Corona virüs pandemi hepimizin hayatını derinden etkiledi. Pek çok alanda yatırımlar bir anda duraksadı ve bu bilinmeyen virüs karşısında çaresiz kalan sektörlerde yatırımlar neredeyse tamamen durdu. FinTech alanı da bu virüsten elbette etkilenen, ancak bir diğer yandan da müthiş fırsatların barındığı bir sektör.
CB Insights verilerine göre, fintech'lere yapılan yatırımlar bir anda son 3 yılın en düşük seviyesine geriledi. Aslında bu gelinen düşük seviye anlık bir hareketle de olmadı. FinTech'lere yatırımlar -sayı itibariyle- zaten bir düşüş trendindeydi. Daha doğrusu, fintech girişimlerine çok ciddi yatırımlar geçtiğimiz yıl geldi ve fintech girişimleri parlayan yıldızdı. Aynı zamanda pek çok yeni fintech de o dönemde doğdu. Bununla birlikte kriptopara girişimlerinin ve yatırımlarının yoğun patlama yaşanan bir yakın geçmiş dönem yaşadık. Bu yüzden kişisel kanaatim fintech yatırımlarının sayı olarak azalması karamsarlık taşımıyor.
Girişimler için bu dönemde en önemli konu şeffaflık. Yatırımcılar ya da yatırım adayları ile ciddi bir güven bağı oluşturmak ve yaşanan bu dönemin etkileri konusunda açık olmak çok önemli. Girişimlerin kurucuları tam olarak bunları ifade ediyor.
FinTech kategorisinde öne çıkanlar genelde dijital bankalar. Dijital bankaların bu süreçte şeffaflığını koruması çok önemli. Zira bugünün şubeli geleneksel bankaları önemli bir sınavdan geçiyor. Bazı ülkelerde bankaların şubeleri tamamen kapandı. Ancak dijital bankalar bundan neredeyse hiç etkilenmiyor, çünkü onların şubeleri, şube çalışanları ve şubenin kirası gibi dertleri bulunmuyor. Elbette başka dertleri var, ancak yatırımcı sunumlarında bunlar artık daha çok ön plana çıkıyor.
Danimarka merkezli dijital bankacılık girişimi Lunar örneğini verelim. Girişim henüz birkaç gün önce, aldığı Seri B yatırımına ek olarak 20 milyon Euro'luk bir kaynak daha aldı. Pek çok banka bu tarz yatırımları durdurmuşken, Lunar bu zor dönemde ek yatırım alarak büyüme hedefliyor. Açık bankacılık da bankacılık alanında ciddi şekilde takip edilen bir süreç. Bu alanda da açık bankacılık temelli API platformu Yapily henüz birkaç gün önce 13 milyon dolar yatırım aldı. İrili ufaklı çok fazla örnek var. Ancak 5 gün önce Japon dijital banka Kyash'ın 45 milyon dolarlık Seri C yatırımı da bu paragraf için iyi bir örnek niteliği taşıyor.
Bu süreçte bir diğer konu ise regülasyon. Bazı operasyonların yapılamıyor olması ancak buna karşın ciddi ihtiyaçların olması kuralları esnetiyor ve belki de regülatörlerin daha önce asla izin vermeyeceği noktalarda kemerler gevşetilecek ve bu alanda yeni gelişmeler yaşanacak. Mesela dijital imza kullanımının yaygınlığı. Bugüne dek çok da fazla yaygın olmayan dijital imza kullanımı bundan sonra gidere artacak. Örneğin dijital imza hizmeti veren VeriSign'ın hisseleri şu anda uçuşta.
Bir diğer gelişme ise dijital müşteri kazanımında olacak. Müşterinin şubelere gitme zorunluluğu, fiziksel imza zorunlulukları artık bu pandemi döneminde mümkün olmadığı için ortadan kalkıyor. Regülasyon da buna bir şekilde müsade etmek ve çözümler getirmek zorunda. Yaşadığımız süreç zorunlu olarak resmi kurumları buna izin vermeye doğru çekiyor. Örneğin müşteri kimliği doğrulama girişimleri bu dönemde büyük iş yapacak. Tıpkı video konferans araçlarının yaşadığı patlama gibi çıkışların bu alanda da hissedileceğini söylememiz mümkün.
Kısacası FinTech girişimlerinin bu dönem etkilenmesi çok normal. Hız sonrasında artar mı emin değiliz, ancak bu alandaki fintech girişimlerin doğru işi doğru zamanda yapmak konusunda atacağı adımlar, onları ilerleyen tur yatırımlara götürecektir. Aynı zamanda süreci doğru yansıtan fintech girişimleri, yatırımcıların güvenini daha iyi kazanacak ve daha başarılı olacaktır.
İlk Yorumu yazmak ister misiniz?
Yorum Yazmak için Giriş Yap