Türkiye'de "Bulut Mutfak" sektörüne genel bakış: Yatırımlar, global kıyaslama ve daha fazlası

Avane Cloud Kitchens, Rafinera Cloud Kitchen, Paket Mutfak ve Bundle Kitchen ile Türkiye'de bulut mutfak sektörünü konuştuk.
Türkiye'de

Eğer sektöre hakim değilseniz, “bulut mutfak” kavramı sizin için herhangi bir çağrışım yapmıyor olabilir. Ancak bu sektör son zamanlarda, özellikle pandemi ve sonrasına tekabül eden dönemde, fazlasıyla ilgi görmeye başladı. Her şeyden önce gelin, bulut mutfak kavramını kısa ve öz bir şekilde açıklamaya çalışalım.

Bilmeyenler ve yeniden hatırlamak isteyenler için: Bulut mutfak nedir?

Bulut mutfak için yemek siparişlerini odağına alan ve yalnızca teslimat üzerine hizmet veren bir profesyonel mutfak türü diyebiliriz. Bu mutfaklar genellikle restoran müşterilerine açık değil, yani gidip “biz burada oturup yemeğimizi yiyelim” diyemiyorsunuz. Geleneksel restoranların aksine, müşteri bekleme alanları, garsonlar veya paket servis hizmetleri gibi özelliklere de sahip değiller; bunun yerine, mutfak alanı yemek pişirme ve hazırlama işlemlerine odaklanıyor.

Bulut mutfaklar, özellikle yemek sipariş uygulamaları üzerinden verilen siparişlerin hazırlandığı yerler. Yani bulut mutfak şirketlerinin kendi yeme-içme markaları oluyor, bu markalar bir restoran gibi bahsi geçen uygulamalarda yer alıyor, ancak ortada fiziksel bir restoran olmuyor. Onun yerine siparişlerin hazırlandığı büyük veya daha küçük mutfak alanları mevcut oluyor ve kuryeler sizin verdiğiniz siparişleri buradan alıp teslim ediyorlar.

Bulut mutfağın çok da eski olmayan tarihi

Sanıyorum bulut mutfağın ne demek olduğunu bir nebze de olsa anladık. Şimdi gelelim bu sektörün tarihine. Böyle başlayınca tarih kitaplarında okuduğumuz gibi bir anlatım olacağını düşünmüş olabilirsiniz, ancak olmayacak. Çünkü bulut mutfak için “kesin olarak şu tarihte hayatımıza girdi” demek mümkün değil. Fakat özellikle 2015’ten sonra rastlamaya başladığımız bu tür işletmeler, 2018’den sonra yaygınlaşmaya başladı. Birçoğumuzun bulut mutfakla tanışması ise pandemi döneminde gerçekleşti. Ancak yine de ilk örneklerine bakarsak Rebel Foods, CloudKitchens gibi isimleri görüyoruz. Rebel Foods, 2011 yılında Jaydeep Barman ve Kallol Banerjee tarafından online sipariş imkanı sunan fiziksel bir restoran zinciri olarak Hindistan’da kuruldu. İlk bulut mutfağını 2015 yılında açtı ve 2016 yılında yalnızca bulut mutfağı işletmesi haline geldi. CloudKitchens ise 2015 yılında ABD’de, Diego Berdakin ve Sky Dayton tarafından hayata geçirildi. Şirketi daha sonra Uber’in kurucu ortağı Travis Kalanick satın aldı.

Bu örnekler bittabi çoğaltılabilir, fakat sürekli örnek vermek yerine sektörün globaldeki seyrinden de biraz bahsetmek istiyorum.

Globalde bulut mutfak sektörü

Precedence Research’ün bir araştırmasına göre global bulut mutfak pazarının 2032'de 174,66 milyara ulaşması bekleniyor. 2022'de ise pazar boyutunun 57,51 milyar dolar olduğu tahmin ediliyor. Bu veriler tabii ki yüzde yüz doğru olmayabilir, ancak pazar hakkında az çok bir bilgi sahibi olmamıza yardımcı oluyor. Sadece globalde değil, ülkemizde de bu sektör dikkat çekiyor. Özellikle pandemi döneminde bulut mutfak sektörüne olan talep artmıştı. Bu talep, bir süre için duraklar gibi olsa da yine normal seyrine dönmüş durumda. Bunu yapılan ülkemizin bulut mutfak oyuncularına yapılan yatırımlar da kanıtlıyor.

Kaynak: Precedence Research

Türkiye'de bulut mutfak

Webrazzi’de bulut mutfak araması yapıp karşımıza hangi sonuçların çıktığına bir göz atalım. “Yapay zeka odaklı yerli bulut mutfak girişimi Zest Cloud Kitchens, 450 bin dolar yatırım aldı”, “Rafinera Cloud Kitchen, 550 bin dolar yatırım aldı”, “Paket Mutfak, 1.5 milyon dolar yatırım aldı”, “Yerli bulut mutfak girişimi Avane Cloud Kitchens, 3.1 milyon dolar yatırım aldı”… Görüldüğü üzere, sistemimizdeki son haberlerde birçok bulut mutfak girişimine, hatırı sayılır miktarlarda yatırımların yapıldığı görülüyor. Üstelik bunlar son 1 yıl içinde gerçekleşmiş yatırımlar. Biz de bu yatırımların seyrini, Türkiye’de bulut mutfak sektörünün evrildiği yönü, sektörün önde gelen girişimlerine sorduk.

Avane Cloud Kitchens, Rafinera Cloud Kitchen, Paket Mutfak ve Bundle Kitchen'dan aldığımız bilgiler ışığında, gelin, biraz ülkemizdeki bulut mutfak pazarını irdeleyelim. 

Ancak öncesinde, dört girişimin de kaç mutfakla, kaç lokasyonda hizmet verdiğinden bahsedelim. Paket Mutfak, 9 aktif şubeye sahip. Önümüzdeki sene sadece İstanbul’da 20 yeni şube açacak. Rafinera Cloud Kitchen, şu anda sadece İstanbul’da hizmet veriyor. Avrupa yakasında bir merkezi bulut mutfağı, 4 tane uydu bulut mutfağı ve kendilerine ait iç ve dış dağıtım filosu bulunuyor. Kısa bir süre sonra Asya yakasında da faaliyetlerini başlatacak. Avane Cloud Kitchens ise mevcut olarak İstanbul'da 4, Londra'da 1, Bursa'da 1 ve İzmir'de 1 olmak üzere 7 şubeyle hizmet veriyor. Önümüzdeki haftalarda 3 şube daha açılacağı belirtiliyor. Bundle Kitchen ise 10 farklı markaya, 50'nin üzerinde satış noktasına ve 3 restorana sahip. Girişim, günlük ortalama 1500 sipariş işlemi gerçekleştiriyor.

Pazar araştırması yapılırken karşılaşılan sonuçlar

İlk sorumuz, "Türkiye’de bulut mutfak girişimi kurma fikri ilk olarak aklınıza nereden geldi? Pazar araştırması yaparken karşılaştığınız sonuçlar nelerdi?" oldu. 

Paket Mutfak kurucu ortağı ve CEO'su Tali Şalhon, 2019 senesinde Uber kurucusu Travis Kalanick’in CloudKitchens şirketi ile tanışma fırsatı yakaladıklarını ve paket servis sektörünün en gelişmiş ülkelerinden biri olan Türkiye’de bulut mutfaklara yatırım yapmanın; bunu ülke şartlarına göre uyarlamanın mantıklı geldiğini söyledi. 

Türkiye’deki dinamiğin diğer tüm ülkelere göre çok değişik olduğunu, kapıda ödeme yapmak ve telefon ile sipariş vermek gibi diğer ülkelerde olmayan alışkanlıkların bulunduğunu belirten Şalhon, ayrıca DoorDash, Deliveroo ve Uber Eats gibi şirketlerin çıkışından beri teslimat ve lojistik çalışmaları sipariş platformları üstlenirken Türkiye’de teslimatların yüzde 95’inden fazlasını restoranların kendi filoları ile yaptığını belirtti. Şalhon, "Bulut mutfak sektörüne girmek isteyen girişimciler sadece restorancılığı değil aynı zamanda lojistik operasyonunu öğrenmek ve uygulamak zorunda." dedi. 

Rafinera Cloud Kitchen CEO'su Didem Altınbaşak Tulgan ise 2007 yılında kurulan Rafinera'nın üzerine yeni iş modelleri eklemek için arayışta olduklarını; Rafinera Cloud Kitchen'ın da bu arayışla hayata geçirildiğini söyledi. Tulgan, bulut mutfak konsepti altındaki birbirinden farklı iş modellerinin de hep radarlarında olduğunu ve bir bulut mutfak girişimi kurma kararının da aslında pandemi öncesine dayandığını belirtti. 

Avane Cloud Kitchens kurucusu ve CEO'su Ahmet Orhon ise yurt dışında danışmanlık yaptığı sürede dünyanın çeşitli trendlerini takip etme ve üzerinde çalışma fırsatı olduğunu; McKinsey’deki son yıllarında, EMEA bölgesindeki Tüketici Ürünleri ve Perakende sektörünün projelerine liderlik yaptığını ve bunun da yine bu alandaki trendlere yakın olmasını sağladığını söyledi. Son yıllarda özellikle ABD başta olmak üzere birçok ülkede yeni bir iş modeli olarak ortaya çıkan ‘Hayalet Mutfak’ konseptini keşfettiğini belirten Orhon, uzun yıllar yurt dışında yaşadıktan sonra Türkiye'ye döndüğünde, Avane Cloud Kitchens'ı kurmaya karar verdiğini belirtti. Orhon: "Türkiye bu modeli denemek için çok uygun bir pazar. Burada geliştirilen model hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerde iş yapabilecektir." dedi. 

Bundle Kitchen kurucu ortağı Alican Karaca, 2014 yılında, Caribou Coffee, Five Guys ve Argo Tea gibi zincir markaları bünyesinde bulunduran Al- Sayer grubunda Ortadoğu ve Türkiye Yiyecek ve İçecek Geliştirme Operasyonu'nun başına geçtiğini söyledi. Karaca, 2020 yılında, Türkiye'ye kesin dönüş yapma kararı aldığını ve pandemi döneminin de beraberinde geldiğini; dijitalleşmenin hızlı ilerlediği bu süreçte Bundle Kitchen'ı kurma kararı aldıklarını dile getirdi.

Aslında özellikle Paket Mutfak ve Avane Cloud Kitchens'ın yol haritasına baktığımızda, Türkiye'nin bulut mutfak için önemli bir pazar olarak görüldüğünü ve ülke şartlarının bulut mutfak girişimlerinin önünü açtığını görüyoruz. Rafinera Cloud Kitchen ise halihazırda yeme-içme sektöründe faaliyet gösteren bir firmanın ilerleme sürecinde kendini geliştirmesinde güzel bir örnek olarak karşımıza çıkıyor ve pandemi öncesinde de şirketlerin radarında "bulut mutfak" kavramının yer edindiğini kanıtlıyor. 

Bulut mutfak sektöründe iki dönem: Pandemi ve günümüz

Girişimlere, pandemi dönemi ve günümüzü kıyaslarsak bu pazarda nasıl bir değişim yaşandığını da sorduk. Tali Şalhon, pandemi döneminde sosyal mesafe kuralları gereği tüm restoranlar kapatıldığını ve paket servise yönlendirildiğini; sadece paket servis yapan ve bunu optimize eden bulut mutfakların ilgi odağı olduğunu söyledi. Şalhon, bulut mutfaklar için iyi bir dönem gibi görünse de pandemi boyunca ekonomik belirsizlikler ve salgına yakalanan ekip arkadaşları gibi çalışma hayatını olumsuz etkileyen faktörlerin de altını çizdi. Ayrıca tüm restoranlar paket servise yönlendiği için paket servis seçenekleri ve dolayısıyla rekabetin çok arttığını belirtti.

Şalhon, normalde paket servis seçeneklerini çok kullanmayan insanların bu servisi bol bol tecrübe ettiği bir dönem olduğunu, halihazırda hızla yükselen paket servis sektörünün 10 sene sonra varacağı kullanım ve doyma oranlarına 2 sene içerisinde ulaştığını söyledi. 

Didem Altınbaşak Tulgan ise pandemi döneminde henüz kuruluş aşamasında olduklarını, verisel karşılaştırma yapmalarının çok doğru olmayacağını ama ancak genel olarak sektörün zaten yüksek olan büyüme hızının daha da arttığını söyledi. 

Ahmet Orhon ise pandemi dönemi sektör için iki önemli gelişme getirdiğini söyledi. Orhon, "Birincisi, insanlar dışarıya çıkıp yemek yiyemedikleri için, online yemek siparişlerde ciddi bir artış gerçekleşti. Daha fazla insana dışardan yemek söyleme alışkanlığı oturdu. Bu, sektörün büyümesine katkı sağladı. Günümüzde bu alışkanlığın devam ettiğini, hatta daha da yaygınlaştığını söyleyebiliriz. Diğer bir gelişme, kurye sektöründe oldu. Pandeminin en önemli rol oyuncularından olan kuryeler, alternatifin olmadığı bir dünyada tekelleşme mantığıyla çok pahalandılar. Biz girişimi kurarken ve şu an arasında kurye maliyetleri arasında neredeyse 4 katı bir fark var." Orhon, buna karşı yeni bir hibrit model geliştirdiklerini; artık mutfakların ön tarafında gel-otur formatında self servis restoranlarının bulunduğunu belirtti. 

Globalde ve ülkemizde bulut mutfak sektörü kıyaslaması

Globalde ve ülkemizde bulut mutfak sektörü kıyaslaması yapıldığında çıkabilecek sonuçları merak ederek girişimlere bununla ilgili bir soru yönlendirdik. Gelen cevaplar, Türkiye'nin bu pazarda nasıl bir konumda olduğu konusunda da bizlere bazı ipuçları verdi. 

Tali Şalhon, bulut mutfak sektöründe globalde ve Türkiye'de birkaç değişik model olduğunu ve onları anlamanın öneminden bahsetti. Şalhon: "Bulut mutfaklara hizmet veren oyuncular var. Örneğin; CloudKitchens şirketi bulut mutfaklara tesis hizmeti, Toast şirketi bulut mutfaklara yazılım hizmeti veriyor. Kendi markalarını yaratıp kendi bulut mutfaklarından işletenler var. Örneğin; Paket Mutfak ve Rebel Foods. Başka markaları lisanslayıp kendi bulut mutfaklarından işletenler var. Örneğin; Kitopi ve Reef Kitchens. Kendi sanal markalarını yaratıp başka bulut mutfaklara lisanslayan oyuncular var. Örneğin; C3 Brands." Şalhon, sektörün henüz çok yeni olduğunu ve bu alanda çok oyuncu bulunduğunu; dinamiklerin zamanla oturacağını söyledi.

Didem Altınbaşak Tulgan, "Online sipariş platformları, mutfak otomasyon teknolojileri ve veri analitiğindeki gelişmeler de yüksek büyüme hızına katkı veriyor. Tüm bu dinamikler restorancılık sektörünü bulut mutfaklar lehine dönüştürüyor. Lokalde ise global dinamiklere katılan Türkiye’ye özgü detaylar da var. Nüfus yapısı, yerleşim tipi ve yoğunluğu, konsolide olmamış, verimlilikten ve kurumsallıktan uzak restorancılık sektörü gibi…" diyerek Türkiye odağında sektör büyümesinde etkili olan bazı verileri paylaştı. Son dönemde ekonomik koşulların da aynı pandemi dönemindekine benzer şekilde evde sosyalleşmeyi artırdığını; bunun da bulut mutfaklara olan talebi beslediğini söyleyen Tulgan, tüm bu lokal faktörlerin de büyümeye ekstra katkı sağladığını ve Türkiye özelinde fırsatı daha da büyüttüğünü belirtti. 

Ahmet Orhon ise en dikkat çeken özellikler arasında harcama hacimlerinin geldiğinin altını çizdi. Türkiye'de şu an ortalama 7-7,5 dolar arasında olan paket tutarlarının yurt dışında 20-22 dolar bandında dolaştığını; tabii globalde sektörde çok daha uzun süredir olan şirketlerin mevcut olduğunu belirtti. Orhon, onların ulaştıkları ve daha da ilerledikleri potansiyelleri de görmenin kendileri açısından olumlu bir indikatör olduğunu söyledi. Dünyadaki benzer varyantların hızla büyümeye devam ettiğini; bunun da Türkiye’nin gidebilecek alanın olduğunun bir göstergesi olduğunu söyledi. 

Alican Karaca da globalde ve ülkemizdeki sanal mutfak sektörlerini karşılaştırdığımızda, önemli farkların ve benzerliklerin dikkat çektiğini söyledi. Her iki pazarda da, tüketici alışkanlıklarının dönüştüğü ve online yemek siparişinin popülerliğinin arttığı bir dönemde, sanal mutfakların büyüme potansiyeli taşıdığını belirten Karaca: "Global arenada, özellikle büyük metropollerde, sanal mutfaklar hızla yayılıyor. Büyük şehirlerde yaşayan tüketiciler, çeşitli yemek seçeneklerine kolayca erişmek ve farklı damak tatlarını tatmin etmek istiyorlar. Bu nedenle, sanal mutfaklar geniş bir yemek yelpazesi sunarak bu talebi karşılıyor. Ülkemizde de benzer bir trend gözlemlense de, bu konsept henüz niş bir alanda yer alıyor." dedi.

Tüm bu cevaplardan çıkan sonuca bakıldığında, Türkiye, globalden örnekleri alıyor ve kendi potasında bu çözümleri halkın ihtiyaçlarına göre uyarlıyor diyebiliriz. Ayrıca hem globalde hem de ülkemizde bu alanda alınabilecek yol oldukça uzun. Bu da sektörün yeni oyunculara açık ve mevcut oyuncularla geliştirilebilir olduğunu kanıtlıyor. 

Sektör, yatırımcıların ilgisini çekiyor

Didem Altınbaşak Tulgan, bulut mutfak pazarının çok daha büyük bir yemek sipariş pazarının parçası olduğunu; bugün bulut mutfak bazlı paket servisin, global yemek siparişi pazarındaki payının yüzde 10’lar seviyesinde olduğunun raporlandığını söyledi. Tulgan, "Sadece 5 yıl içinde global yemek sipariş pazarının 700 milyar doların üzerinde bir büyüklüğe ulaşacağı, bulut mutfak bazlı paket servisin de bu pazar içindeki payınının yüzde 25’i aşacağı tahmin ediliyor. Daha önce de belirttiğim gibi bu rakamlar hem global hem de lokal anlamda devasa bir fırsata işaret ediyor." dedi. 

Sektörde, ülkemizde de yatırımların oldukça aktif olduğunu söylemiştik. Paket Mutfak, bugüne kadar toplanan yatırımların çoğunu inşaat ve ekipman harcamalarına kullandığını açıkladı. Bunun sermaye gerektiren bir iş modeli olduğunu söyleyen Tali Şalhon, hızlı sonuç almanın kolay olduğu bir sektör olduğu için yatırımcıların ilgisini çektiğini; gıda sektörünün ise zorlu ve kâr beklentilerinin yüksek olduğunu belirtti.

Alican Karaca, yatırımcıların sektöre olan ilgisine dair detaylı bir açıklama paylaştı ve yatırımcıların sanal mutfak sektörüne bakış açısının oldukça olumlu olduğunu dile getirdi. Son yıllarda yaşanan teknolojik gelişmeler ve tüketici davranışlarındaki değişimin, geleneksel iş modellerinin ötesine geçen yeni fırsatları ortaya çıkardığını, sanal mutfakların da bu yeni iş modeli fırsatlarından biri olarak öne çıktığını belirtti.

Karaca, "Yatırımcılar, sanal mutfakların sunduğu esneklik, çeşitlilik ve düşük maliyet gibi avantajları görüyor ve bu alana ilgi gösteriyorlar. Aynı zamanda, hızla büyüyen paket servis sektörü ve online yemek siparişi popülaritesi, sanal mutfak işletmelerinin potansiyelini her geçen gün artırıyor.

MMR tarafından gerçekleştirilen araştırmaya göre, 2021 yılında sanal mutfak pazarı etkileyici bir büyüme kaydetti ve 55,43 milyar dolarlık bir hacme ulaştı. Ayırca, 2029'a kadar bu pazarın büyüyerek 152,66 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Bu tablo, yatırımcıların bu dinamik sektördeki büyüme ve fırsat potansiyelini görmezden gelmelerini zorlaştırıyor. Bununla birlikte, yatırımcılar açısından sektördeki rekabet ve sürdürülebilirlik de önemli konular arasında yer alıyor. Kaliteli ürünler sunma, operasyonel verimlilik ve müşteri memnuniyetini sağlama gibi faktörler, yatırımcıların göz önünde bulundurduğu kritik noktalardan." dedi.

Bulut mutfak pazarını merak edenlere tavsiyeler

Son olarak, bu pazarı merak edenler için girişimlerin neler tavsiye edebileceğini sorduk. Didem Altınbaşak Tulgan, bulut mutfak bazlı paket servisin, hem global hem de lokal pazarda, önümüzdeki yıllarda büyük yatırım alacağını, doğacak winner iş modellerinin de yatırımcıları için büyük değer yaratacak bir sektör olduğunu söyledi. Kendilerinin bu alanda çok iyi ilerlediklerini ve hedefe varacaklarına inandıklarını söyledi.

Ahmet Orhon, "Türkiye markalaşma ve özellikle zincir marka oluşturma öyküsünde dünyadaki gelişmiş ülkelere göre çok geri bir noktada. Türkiye’de zincir restoranların online siparişlerdeki payı yüzde 25 iken, dünyada tam tersi yüzde 75 ile yer alıyor. Türkiye’de bu boşluğu doldurmak için yıllık yüzde 20-30 arasında bir büyümeğe şahit olacağız. Bu büyümede en büyük payı zincirleşebilen marka yaratabilme yetisine sahip bizim gibi şirketler alacak." dedi. Bu temel dinamikten yola çıkarak, Avane olarak daha da hızlı büyümeye devam edeceklerini, ancak sektörün dışardan göründüğü kadar kolay olmadığını söyledi.

Orhon, çok ciddi bir tedarik zincirini, mutfak operasyonunu, kurye operasyonunu yönetmenin ve bir yandan da çok başarılı markalar çıkarmanın oldukça kompleks bir problem olduğunu sözlerine ekledi.

Alican Karaca ise sanal mutfak pazarının giderek yaygınlaştığını ve haliyle daha fazla kişinin odağını bu alana çevirdiğini söyledi. Sanal mutfaklarım, yeme içme sektöründe yeni bir dönemin kapılarını açtığını; geleneksel restoran işletmeciliğinin yanı sıra, teknoloji ve tüketici alışkanlıklarındaki değişimlerle birlikte ortaya çıkan bu iş modelinin, hem işletmeciler hem de tüketiciler için birçok avantaj sunduğunu belirtti.

Alican Karaca, "İlk olarak, sanal mutfaklar işletmecilere esneklik sağlıyor. Farklı markaları aynı çatı altında yönetmek ve çeşitli yemek seçeneklerini bir arada sunmayı mümkün kılıyor. Bu da gelir potansiyelini artırırken işletmecilere daha geniş bir müşteri kitlesine ulaşma fırsatı veriyor. Tüketiciler içinse sanal mutfaklar, çeşitli lezzetleri ve yemek türlerini tek bir platformda bulma imkanı sunuyor. Online sipariş ve paket servis sayesinde hızlı ve kolay bir yemek deneyimi elde edebiliyorlar. Aynı zamanda, çevre dostu ve sürdürülebilir bir hizmet sunan bu iş modeli, tüketici alışkanlıklarını da ciddi ölçüde şekillendiriyor.

Sanal mutfak pazarının, geleceğin yeme içme sektörünün önemli bir parçası olmaya aday. Teknoloji, inovasyon ve müşteri memnuniyeti odaklı bir iş modeli ile, bu pazarda büyük fırsatlar ve başarılar elde etmek mümkün. Eğer geleneksel iş modellerinin ötesine geçmeyi ve dinamik bir sektörde yer almayı düşünüyorsanız, sanal mutfak konsepti kesinlikle sizin için değerlendirilmeye değer bir seçenek olabilir." dedi.

Sonuç: Bulut mutfak sektörü büyük bir özveri gerektiriyor

Tüm bunlara baktığımızda sektöre giriş için sermayenin şart olduğunu, alınan yatırımların özellikle işin teknolojisini geliştirme, lojistik operasyon çözümleri ve fiziksel harcamalar için kullanıldığını görüyoruz. Yani bulut mutfak, bazı iş modellerinde olduğu gibi "bir fikrimiz var ve hemen hayata geçirelim" sektörü değil. Bunun için pazar araştırmasının sağlam bir şekilde yapılması, globaldeki modellerin irdelenmesi ve Türkiye'ye uyum sağlayacak hale getirilmesi gerekiyor. Yatırımcıların ilgisi kâr getirisi nedeniyle belli ki oldukça yüksek. Ancak bunun için de doğru yollar izlenmeli. Ayrıca Türkiye'de zincir marka oluşturmanın kalıcı olmak konusunda büyük bir avantaj sağlayabileceği de aşikar. Bu nedenle bulut mutfak sektörünün çok da kolay bir sektör olmadığını ve özveri gerektirdiğini söyleyebiliriz. 

Teknoloji dünyasındaki gelişmeleri takip edin. Neleri size ulaştırmamızı istersiniz?
Abonelik kaydınız başarıyla oluşturuldu.