Apple, App Store'a eklediği güvenlik ve gizlilik özellikleriyle teknoloji devlerinin oklarını çekmeye başladı.
App Store'un yeni gizlilik politikası
Tartışmaların detaylarına geçmeden önce Apple'ın yeni güncelleme ile App Store'un gizlilik politikasında yaptığı değişikliklere birlikte bakalım. Yapılan değişiklikler kapsamında App Store'da yayınlanan uygulamalar, kullanıcılara karşı daha açık ve net olmak zorunda kalıyor. Geliştiriciler hangi kullanıcı verilerinin toplandığını, bunların nasıl ve nerede kullanılacağını açıklamak durumunda.
App Store gizlilik etiketleri
Eylül ayında yeni gizlilik güncellemelerini tanıtan Apple'ın, bu hafta gizlilik etiketlerini yayına aldığını da belirtmekte fayda var. Kullanıcılar bu etiketler üzerinden Facebook'un topladığı veriler hakkında detaylı bilgi edinebiliyor. Facebook'un topladığı verilerin detayları ve uzunluğu ise dikkat çekici.
Apple exposing all the ways Facebook tracks you with it iOS app is really quite something pic.twitter.com/hDhB85qk1L
— Tom Warren (@tomwarren) December 16, 2020
Bu noktada Apple'ın da güvenlik özelliklerini geliştirerek, cihaz üreticileriyle rekabet etmenin farklı bir yolunu bulduğunu söyleyebiliriz. Hatta App Store'un bu yeni politika ile şimdiden Avrupa Birliği'nin yeni yasa tekliflerine benzer bir yaklaşım içinde olduğunu söylemek de mümkün. Yakın zamanda Avrupa Birliği'nin Digital Services Act (Dijital Hizmetler Yasası) ve Digital Markets Act (Dijital Pazarlar Yasası) isimli iki yeni yasa teklifi gündeme getirdiğini hatırlatalım.
DSA ile platformlar, yasa dışı içeriği platformlarından kaldırırken, attıkları adımları ve bununla beraber bu adımları niye attıklarını açıklamak durumunda kalacak. 45 milyondan fazla kullanıcı kitlesine sahip platformlar, algoritmaların platformdaki ürün, satıcı sıralamasını ve önerileri neye göre yaptığını şeffaf bir şekilde açıklayacak. Geniş kullanıcı kitlesine sahip platformlar, araştırmacılara, anahtar verilere erişim yetkisi de tanımlayacak.
WhatsApp protestosu
Gelelim App Store'un attığı bu adımın ekosistemdeki yankılarına. Bundan bir hafta önce Facebook uygulama ailesinin yıldızlarından WhatsApp, Apple'ın yeni gizililik politikasının haksız rekabet yarattığını öne sürdü. Şirketin yaptığı açıklama göre, aynı şeffaflık kuralları iMessage için de geçerli olmalı. Ancak iPhone modellerinin hepsine varsayılan uygulama olarak yüklenen, dolayısıyla App Store üzerinden indirilmesine gerek duyulmayan iMessage, hangi verileri topladığını açıklamak durumunda kalmıyor.
Buna ek olarak WhatsApp, kullanıcıların WhatsApp ve iMessage arasında karşılaştırma yapabilme seçeneğine sahip olması gerektiğini belirtti. WhatsApp, Apple'ın kendi geliştirdiği uygulamalar ile 3. parti uygulamaları aynı kurallara tabi tutmamasını da eleştirdi. Şirketin açıklamasına göre Apple'ın bu tutumu WhatsApp'ı rekabette dezavantajlı konuma düşürecek.
Facebook'un gazete ilanları
WhatsApp'ın ana şirketi Facebook ise, bu protestoyu bir adım ileri taşyarak New York Times, Washington Post ve Wall Street Journal'a reklam verdi. Neredeyse dijital bir reklam platformuna dönüşen Facebook'un, reklam için fiziksel mecraları tercih etmesi dikkat çekici. Ancak tercih ettiği gazeteleri düşündüğümüzde, konu hakkında geniş bir kamuoyu yaratmaya çalıştığını söyleyebiliriz.
I’m pretty certain #Facebook is fighting #Apple to retain access to personal data. #PID #privacy. #fullpagead #wsj pic.twitter.com/029WwaGSs0
— Dave Stangis (@DaveStangis) December 16, 2020
İlanın başlığında "Tüm Küçük İşletmeler için Apple'a karşı geliyoruz" anlamına gelen bir ifade kullanıldı. İlanda iOS 14 gizlilik politikası değişiklikleri hedef alındı. İlan aracılığıyla kişiselleştirilmiş reklamlar olmadan işletmelerin satışlarının yüzde 60 oranında düşeceği belirtildi. Sosyal medyacı şapkasıyla, küçük işletmeler için Facebook reklamlarının ciddi bir fayda sağladığını, büyümeye ve kaliteli leadlere olanak tanıdığını söyleyebilirim. Dolayısıyla Facebook iddiasında çok da haksız değil.
Facebook'un ilanını, blogunda yaptığı detaylı açıklama ve paylaşımlar izledi. Facebook'un blogunda yazanlara göre Apple'ın kendi reklam platformu da, tıpkı iMessage örneğinde olduğu gibi iOS 14 şeffaflık kurallarına tabi tutulmayacak.
"Apple'a karşı özgür internet"
Facebook'un ilanları bununla sınırlı kalmadı. Yeni bir gazete ilanı yayınlayan Facebook, "Apple'a karşı özgür internet" (Apple vs. Free Internet) başlıklı bir ilan daha yayınladı. Bu ilanda şirket, Apple'ın "bildiğimiz interneti değiştireceğini" öne sürdü. İlanda yer alan ifadelere göre Apple'ın iOS 14 güncellemesinin, kişiselleştirilmiş reklamları ortadan kaldırmasıyla, kullanıcıların sevdiği yemek tarifi ve spor sitelerine girebilmek için ücretli abone olması ve ödeme yapması gerekecek.
Kısacası şirketin iddiasına göre bilgiye ve içeriğe erişim ücretli olacak. Klişeleşmiş bir tabirle, "Eğer bir ürüne ücret ödemiyorsan, ürün sensin." yaklaşımı rafa kalkacak. Peki, bu o kadar kötü bir şey mi?
İçerik üreticiler ve yayıncılar sonunda emekleri için düzenli gelir elde ederken, kullanıcılar verileri üzerinde daha fazla söz sahibi olacak. Kullanıcılar, bu modelle ilerleyen Netflix, Prime Video gibi dijital platformlara ödeme yapmaktan çekinmiyor. Diğer içerik hizmetleri için de ödeme yapmaya gönüllü olabilir.
Öte yandan internetteki her platformun ücretli olması senaryosu, gelir dağılımına göre bilgi erişimi konusunu gündeme getiriyor. Bu da pek özgür ve adil bir yaklaşım değil.
Gazete ilanlarına Apple açıklaması
Bu değişikliklerin hem Facebook'un reklam gelirlerini hem de küçük işletmelerin büyüme ve gelirlerini derinden etkileyeceği ise aşikar. Ancak Apple bu fikre kesinlikle katılmıyor. Şirket, gizlilik meselesine diğer işletmelerin çerçevesinden bakmak yerine kullanıcıların haklarını gündeme getiriyor.
Bir Apple sözcüsü, Facebook’un ilk tam sayfa gazete reklamına yanıt olarak şu ifadeleri kullandı:
Bunun basit bir kullanıcılarımız için öne çıkma ve bu duruma karşı bir duruş belirtme meselesi olduğuna inanıyoruz. Kullanıcılar, verilerinin ne zaman toplandığını ve diğer uygulamalar ve web siteleri arasında nasıl paylaşıldığını bilmeli ve buna izin verip vermeme seçeneğine sahip olmalıdır.
İOS 14'teki Uygulama İzleme Şeffaflığı, Facebook'un kullanıcıları izleme ve hedefli reklam oluşturma yaklaşımını değiştirmesini gerektirmez, yalnızca kullanıcılara bir seçenek sunmasını gerektirir.
Facebook'un Cambridge Analytica başta olmak üzere geçmişte yaşadığı skandalları, Great Hack belgeselinde de gördüğümüz politika üzerindeki etkisini düşünürsek, Apple'a da hak verememek elde değil.
Facebook DSA ve DMA'i destekliyor: "DMA Apple'a sınırlar koyacak"
Tüm bu atışmanın yanında Facebook'un DSA ve DMA'yı detekleyen söylemleri, şirketin hesap vermeye açık olduğunu ancak hesap vereceği merciin Apple olmadığını gösteriyor. Özellikle DMA'nın Facebook, Google, Amazon ve Apple gibi teknoloji devlerine tekelleşme karşıtı yaptırımlar uyguladığını belirtelim.
Bir Facebook sözcüsü konuyla ilgili yaptığı açıklamada şöyle konuştu:
DMA'nın Apple için de sınırlar koyacağını umuyoruz. Apple, cihazdan uygulama mağazasına ve uygulamalara kadar tüm bir ekosistemi kontrol ediyor ve bu gücü geliştiricilere, tüketicilere ve Facebook gibi büyük platformlara zarar vermek için kullanıyor.
Tim Cook'un Facebook'a cevabı
Apple CEO'su Tim Cook ise paylaştığı bir tweet ile Apple'ın iOS 14 politikasını savundu. Cook Tweet'inde resmi açıklamanın bir benzerini tekrarladı:
Kullanıcıların, kendileri hakkında toplanan veriler ve bu verilerin nasıl kullanıldığı konusunda bir seçeneğine sahip olması gerektiğini düşünüyoruz. Facebook, daha önce olduğu gibi uygulamaları ve web sitelerinde kullanıcıları izlemeye devam edebilir, iOS 14'teki Uygulama İzleme Şeffaflığı, yalnızca önce sizin izninizi istemelerini gerektirecektir.
We believe users should have the choice over the data that is being collected about them and how it’s used. Facebook can continue to track users across apps and websites as before, App Tracking Transparency in iOS 14 will just require that they ask for your permission first. pic.twitter.com/UnnAONZ61I
— Tim Cook (@tim_cook) December 17, 2020
Türkiye'den yorumlar neler?
Filler tepişirken, çimler ezilir. Facebook ve Apple, kendi gelirlerini artırmak için mücadele ederken, tüm ekosistemi şekillendirme gücünü kendilerinde buluyorlar. Yasal düzenleme eksikliklerinin cefasını ise hem küçük işletmeler hem de kullanıcılar çekiyor.
Gündem bu kadar hızlı ilerlerken Türkiye'deki girişim ekosisteminin önde gelen isimleri yorumlarını tweetler ile paylaşıyor. Yatırımcı Erdem Yurdanur, Teknasyon Kurucusu Mustafa Vardalı'nın tweetini alıntılayarak konunun gelir elde etmek olduğuna dikkat çekiyor.
Apple'in tek derdinin para olduguna eminim ben de, yoksa gizlilik sadece bir arac bu amaclari icin. Yazi gercekten onemli bu acidan ve umuyorum Apple bir sekilde bu kararindan vazgecer. https://t.co/CWNkeJx4hY
— Erdem Yurdanur (@erdemyurdanur) December 17, 2020
Mustafa Vardalı ise küçük işletme konusuna daha detaylı olarak bakılması gerektiğini öne sürüyor.
IDFA konusu size önemsiz gelebilir fakat bütün girişimler bu durumdan çok derinden etkilenecek. Facebook, Apple’ın gelecek ay uygulamaya başlatacağı IDFA ile ilgili harika bir yazı paylaştı:https://t.co/dBtn6pqMNc
— Mustafa Vardalı (@mstfvrdl) December 16, 2020
Girişim ekosistemi için Facebook reklamlarının faydası yadsınamaz, ancak kullanıcı izni konusunun, küçük işletmelerin çıkarları için göz ardı edilmemesi gerektiği kanaatindeyim. Burada kuralları Apple ve Facebook gibi özel şirketler yerine, uluslararası ve tarafsız bir yasal kurum koymalı.
İlk Yorumu yazmak ister misiniz?
Yorum Yazmak için Giriş Yap