Elektrikli araçlar, akaryakıt şirketlerini dönüştürüyor

Otomotiv dünyasında elektrikli araçların satışlarındaki artan eğilim akaryakıt sağlayıcılarında panik havası yaratıyor. Şimdilik benzin ve dizel yakıtın domine ettiği araç pazarında, giderek sayısı artan elektirikli araçlar akaryakıt tedarikçilerinin alehinde bir değişim yaşatıyor.

Durumun farkında olan küresel akaryakıt oyuncuları arasında da savaşlar başladı. Kızgın rekabet ise en çok Avrupa'da hissediliyor. Geçtiğimiz yıl dünyanın en büyük ikinci petrol şirketi olan Shell, Avrupa'nın en büyük şarj ağlarından biri olan New Motion'ı satın aldı. Öte yandan BMW, Daimler, Ford ve VW tarafından Avrupa'da hızla şarj edilen bir ağ kurdu.

Rakibi BP ise geçtiğimiz günlerde  İngiltere’nin en büyük elektrikli araç ağı olarak tanımlanan Chargemaster’ı satın aldığını duyurdu. Bu arada şirketin, geçtiğimiz Ocak ayında mobil ve hızlı şarj sistemleri üreten FreeWire Technologies’e 5 milyar dolarlık yatırım yaptığını hatırlatalım.

Bugüne kadar petrolü tekelinde tutan akaryakıt tedarikçileri bir süredir yenilikçi iş modellerini ve stratejik ortaklıkları benimsiyorlar. Üretimi ve tedariği çok daha hesaplı olan elektrikli şarj istasyonlarının neredeyse istenilen her yere kurulmaları gibi tüketicide yarattığı büyük bir değer var. Bu değer tüketiciyi daha mobil kılarken, akaryakıt şirketlerinin gelir modelini önemli derece olumsuz etkiliyor.

Zira araştırmalar, tüketicinin bugün elektrikli araç şarjının yüzde 90'ından fazlasının evinde karşıladığını gösteriyor. Sürücüler özellikle garajlarına kurdukları şarj istasyonları ile araçlarının enerji ihtiyaçlarını gideriyorlar. Shell'in tahminleri ise yine oldukça dikkat çekici. Hollandalı şirket, şarj dolumunun sadece yüzde 20'sinin kendi istasyonlarında gerçekleştirilebileceğini düşünüyor. Kalan yüzde 80'lik kısmı ise eşit şekilde ev ve iş yerlerinin karşılayacağı belirtiliyor.

Köklü akaryakıt üreticileri bu alanda yatırımlarına devam etseler de onları en çok korkutan şüphesiz teknoloji şirketleri. Çok daha hızlı, yenilikçi ve tüketici tarafından hızlıca benimsenen bu şirketler pazarda ciddi bir oyuncu olarak karşımızdalar. Evinde aracını şarj edemeyen sürücülerin ihtiyaçlarını karşılamak için düğmeye basan Tesla, hızlı şarj ağlarını hızlıca genişletiyor. Yine Shell de, bu konuda düğmeye basarak Avrupa’da elektrikli şarj istasyon ağı yaratmak için Ionity ile geçtiğimiz yıl anlaşmıştı.

2040 yılına kadar 320 milyon elektrikli araç 

Bu arada BP'ye göre elektrikli araç sayısının 2040 yılına kadar 320 milyona çıkması öngörülüyor. Bu, bugün yollardaki 3 milyon elektrikli araçtan 100 kat daha fazla olacağı anlamına geliyor. Öte yandan şu anda hibrit-elektrik ve şarja takılan elektrikli araçların yerini tam-elektrikli araçların alması bekleniyor.

Geçtiğimiz yıl 240 milyon doları bulan elektrikli araç batarya endüstrisinin üretiminde ise lider ülkenin Çin olduğunu paylaşalım. Özellikle lityum iyon pillerin üretimine ve enerji depolama sistemlerinin geliştirilmesine odaklanan CATL dikkat çekiyor.