Gelişmiş teknolojilerin hayatımıza girmesi ile birlikte yaşadığımız yüzyılda pazarlama dünyası hızla değişiyor. Bir önceki yüzyılda çoğunlukla markalar tarafından tek taraflı yaratılan mesajlar, web 2.0'ın doğuşu ve tüketicinin sosyal ağlara olan ilgisinin artması ile yüz değiştirdi.
Bugün markalar, hedef kitleleri ile hiç olmadığı kadar interaktif bir biçimde iletişim sağlıyorlar. Pazarlamada, 'ikna etme' artık çoğunlukla "etkileşim" yolu ile yapılmaya çalışılıyor. Reklam mesajları yerini hikayelere bırakırken, tüm bunların çıktısı olarak "müşteri deneyimi" hiç olmadığı kadar önemseniyor.
Markaların tüketicileri ile adeta "sohbet" havasındaki iletişimleri, onların sadece marka imajlarına katkıda bulunmalarını sağlamıyor. Başkalarının fikirlerini etkilemeye katılan tüketiciler, pozitif anlamda baktığımızda artık markanın ortak yaratıcıları ve destekleyicileri olabiliyorlar.
Bu bağlamda sosyal ağların önemi oldukça büyük. Sosyal ağ, deyince de akla ilk geleni şüphesiz iki milyar kullanıcı sayısı ile Facebook. Ancak bugün Facebook'ta pazarlamacılar olarak tüketicilere organik olarak ulaşabilmek hiç olmadığı kadar zor. Nedenlerini, stratejik ve teknik açıdan uzun uzun sıralayabiliriz. En önemli nedenlerinden biri de algoritmasında sık sık değişikliğe giden Facebook'un geçtiğimiz Ocak ayında topluluğunun gereksinimlerini düşünmesi nedeni ile marka sayfalarının içeriklerini haber kaynağında daha az görünür kılması olarak gösteriliyor.
Markalar ve yayın kuruluşları ise düşen organik performanslarını, Facebook'un kuralına göre oynamaya çalışıyorlar. Bunda ise en iyi yöntemi Facebook canlı videoları yayınlamakta buluyorlar. Hem tüketicinin video içeriklere olan artan ilgisi hem de Facebook'un yapısından dolayı, öne çıkan bu içerikler oldukça tercih ediliyor.
Socialbakers'ın verilerine göre ise Türkiye'de ne markalar ne de yayın kuruluşları bu içerik türüne henüz alışabilmiş değilller. Zira, verilere göre küreselde 2018 Şubat, Mart, Nisan aylarında marka içeriklerinden canlı videolar, toplam içerik oranının sırası ile %13,40, %15,30 ve %14,10'unu oluştururken, bu oran Türkiye'de %1,50 %3,20, %3,60'da kaldı.
Medya kanadında ise durum pek de farklı değil. Küreselde, Facebook içeriklerinin geçtiğimiz üç ay boyunca %50'den fazlası canlı videolardan oluşurken, 260 medya sayfası üzerinde yapılan araştırmada Türkiye'deki medya içeriklerinin sadece %17'lık ve %20'lik kısmını canlı videoların oluşturması oldukça şaşırtıcı.
İnteraktif bir iletişimin sağlandığı, sohbetin geliştirilebildiği canlı videolar, marka sayfaları için de tüketicilere organik olarak ulaşmada birer can simidi olabiliyor. Bilenler için küçük bir hatırlatmanın olabileceği, yeni başlayanlar için ise faydalı bir rehber olabilecek birkaç öneriyi sizler için derledik.
Canlı yayın programları hazırlayın
Youtube'u birçok kişinin ziyaret etmesinin en büyük nedenlerinden biri, platfromda ilgi çekeci videoların yanı sıra kullanıcıların takip ettikleri YouTuber'ların hesaplarına düzenli videolar eklemesi olarak gösteriliyor. Hedef kitlesini tanıyan markalar ve yayın kuruluşları düzenli olarak belli gün ve saatlerde Facebook'ta canlı yayın başlatabilirler.
Kısa bir jenerik, programın adı hatta hashtag ile bile akılda kalıcı bir bütünlük sağlanabilir. Programınız ilk aşamada ilgi çekici bulunmayabilir, ama unutmayın takipçilerinizi sizden daha iyi başkası tanımayaz. Facebook kullanıcılarının programa aktif katılımı ile interaktif bir iletişim sağlayabilir, geri bildirimler ile programınızın içeriğini güçlendirebilirsiniz.
Markanızın fonksiyonel değerini önplana çıkarın
Facebook CEO'su Mark Zuckerberg, platformda özellike yayın kuruluşları için net bir çizgi çizdi. Buna göre doğruluğu olan, bilgilendirici ve lokal olan içeriklerin Haber Kaynağı'nda daha fazla görüneceğini paylaşmıştı.
Facebook ekibinin almış olduğu bu karar ise topluluğun veri bildirimlerinin sonucu. Zira kullanıcılar, markalardan en çok ürün ya da hizmetlerinin değerini ön plana çıkaran, markanın fonsiyonel değerini gösteren içerikler bekliyorlar.
Bu bağlamda etkinlikleriniz de dahil olmak üzere markanızın fonksiyonel değerini önplana çıkaran canlı videolar paylaşabilirsiniz.
Kanaat önderlerinden faydalanın
Hikayeler oluşturmak ve sohbet etmek için bazen markaların daha fazlasını yapmaları gerekebiliyor. Sonuç olarak tüketicinin algısında bazen markaların arkasında çalışan insanların olduğu algısı sona erebiliyor.
Zira, Havaş Media'nın yaptığı araştırmanın sonuçlarına göre markaların %74'ü ortadan kaybolsa, bunu kimse umursamayacak Nielsen'ın araştırmasına göre ise konu bir kanaat önderine güven olduğunda oran %66'lara kadar çıkabiliyor.
Facebook hesabınızı bir kanaat önderine teslim etmek tüketiciler ile duygusal bir ilişki kurmayı sağlayabileceği gibi hedef kitlenizde ulaşamadığınız kişilere de ulaşmanızı sağlayabilir. Sohbetin gücü, etkileşimin gücü kanaat önderleri ile daha güçlü olabilir.
Engage Prag'da "Sohbetin Gücü"
Sosyal medya ve onun ölçümlenmesi diyince akla şüphesiz ilk gelenlerden biri de Socialbakers. Socialbakers'ın Prag'da, 16 Mayıs'ta başlayacak olan ve artık bir klasik haline gelen etkinliği Engage Prague bu yıl "The Power of Conversations" konusuna odaklanıyor. Markaların nasıl daha fazla etkileşim yaratabileceklerinden, influencerlar ile yapılan iş birliklerine, video içerik türünün başarısına kadar fazlasının konuşulacağı Engage Prague 2018'i Webrazzi olarak yerinden takip edeceğiz.
Bu arada etkinliğe katılmak isteyen Webrazzi takipçilerine de Socialbakers'ın etkinlik biletlerinde indirim sağladığını buradan paylaşalım. Herhangi bilet türünü satın alırken, yazacağınız WEBRAZZI kodu sizlere %15 indirim kazandıracak. Planlarınız arasında altın şehir Prag'ı hem deneyimlemek hem de dünyanın en sosyal etkinliklerinden birine tanık olmak isterseniz, linki takip edebilirsiniz.
Etkinlikte görüşmek üzere!
Görsel Kaynak:Pexels
İlk Yorumu yazmak ister misiniz?
Yorum Yazmak için Giriş Yap