Startup Turkey 2013 izlenimleri

Bu yıl Startup Turkey beşinci kez Antalya’da düzenlendi ve ben de üçüncü kez katılma imkanı buldum. Eğer takip etme imkanınız olduysa geçen yıl ki etkinliğin ardından etkinlikle ilgili izlenimleri Webrazzi’de paylaşmıştık, bu yılın ardından da detayları aşağıda bir araya toplamaya çalıştım.

Özellikle son üç yılı karşılaştıracak olursak etkinliğin her yıl hemen hemen her anlamda daha iyiye gittiğini rahatlıkla söyleyebilirim. Son iki yıldır etkinliğin düzenlendiği Rixos Downtown’ın hem yapısı networking’e daha uygun, hem de konum olarak Antalya’nın merkezinde olması katılımcılar için bir avantaj. Bunun dışında organizasyon, katılımcı ve girişimci profili her yıl daha da iyiye gidiyor.

Etkinliğin belki de en talihsiz kısmı, Perşembe günü Antalya’daki sağanak yağış ve fırtına yüzünden erken gelenlerin bir kısmının arzu ettiklerinden biraz fazla “maceralı” bir yolculuk sonrası Startup Turkey’e ulaşabildiler. Ondan sonraysa hem hava durumu, hem de etkinlik açısından hava çok daha olumluydu :)

Etkinlik aslında Cuma günü resmen başlıyordu ama bu yılın Etohum girişimcileri ve mentorların bir kısmının mesaisi bir gün öncesinde başladı. Perşembe günü Etohum girişimleri Cuma günkü sunumları için kampa girdiler. Sadece 2,5 dakika içerisinde gerçekleştirmeleri gereken sunumlarını önce mentorların önünde gerçekleştirdiler ve başta Marvin Liao olmak üzere önemli bir ekipten hem yorum, hem de sunumlarını iyileştirmek için önemli ipuçları aldılar.

En önemlisi ilk 8 saniye

Yeri gelmişken Liao’nun girişimcilere 2,5 dakika içerisinde girişimleri ile ilgili yapacakları sunumda mutlaka yer alması gerektiğinin ısrarla altını çizdiği beş maddeye de burada yer verelim. Liao, özellikle ilk 8 saniyesinin çok önemli olduğunu söylediği bu kısa sunum içerisinde mutlaka girişimin hangi sorunu çözdüğüne, girişimin hitap ettiği büyük veya hızlı büyüyen bir pazara, ekibe, ekibin var olan rekabette neleri farklı yaptığına ve tabi ki traction yani bugüne kadar girişimin eriştiği aşamalara yer verilmesi gerektiğine değindi.

Bundan sonra özellikle bu yılın girişimleri için işin heyecanlı kısmı başladı. Fakat bu yıl yerli ve yabancı yatırımcılara sunum yapanlar sadece bu yılın Etohum 15’i değil, önceki yıllardan bazı girişimler de sunum yaptılar. Bu yıl yatırımcılara sunum yapanlar arasında Türk girişimcilerin yanı sıra bölgeden, örneğin Mısır ve Bulgaristan’dan gibi ülkelerden de girişimciler vardı. Her oturumun simültane olarak tercüme ediliyor olması da bu yüzden ayrıca önemli ve faydalı oldu.

Genel olarak önceki yıllardaki girişimcilerin büyük oranda daha kendi aralarında toplandıkları görülüyordu. Fakat son iki yıldır yeni ve tecrübeli girişimciler, mentorlar ve yatırımcılar bir arada daha fazla zaman geçirmeye başladılar. Bunda bana kalırsa otelin networking’e daha uygun yapısının yanı sıra girişimcilik ekosisteminin genel olarak gelişmesinin de önemli payı var.

Kamu, finans kurumları ve PR firmaları

Ekosistemden bahsederken bu yıl özellikle kamudan ve bankalar gibi büyük finans kuruluşlarından da katılım olması bence önemli detaylardan biriydi. Bununla beraber benim gördüğüm kadarıyla bu yıl önemli PR firmaları da etkinliğe daha fazla ilgi gösterdi.

Tabi ki saymak mümkün olmadı ama toplam katılımcı sayısı 600 civarındaydı. Hem oturumların yapıldığı alan, hem de lobi çoğunlukla aynı anda doluydu. Çok önemli konuşmacılar vardı ama benim gördüğüm kadarıyla en büyük kalabalığı Ali Poyrazoğlu Cumartesi akşamı topladı :)

Etkinlik Pozitiftv tarafından canlı yayınlandı ve kaçıranlar için yakın zamanda bu röportajlar Pozitiftv üzerinden de yayınlanacak.

Bu sırada etkinlik boyunca katılımcılarla Webrazzi TV için özel röportajlar da yaptık. Ben bu yazı yazarken bir yandan da o röportajlar yayına verilmek için hazırlanıyordu, çok kısa zaman içerisinde onları da izleyebileceksiniz.

Diğer yandan Girişim Ofisleri’nin ne kadar çok izlendiğini Startup Turkey de bir kez daha görme imkanı oldu. Sohbet etme imkanım olan hemen herkesle kısaca da olsa Girişim Ofisleri hakkında konuştuk, genel olarak yorumlar güzel, faydalı eleştiriler de var. Önümüzdeki günlerde de yeni bölümlerde bu yorumları da dikkate almaya çalışacağız. Bu sırada çekim yapmış olduğumuz iki firmanın ofisleri taşınmış bile. Görünüşe göre yakında öncesi ve sorası ile birlikte bir “Girişim Ofisleri 2” hazırlamak gerekecek gibi görünüyor :)

Mobil ve execution

Lobideki sohbetler sadece networking değil, genel fikir paylaşımları da çok yoğundu. En çok kulağıma çalınan iki konsept mobil ve execution (uygulama) oldu. Yani 2013’i,n bu ilk bölümlerinde çok fazla kişi mobilden bahsediyor ve girişimlerdeki genel olarak yönetim ve execution konusunun ne kadar önemli olduğuna sık sık vurgu yapılıyor. Bunların yanı sıra girişimciler arasında sık konuşulan konularından birinin de yurtdışına açılmak olduğunu söyleyebilirim.

Şubat ayı Antalya’da tahmin edebileceğiniz gibi Türkiye ortalamasından daha sıcak geçiyor. Hatta otele neme lazım diye mayosunu da getirenler oldu. Bu yazıyı da katılımcıların havuza girerken çekilmiş fotoğraflarıyla bitirmek isterim ama bu konuda en iddialı görünenlerden biri olan Serkan Ünsal’ı bile havuza girmeye ikna edemedim. Gönül isterdi ki yazıyı Şubat ayında havuza giren girişimcilerin bir fotoğrafıyla bitireyim ama olmadı. Seneye tekrar deneyeceğim :)

Şaka bir yanan Startup Turkey her açıdan gayet güzel ve faydalı bir etkinlik oldu. Başta Burak Büyükdemir olmak üzere, emeği geçen herkese tebrik ve teşekkürler…