"Virtual Reality" (VR) ya da Türkçe tabiriyle "Sanal Gerçeklik", son yıllarda hayatımıza giderek yerleşen bir kavram. Oyundan, haber deneyimine kadar birçok alanda deneyimlediğimiz VR'ı, 2018 ve ilerleyen yıllarda da bol bol konuşacağız gibi görünüyor. Zira statista'nın verilerine göre 2016 yılında, 3,7 milyar dolar olan VR donanım ve yazılım gelirlerinin, 2020 yılına kadar 40 milyar doları bulacağı öngörülüyor. Bir başka tahmin ise küresel sanal gerçeklik pazar gelirinin 21,5 milyar dolar olması yönünde.
Rakamlar, VR endüstrisinin hızlı bir şekilde büyüdüğünü bir kez daha gösteriyor. Ancak bu teknoloji, pazarlama dünyasında hakettiği yeri henüz bulabilmiş değil. Bunun altında ise birçok neden var. Tüketicinin kafasında bu teknolojiye yönelik yanlış bir kanının hakim olması VR'ın yaygınlaşmasını zayıflatan bir neden. Marketing Week'in araştırmasına göre tüketicilerin yüzde 60'ı VR’ı sadece oyunseverler için tasarlanmış bir teknoloji olarak görüyor. Öte yandan markalara pahalı VR fiyat tekliflerinin sunulması, düşük maliyetli projelerin istenilen tasarım kalitesinde olmaması da VR'ın yaygınlaşmasını engelleyen nedenler arasında.
Bildiğiniz gibi sanal gerçeklik, kişilerin kafasına taktıkları bir başlık ya da gözlükle deneyimleniyor. Ürünlerin yeteri kadar tanıtılamamış olması da yine bu teknolojiye adapta olmamamıza mani olan bir neden. Nielsen'ın ABD'de yaptığı araştırma sonuçları nüfusun yüzde 34'ünün Samsung Gear VR'ı tanıması, ürünü bu alanda en çok bilinen ürün olarak ön plana çıkarıyor. Onu yüzde 26 ile Sony PlayStation VR, ve yüzde 25 ile Facebook'a ait ürün Oculus Rift izliyor.
Google'ın VR tabanlı interaktif reklamlarını devreye alması ya da Facebook'un topluluklar için yarattığı VR ortamına daha fazla yatırım yapması, bu teknolojinin bir salgın gibi yayılmasını sağlayabilir. Peki VR bir virüs gibi yayılmaya hazır bir konu olurken, pazarlamacılar ve işin mutfağında olanlar buna ne kadar hazır?
Pazarlamanın her alanında olduğu gibi içerikte de strateji, başarıda önemli bir rol oynuyor. Bu yazıda, 9 Nisan'da düzenleyeceğimiz Webrazzi Dijital 2018'de de konuşulacak bir konu olan VR'a yönelik içerik stratejilerinde nelere dikkat edebileceğinizi bir araya getirdik.
Topluluğunuz bu teknolojiye hazır mı?
İçerik stratejilerinin en önemli kısımlarından biri markaların topluluklarını en ince ayrıntılarına kadar tanımaları. Bugünün veri odaklı içerik stratejileri ile markalar pazarda rekabet avantajı kazanmaya çalışıyorlar. Birçok marka hedef kitlesini tanıyor ve ne amaçla kendisi ile iletişime geçmek istediklerini biliyor.
VR, yakın gelecekte daha fazla hayatımıza girse de, her yapılan yenilik herkes için uygun olmayabilir. İşe başlamadan önce sorulması gereken en doğru konu "bu teknoloji benim hedef kitleme uygun mu?" sorusunu yanıtlayabilmek. Örneğin, milenyum ya da Z kuşağını hedefleyen bir ürününüz var ise VR'ı içerik stratejinizde kullanmanız kesinlikle doğru olacaktır. Teknolojiye erken adapte olan kitle de tüketici grubunuzda ise yine, bu teknolojiyi benimsemek doğru bir adım olabilir.
Duygusal mı fonksiyonel mi? Yoksa her ikisi de mi?
Şu bir gerçek ki, bugünün tüketicileri artık eğlenmek istiyor. "Eğlenmek" eyleminin içinde korku dolu anlar yaşamak, heyecanlanmak, şaşırmak, daha önce yapılmayanı deneyimlemek, mutlu olmak gibi birçok duygu ve deneyim yer alıyor. Bu durumun farkında olan birçok marka da, konu ekseninde bir içerik stratejisi geliştiriyorlar.
Ancak araştırmalar, bu tarz içeriklerin markanın hedonik marka imajını olumlu yönde etkilediğini gösteriyor. Satış rakamlarını ise ürüne yönelik fonksiyonel içeriklerin etkisinin büyük olduğu belirtiliyor.
Hedefleriniz markanızı daha çok sevdirmek mi? yoksa satışlarınızı mı artırmak? Yoksa her ikisi birden mi? O halde pazarlama dünyasının ünlü isimlerinden Jonah Berger'in "valuable virality" diye adlandırdığı bu kavramı duymuşsunuzdur. Berger, reklam içeriklerinde hem ürün özelliklerine hem de duygulara odaklanıldığında, ürün satışlarının artmasının yanı sıra içeriğin viral olmasının da sağlayabildiğini belirtiyor.
Öte yandan sadece etkileşim değil, deneyim yaratan içerik stratejilerinin de tüketici tarafında pozitif bir iz bıraktığını unutmayalım. Bu kavram doğrultusunda hazırlanan VR içeriklerde de yine deneyime odaklanıp, teknolojiyi kullanan tüketiciyi yönlendirerek marka adına bir kazanç sağlanabilir.
Etkileşimi kategorilere ayırın
Başarılı bir içerik stratejisi etkileşimi beraberinde getiriyor. Birçok pazarlamacı günümüzde hedef kitlesi ile etkileşim yaratıyor ancak bunlara daha mikro ölçekte yaklaşan markaların çok fazla olmadığını görüyoruz. Tüketici için ne ifade ettiğinizi anlamak, VR projeniz için içerik stratejinizi oluştururken etkili olacaktır.
Bu bağlamda tüketiciniz ile önceki deneyimlerinizi bilişsel, duygusal ve davranışsal olmak üzere üç farklı boyutta kategori edebilirsiniz. Grup üyelerinin çoğunlukla paylaşmak, sosyal olmak, öğrenmek, markayı savunmak ve iş birliği içinde birlikte bir şeyler üretmek için birbirleri ve markalarla iletişime geçtiği bilgisini paylaşalım. Etkileşim türlerinizi kırınımlara ayırıp, mesajları sadece olumlu, olumsuz, şikayet ya da soru gibi ayırmak yerine bu şekilde sorguladığınızda tüketiciniz ile aranızdaki etkileşimi de daha iyi anlayabilirsiniz. Bu da birçok içerik stratejinizde olduğunu gibi VR içerik stratejinize de büyük katkı sağlayabilir.
Mobil'e odaklanın
Mobil tüketim her geçen gün artıyor. Son araştırmalar akıllı cep telefonu kullanıcı sayısının bu yılın sonunda 2,5 milyar barajını aşmasını, 2020'de ise yaklaşık 2,90 milyara ulaşmasını bekliyor.
Öte yandan mobil bazlı sanal gerçeklik başlıklarının ise 2020'de küresel VR satışlarının yüzde 75'ini oluşturacağı öngörüler arasında. Uzun vadeli bir dönemde VR'a dayalı bir içerik yaratmayı düşünürseniz, mobil bazlı olmasına dikkat edebilirsiniz.
Pazarlamada içerik yaratmak stratejik olarak sizin de keyif aldığınız bir konu ise, VR içerik stratejisi ile ilgili deneyim ve görüşlerinizi bekliyoruz. Pazarda taze bir konu olan VR'ı olgunlaşma aşamasında da ne kadar temiz tutarsak, o kadar sürdürülebilir bir pazarlama aracı olarak kalacaktır.
Görsel Kaynak: Pexels
İlk Yorumu yazmak ister misiniz?
Yorum Yazmak için Giriş Yap