Salgının sebep olduğu Covid-19 hastalığının insani kayıplar ve ardında bıraktığı travmanın boyutları hiç kuşkusuz inanılmaz boyutlarda. Ekonomik anlamdan ise henüz etkilerini tam olarak görmeye bile başlamadığımız ve mali yönden kimsenin hesaplayamadığı bu durum, en iyi ihtimalle dünya ekonomisinin küresel bir durgunluğu girmesi ile sonuçlanacak gibi görünüyor. Bildiğimiz dünya büyük oranda geçmişte kaldı. Yaşamakta olduğumu ‘’yeni normal’’ durumunu ve paradigma değişiminin tanımını yapabilmemiz için ise elbette biraz zaman geçmesi gerekecek gibi görünüyor.
Öte yandan insanlık, daha önceden de olduğu gibi kendisini yeni şartlara çok hızlı bir şekilde adapta edebilme yetisini bir kere daha ortaya koymakta. Hastalığın yayılmasını önlemek için zaruri hale gelen ‘’sosyal izolasyon’’ kavramı, tüm şirketlere uzaktan çalışma kültürünü zor yoldan öğretirken, iş yapış tarzlarında da değişimler yaşanmasına açtı. Zoom, Microsoft Teams vb video konferans uygulamaları veya Slack gibi ortak çalışma uygulamaları, hem bireylerin ve hem de şirketlerin işleri yürütebilmelerindeki en önemli araçlarından biri haline geldi.
Öte yandan yaşadığımız ‘’yeni normal’’ durum, aynı zamanda video & telekonferans uygulamalarının çok ötesinde yeni nesil teknolojilerinde daha çok kişi tarafından denenmesine yol açıyor. Bu teknolojilerin başında ise elbette XR (Extended Reality) teknolojileri olarak adlandırılan Artırılmış Gerçeklik (Augmented Reality) ve Sanal Gerçeklik (Virtual Reality) gelmekte. Şu anda birçok firma VR toplantı, konferans ve eğitim uygulamalarından dan tutunda ürünleri müşterilerine Artırılmış Gerçeklik (AR) modunda onların bulundukları mekânda görüntületmeye kadar daha çok sayıda farklı servisi zorunlu olarak kullanmaya başladı. Son yıllarda AR ve VR uygulamalar hızlı bir şekilde alışverişten eğlenceye, eğitimden sanayiye kadar kullanılmaya başlansa da mevcut yaşadığımız durum itibariyle geçiş eskisine göre çok daha hızlı olmakta. Fiziksel mağazaların kapalı olduğu ve tüketicilerin dışarı çıkmadığı günümüzde ürünleri onların bulundukları mekanda Artırılmış Gerçeklik (AR) modunda göstermek veya eğitimleri VR simülasyonlar halinde sunmak artık neredeyse tek seçenek gibi.
XR (Extended Reality) / Genişletilmiş Gerçeklik teknolojileri nedir?
Extended Reality (XR) yani ‘’Genişletilmiş Gerçeklik’’ her geçen gün adını daha sık duyacağımız yeni bir terim. Artırılmış Gerçeklik (AR), Sanal Gerçeklik (VR) ve Karma Gerçeklik (MR) gibi kapsayıcı (immersive) teknolojilerinin hepsini temsil eden ortak bir kavram. XR evrenini sanal ve gerçek dünya deneyimlerinden oluşan bir spekturum (tayf) olarak düşünebiliriz. Bu spekturum bir köşesinde kullanıcıyı tamamen sanal bir ortam deneyimi içerisine sokan bölümünde Sanal Gerçeklik (VR) teknolojisi yer alırken, diğer ucunda gerçek dünya üzerinde bilgisayar kaynaklı sanal unsurlar görmemizi sağlayna Artırılmış Gerçeklik (AR) teknolojisi yer almakta. Microsoft HoloLens, Magic Leap veya NReal gibi akıllı gözlükler & giyilebilir bilgisayarlar yardımı ile yaratılan Karma Gerçeklik (Mixed Reality) ise her iki teknoloji deneyimini tam ortasında yer almaktadır. AR / VR teknolojilerinin 2023 yılına kadar 100 Milyar dolardan fazla bir Pazar hacmine ulaşması öngörülmekte.
Sanal Gerçeklik (VR) toplantı ve konferans sistemleri
Koronavirüs’ün sebep olduğu zorunlu sosyal izolasyon ile birlikte en hızlı ivme kazanan alanlardan biri Sanal Gerçeklik (VR) tabanlı toplantı ve sosyalleşme uygulamaları oldu. Firma çalışanları MeetinVR, Glue gibi VR servisler üzerinden fiziksel mekânlara ihtiyaç duymadan tamamen sanal ortamlarda bir araya gelebilmekte, tamamen kendilerinin seçtiği 3 boyutlu bir mekanda, gerçek zamanlı etkileşimde bulunarak iletişim kurabilmekteler. Sadece şirket veya bireysel toplantılar değil aynı zamanda iptal olan etkinliklerde Sanal Gerçeklileğe taşınmaya başlandı. Bunlara örnek olarak 2020 Mart ayının başında yapılması planlanan HTC Vive geliştirici konferansı, Engage platformu kullanılarak tamamen sanal gerçeklik cihazlar üzerinden gerçekleştirildi. Ülkemizde ise VR deneyimi ile e-spor’u bir araya getiren ve oyun severleri sanal ortamda bir araya getiren Teleporter’da bu alandaki yerli girişimlerden biri olarak örnek verilebilir. Her ne kadar hem Facebook hem de HTC gibi markalar VR adaptasyonu hızlandırmak için yatırımlarına devam etseler de, Sanal Gerçeklik (VR) gözlüklerin yaygınlığı ve kullanımı dünyada halen düşük oranlarda. Ayrıca salgın sebebiyle tedarik zincirlerindeki aksamalar Facebook’un 2019 yılında piyasaya sürdüğü Oculus Quest gibi yeni nesil VR cihazlarının dağıtımını da güçleştirmekte. Öte yandan alışkanlıklar değişmeye başladı bile, hemen bir anda tüm firmalar toplantılarını Sanal Gerçeklik ortamında yapmaya başlamasalar bile dönüşüm süreci çok hızlı bir ivme kazandı.
Artırılmış Gerçeklik (AR) alışveriş deneyimi satışlarını artırıyor
AR uygulamaları özellikle son yıllardan mobil telefonların işlemci kapasitelerinin artması ile birlikte hayatımıza tam anlamıyla girmiş durumda. Sanal Gerçeklik (VR)’dan farklı olarak AR uygulamalarının mevcut mobil telefon cihazlar üzerinden kullanabiliyor olması, AR uygulamalarının gerçek dünyada kendisine kullanım alanları bulabilmesine yol açtı.
Özellikle E-ticaret alanında çok yoğun şekilde kullanılmaya başlanan Artırılmış Gerçeklik (AR) teknolojisi sayesinde müşteriler ürünleri bulundukları mekânlarda, sanki oradaymış gibi 3 boyutlu ve sanal olarak görüntüleyip, sonrasında satın alma kararı verebiliyorlar. Bu şekilde müşteriler sınırsız sayıda ürün seçeneği AR olarak görüp, hatalı ürün satın alma ve iade süreçlerinden kaçınabiliyorlar. Shopify’in paylaştığı son rakamlara göre Artırılmış Gerçeklik (AR) ve 3D ürün görüntüleme özelliğine sahip ürün sayfalarında, dönüşüm oranları AR özelliği olmayan sayfalara göre %250 daha yüksek. Houzz gibi AR teknolojisini kullanan firmalarda AR deneyiminin müşterileri 11 kat daha fazla satın almaya yönelttiğine ve 3 kat daha fazla uygulama içerisinde zaman geçirmesine sebep olduğunu belirtiyorlar.
Ülkemizde bu alanda HoloNext olarak geliştirdiğimiz AR Viewer ile firmaların ürünlerini tamamen mobil web tarayıcıları üzerinden müşterilerine kolayca AR olarak görüntülenmesini sağlayan bir SaaS servisi mevcut. Bu sayede müşteriler ürünleri bulundukları mekânlar üzerinde, fiziksel mağazaları ziyaret etmeden, gerçek boyutları ve sınırsız renk & özellik seçeneği ile ürünleri deneyimleyebilecekler.
AR tabanlı uzaktan destek sistemleri
Özellikle son dönemde seyahatlerinde kısıtlanması ile birlikte teknik ekiplere uzaktan destek sistemleri öne çıkmakta. Sanayiye yönelik olarak bir Türk girişimi olan Vsight, AR teknolojisini kullanarak akıllı gözlükler yardımıyla çalışanların yetkinliklerini artırabilmekte. Akıllı gözlük kullanıcısı uzaktan bağlanan kişinin talimatlarını gözlerinin önünde görebilmekte ve bu sayede yürütmekte olduğu görevi ok daha hızlı şekilde tamamlayabilmekte.
Sanayi dışında gene bir Türk girişimi olan Mixoper ise özellikle çağrı merkezlerinin üzerindeki yükü Artırılmış Gerçeklik (AR) teknolojisi ve yapay zekâyı birleştirerek azaltmayı hedeflemekte. Müşteriler akıllı gözlüklerde olmadan tamamen kendi mobil cihazlarını kullanarak ürünlerin önceden kaydedilmiş veya çağrı merkezinden bağlanacak canlı destek uzmanı ile kullanım talimatlarını AR olarak görebilecekler.
AR / VR eğitim uygulamaları
Okul ve şirket eğitimleri de AR / VR teknolojileri ile dönüşüm yaşamakta. Şirket içi eğitimlerden, okullardaki uzaktan eğitim içeriklerine kadar çok sayıda alanda Sanal Gerçeklik ve Artırılmış Gerçeklik giderek daha fazla yer alacak. Teknik eğitimlerde VR simülasyonları uzunca bir süredir kullanılmakta. Tıp eğitimine yönelik karmaşık ameliyat senaryolarından, yörünge üstü uzay istasyonu tamiratına kadar çok farklı alanlarda, VR eğitimleri yapılmakta. Sanal Gerçeklik (VR) eğitimlerinin en büyük avantajı, sanal olarak yaratılan ortamın katılımcıyı eğitim senaryosunu birebir yaşadığı hissiyatını verebilmesidir. Yani sanal gerçeklik gözlükleri yardımı ile kendinizi bir beyin ameliyatın ortasında hastaya dikiş atarken veya uzay istasyonun dışında ve yer çekimsiz bir ortamda bozulan bir güneş panelini tamir ederken bulabilirsiniz. Artırılmış Gerçeklik (AR) teknolojileri kullanarak da odanızın ortasında güneş sisteminin 3D halini görebilir veya arabanızın motorunun nasıl tamir edileceğini gene gerçek motor parçasının tam üzerinde sanal olarak görebilirsiniz.
Sonuç
Genel olarak baktığımız zaman AR / VR teknolojilerinin bütünü olarak adlandırılan XR teknolojileri, her ne kadar son yıllarda tüm sektörlerde kullanılmaya başlansa da Koronavirüs bu adaptasyon sürecini çok daha hızlandırdı. Sosyal izolasyonun zorunlu hale gelmesi ile birlikte Artırılmış Gerçeklik (AR) tabanlı alışveriş uygulamalarından, sanayide kullanılan destek sistemlerin, Sanal Gerçeklik (VR) toplantı hizmetlerinden eğitim simülasyonlarına kadar farklı örnekleri hayatımızda çok daha sık şekilde kullanmaya başlayacağız. Belki de koronavirüs sonrasın yaşam, uzun bir süredir konuşulan ve çeşitli filmlere de defalarca konu olan, insanların tamamen sanal gerçeklik evreninde var olduğu bir yaşam tarzına ilk adım olabilir, kim bilir…