Şimdiye kadar Mark Zuckerberg yaptığı açıklamalarda Facebook'un temiz ve gizlilik odaklı bir sosyal ağ olduğunu ileri sürmüştü. Özellikle son yıllarda yaşanan krizler sonrasında Zuckerberg düzeltmeleri gereken şeyler olduğunu dile getirse de attığı her adımın arkasında durdu.
Facebook tarafından yapılan açıklamalarda sosyal ağ, "anlamlı" gruplardan, Etkinlikler üzerinden düzenlenen önemli buluşmalardan veya Watch Party özelliğiyle izlediklerini birbirleriyle paylaşmaktan keyif alan kullanıcılardan oluşuyordu.
Ancak Facebook'un bu açıklamalarla örtüşmediğini hepimiz biliyoruz. Sürekli veri sızıntıları yaşayan sosyal ağ, adeta bir İsveç çakısı gibi birbirinden farklı özellikleri platforma ekleyerek sürekli kullanıcıların ilgisini çekmeye çalışıyor. Öte yandan kullanıcılar hiç konuşmadıkları Facebook arkadaşlarından gelen gönderileri haber kaynağında görüntülüyor, diğer kullanıcıları fotoğraflar üzerinden stalkluyor veya tık tuzağı haberler ve viral videolar tüketiyor. Açıkçası platformdaki özellikleri geliştirmeye devam eden şirket, uzun süredir bu imajın ötesinde bir şey inşa edemedi.
Yeni Facebook Tasarımının Detayları
İşte tam da bu nedenle son zamanlarda gizlilik odağında bir sosyal ağ vizyonunu sık sık dile getiren Zuckerberg, tasarımda yenilemeye gitmek istemiş olabilir. Zira Zuckerberg, bu değişim için F8 konferansında şunları söyledi:
Bu, Facebook uygulamasında ve sitede beş yılda yaptığımız en büyük değişiklik.
FB5 ismiyle bilinen bu tasarım değişikliği Facebook arayüzünde ağırlıklı olarak kendini gösteren mavi rengi aza indirgiyor. Bu sayede arayüz, Daha Fazlası butonuyla birlikte açılan onlarca özelliğe rağmen daha sade bir görünüme kavuşuyor. Yeni logo ise daha açık bir mavi rengini benimsemiş durumda ve köşeli bir tasarım yerine yuvarlak hatlar tercih edilmiş. Bunu zedelenen marka imajının yenilenmesine yönelik bir adım olarak yorumlanabilir.
Gruplar Öne Çıkıyor
Yeni tasarımı fonksiyon yönünden ele alırsak, Facebook'un Grupları hem uygulamada hem de sitede öncelikli sekmeler arasına dahil ettiğini söyleyebiliriz. Öneriler ise yeni bir sekmede yerini alıyor ve gruplar bu öneriler sekmesinde yine öne çıkarılıyor.
Gruplar özelliğinin şu anda aylık 1 milyar kullanıcısı bulunuyor. Facebook ise bu hamleleriyle Gruplardaki kullanıcı rakamını 2 katına çıkarmaya kararlı. Facebook kullanıcı tabanının toplamındaki 2.38 milyar kişinin bu özelliği kullanmasını istemenin yanı sıra bu kişilerin kendilerine hitab eden Gruplarla buluşmasını da sağlamaya çalışıyor.
Şu an için 400 milyon kullanıcının bir Gruba üye olduğunu belirten Facebook, sağlık veya oyun gibi ilgi alanı odağındaki gruplara yeni özellikler eklemeyi planlıyor. Bu yeni özellikler kapsamında kullanıcılar üye oldukları topluluklardan gelen güncellemeleri tek bir panel üzerinden görüntüleyebilecek.
Marketplace Konumlandırması
Bunların yanı sıra Gruplar özelliğinin Marketplace özelliğiyle kuşatılacağını belirtmekte de fayda var. Facebook'un potansiyeli en yüksek özelliklerinden biri olan Marketplace, piyasaya sürüldükten 1 buçuk yıl sonra 800 milyon aylık kullanıcıya ulaştı. Bu özelliği Craiglist'ten kopyalayan Facebook'un işe gerçek kimlikleri dahil etmesi, dünyanın en çok kullanılan uygulamasına güç veren bir özellik eklemesini sağladı.
Basit arayüzü, hızlı ve güvenli satış imkanlarıyla dikkat çeken Marketplace, ödeme özellikleri nedeniyle de kullanıcılar tarafından tercih edilebiliyor. Artık Marketplace satıcıları, uygulama üzerinden Venmo ile ya da nakit olarak ödeme alabilirken, kargo ücretlerini de alıcıların karşılamasını sağlayabiliyor. Instagram'a eklenen alışveriş özellikleriyle birlikte Facebook'un da vizyonunu ana uygulaması için e-ticarete yönelttiğini söyleyebiliriz.
Hatta yakın zamanda yatırımcılarla yaptığı bir konuşmada Zuckerberg de Facebook'un geleceğinin reklamlarda değil e-ticarette olduğunu ifade etmişti.
Facebook Watch
Facebook'un Gruplar özelliği platformun gözdesi olmaya adaylığını koyarken, ne yazık ki video içerik odağında geliştirilen Watch beklenen etkiyi yaratmadı. Watch özelliğini tasarlarken YouTube ve Netflix'ten ilham alan Facebook'un, içerik bakımından zorluklar yaşadığını söyleyebiliriz. İçerik yatırımı yapmaktan çekinmeyen şirketin ortaya koyduğu içerikler "Stranger Things" ya da "Game of Thrones" gibi viral olabilecek nitelikten uzaktı.
Yine de Buffy The Vampire Slayer'ın yeniden gösterimi ve NBA yıldızı Steph Curry'nin belgesel dizisi ilgi çekmeyi başarabildi.
Tüm bunlara rağmen Facebook, 75 milyon kullanıcının günde en az 1 dakika Watch kullandığını belirtiyor. Yine de bu 60 saniyenin bir devamlılık sonucunda ortaya çıkması şart değil. Üstelik Facebook'un belirttiği bu rakama baktığımızda kullanıcı tabanın sadece yüzde 4'ünün Watch'a ilgi gösterdiğini söyleyebiliriz. Diffusion'un yaptığı bir araştırmaya göre ABD'li Facebook kullanıcılarının yüzde 50'si Watch özelliğinden bihaber. Bu da marka değeri bakımından Watch'ın diğer özelliklerin çok daha geride kaldığını gösteriyor.
Gizlilik Odağı
Facebook'un yeni tasarımının tanıtıldığı F8 konferansında şirketin ana geçim kaynağı olarak konumlanan Haber Kaynağı'ndan pek bahsedilmedi. Genç kullanıcı kitlesinin Snapchat benzeri geçicilik üzerine kurulan sosyal ağları tercih etmesi, daha önce Facebook'un Hikayeler özelliğini kopyalamasına sebep olmuştu.
Hikayelerle birlikte güçlenen Instagram'ın ve gizlilik odağındaki skandalların ardından geçicilik ve gizlilik Mark Zuckerberg'in diline pelesenk oldu. Bir süredir gizlilik odağındaki sosyal ağ vizyonunu dile getiren Zuckerberg, etkinlikte bu konuya değinmeyi de ihmal etmedi. "Gelecek Gizilikte" ifadesini benimseyen CEO, söylemlerin ötesine geçmedi. Geliştirici platformu için yeni gizlilik korumaları duyurulmadığı gibi 9 aydır boş duran Güvenlik Yöneticisi koltuğunun da kimin tarafından doldurulacağı açıklanmadı. Aynı şekilde geçtiğimiz yıl duyurulan Geçmişi Sil özelliğinin tanıtılmadığını da belirtelim.
Tüm bunlara rağmen Zuckerberg konuşmasında "Gizliliğe" dikkat çekmekten kendini alamadı:
Anladığım kadarıyla birçok insan bu konuda ciddi olduğumuzdan emin olamıyor. Şu an için gizlilik konusunda tam olarak güçlü bir itibara sahip olmadığımızı biliyorum.
Şimdiye kadar yaşanan krizlerin ardından Facebook'un itibarını geri kazanmak için bu yeni söyleme adım attığını düşünebiliriz. Öte yandan gençlerin verilerine izinsizce erişen Onavo benzeri Research uygulaması, veri sızıntıları ve hatalarla anılan Facebook'un bu itibarı değiştirmesi uzun zaman alabilir.
Yakın zamanda mesajlaşmaya yönelik vizyonunu paylaşan şirket, Messenger, Instagram Direct ve WhatsApp'ın uçtan uca şifrelemeye sahip yapısını birleştirmeyi hedefliyor.
Bu arada Zuckerberg'in halka arz yaklaşırken çalışanlarına bir strateji kitabı dağıtarak şu cümleleri kullandığı söyleniyor: "Eğer Facebook'u öldüren şeyler üretmezsek, başkaları üretecek."
Zuckerberg'in bu farkındalığı, Facebook'un durağan ve sürekli başkalarından özellik kopyalamakta olan yapısını değiştirebilir. Eğer gerçekten kullanıcı tabanını dinlemeyi başarabilir ve güvenli bir sosyal ağ üretebilirse, Facebook'un satın almalardan ve kopyalamalardan daha fazlası olabileceğini söyleyebiliriz. O zamana kadar başkalarının orijinal fikirlerine ve satın aldığı uygulamalar bel bağlayan bir şirket olarak anılmaya devam edecek.