Yurt dışında zorunlu hale gelmeye başlayan ve gençlerin yazılım geliştirme dünyasına adeta giriş yapmalarını sağlayan kodlama derslerinden sonra yine yurt dışından ve yine ülkemizden hevesle bakacağımız bi başka haberle daha karşınızdayız.
Hindistan hükümeti yayınladığı bir kararla bundan sonra resmi yani devlete ait olan yazılımlarda açık kaynak teknolojilerin tercih edilmesine öncelik vereceğini, hatta bunun bir zorunluluk haline geleceğini açıkladı.
Bu açıklama öncesinde de açık kaynak teknolojiler konusunda önemli adımlar atan Hindistan, proje özelinde aranan özellik setinin açık kaynak teknolojilerle sağlanamaması durumunda ise konuyu dokümante edip istisna oluşturuyor ve kapalı kaynak yazılım teknolojilerinin tercih edilmesine izin veriyor.
Hindistan ilk örnek değil, son da olmayacak
Hindistan böylelikle Amerika Bileşik Devletleri, Almanya ve Birleşik Krallık gibi açık kaynak teknolojilere resmi yazılımlarda öncelik veren ülkelerden biri oldu.
Açık kaynak teknolojilere gösterilen önem ve değerin tüm dünyada hızla arttığını söylemeye gerek bile yok. Dolayısıyla zaman geçtikçe diğer ülkelerden de Hindistan gibi açık kaynak yazılımlara destek mesajları gelmesi oldukça muhtemel.
Ülkemize bakacak olursak, açık kaynak kodlu teknolojiler ilk olarak 2003 yılında başlatılan e-Dönüşüm Türkiye Projesi kapsamında ortaya atılmıştı. Buna bağlı olarak Türkiye Radyo ve Televizyon Üst Kurulu, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu ve Adalet Bakanlığı tarafından bugüne kadar açık kaynak kodlu teknolojilerin kullanılmaya başlandığını söyleyebiliriz. Bu arada söz konusu geçişlerin önemli bir bölümünde TUBİTAK'ın imzası bulunuyor.
Bakalım henüz elektronik seçim dahil güvenilir ve kayda değer bir dönüşüme imza atamayan Türkiye, nasıl ve ne zaman dünya standartlarına uyum sağlayabilecek.