Ve işte yeniden, bitti derken, şöhret fotoğrafları sızıntısında ikinci dalga... Dijital medyanın kan kokusu almış köpek balığına dönüştüğü anlar: Üzerinde tanınmış bir isim olan çıplak kadın fotoğrafları büyük tık alır. Aldı da... "Karıya bak!" diyen ergenin izleme hevesiyle, milyonlarca kez tıklandılar, hatta ilk dalga Yeni Zelanda'da interneti bile çökertmeye yetmiş.
İşin trajik tarafı, Türkiye'de yalnızca bulvar gazeteleri değil, en büyük online yayınların bu fotoğrafları galeriler yapıp yayınlaması. Gerçi Türkiye'nin "en büyük yayınlarını" biliyoruz, çok değil daha birkaç gün önce Google'ın spam filtresine takılmalarına üzülen var mıydı? Google'ın çalışmasının ardından elimden geldiğince yorumları takip ettim. Okuyucular bunalmış tıklama haberciliğinden. Peki o zaman kim bakıyor Kim Kardashian'ın çıplak vücuduna? Kimin için yapılıyor bu haberler?
Önce belki sorunu tanımlamak gerekiyor. Söylediğim gibi, konu Jennifer Lawrence, Kim Kardashian'la ya da iCloud hack'lenmesiyle ilgili değil. O fotoğraflarda sadece "ünlü çıplak karılar" var, fotoğraflar kimliksiz, kimin için, ne için çekildikleri hatta ne için sızdırıldıkları da belirsiz. Eğer, sözüm ona haberse bu, neye hizmet ettiğini, kimin tarafında olduğunu ortaya koymaktan aciz bu nedenle.
Türk medyasını erkekler, erkek egemen bir yaklaşımla yönetiyorlar, "ünlü çıplak karılar"ın fotoğraflarıyla neyi hedeflediklerini tabi ki anlıyoruz. Bir kadın olarak ve kadınları insan olarak gören bütün erkeklerle birlikte "ünlü çıplak karılar"ın büyük bir aşağılama olduğu konusunda hemfikiriz. Sonuç olarak iCloud'unkinden daha büyük bir güvenlik açığıyla karşı karşıyayız. Bu duyarsız yaklaşım çok daha büyük facialara yol açabilir, özellikle Türkiye'nin "yabancı kadınlar"a tacizi meşrulaştıran ikliminde.
Fotoğrafların kendisine ait olduğunu doğrulayan Jennifer Lawrence'ın ifadelerinden bunların çalıntı olduğunu anlıyoruz. Gezdiğiniz galeriler size bu bilgiyi vermiyorsa, kendi suçlarına sizi ortak etme çabalarından. Bu yüzden ortada dolaşan fotoğraflar, sizi galerileri gezmeye davet eden linkler, internet toplumunun bir suçla sınavı ve belki son dönemdeki en önemli sınavlarından biri.
Tıklamanın bedava olması bir bedeli olmadığı anlamına gelmiyor. Yayıncılara sorarsanız, küresel iklim değişikliği, eğitim ya da bilim gibi konulardaki herhangi bir yazının, asla göremeyeceği bir ilgi bu. Ve maalesef bu konuda haklılar da... Bu yüzden bu kez sorumluluk her zamankinden daha fazla, size yani okuyucuya düşüyor. Çünkü trafik sizsiniz.
Tıklamak ya da tıklamamak... İşte bütün mesele bu.
*Yazıdaki "ünlü çıplak karılar" ifadesi söz konusu yayınların tutumunu eleştirmek için kullanıldı.