MIT Technology Review'ın bu yıl Türkiye'de ilk kez düzenlediği Innovators Under 35, yani 35 Yaş altı Yenilikçiler Yarışması'nın sonuçları açıklandı. Küresel sorunlara yanıt verecek yenilikçi çözümler üreten 10 isimi belirleyen MIT'nin listesinde, kendi alanlarında uluslararası düzeyde bilinirliğe sahip bilim insanları, araştırmacılar ve girişimciler var. Dünyanın farklı bölgelerinden kazananlarla birlikte MIT Innovators Under 35’ın küresel yarışmasına katılmaya hak kazanan Türkiye'nin yenilikçileri şu şekilde sıralanıyor:
34 yaşındaki Ahu Yıldız, hücre zarını taklit eden bir moleküler platform geliştirmiş. Yeni ilaçların keşfi ve testini kolaylaştıran platformun "biyoteknolojinin geleceğini değiştirme" potansiyeli olduğu belirtiliyor.
2006 yılında, Ortadoğu Teknik Üniversitesi’nde (ODTÜ) Polimer Kimyası ve Biyokimya yüksek lisansını tamamlayan Yıldız, çalışmalarına Avrupa’da kendi alanındaki en iyi merkezlerden Almanya'da bulunan Max Planck Polimer Araştırma Enstitüsü'nde devam etmiş. Burada Malzeme Bilimi ve Biyoloji alanında doktorasını yapan Yıldız, ardından Singapur’da Malzeme Araştırma ve Mühendislik Enstitüsü’nde dört yıl boyunca, ilaç testleri ve daha iyi deneyler yapmaya yönelik malzemelerin yapımında uzmanlaşmış.
29 yaşındaki Dağdeviren'in buluşu kalp pilini çalıştırmak için gereken enerjiyi vücuttan sağlıyor. "Diyafram ve akciğerlerin hareket enerjisini elektrik enerjisine dönüştürme ve bu enerjiyi depolama yeteneğine sahip olan, vücut içine yerleştirilebilen (implantable)" bu aygıtın (esnek piezoelektrik implant) tek kullanım alanı kalp pilleri değil ve farklı biyomedikal aygıtları da besleyebiliyor.
2009 yılında Fullbright doktora bursunu kazanarak, Illinois’de Prof. John Roger’ın araştırma grubuna katılan Dağdeviren, geçtiğimiz Ağustos ayında buradan doktora derecesini almış. Şu anda MIT'de doktora sonrası araştırmalarına devam eden Dağdeviren, Illnois ve Arizona Üniversiteleri (ABD) tarafından ortaklaşa kurulacak bir şirket çalışmalarına başlamış.
26 yaşındaki Özalevli'nin Türkiye’nin ilk hibrit jeotermal-güneş enerjisi tesisini geliştirdiği belirtiliyor. Son dört yıldır hibrit yenilebilir enerji üzerinde çok sayıda projede çalışan Özalevli'nin çalışmasıyla ilgili, MIT Technology Review Türkiye’nin 35 Yaş Altı Yenilikçileri ödüllerinin jüri üyesi olan Bento Koike, “Jeotermal enerji ve güneş enerjisi kaynaklarının tamamlayıcı olarak kullanılmasıyla, enerji üretiminde etkinliği ve stabiliteyi geliştirmek için sezgisel ve yaratıcı bir çözüm ortaya koymuştur” diyor.
2010 yılında ODTÜ Makine Mühendisliği bölümünden mezun olan Cihan, aynı zamanda Young Guru Academy'den 450'den fazla mühendise danışmanlık sunuyor.
25 yaşındaki Karaman 2012 yılında görme engelliler için IVR ve mobil uygulama olarak hayata geçen Hayal Ortağım platformunun yapımcısı. Hayal Ortağım Türkiye'de görme engellilerin Android ve iTunes uygulamaları üzerinden köşe yazarları, günlük haberler, kitaplar ve engellilerin gelişimlerini sağlayacak eğitimleri dinlemesini amaçlayan bir mobil uygulama. Karaman, bu başarısıyla bu yıl GSMA Fuarı'nda Toplumsal ve Ekonomik Gelişme kategorisinde En iyi Mobil Ürün-Uygulama ödülünü almıştı.
33 yaşındaki Torun, biyoloji alanında birden fazla projeye sahip. Moleküler düzeyde işlem yapabilmeyi sağlayan yeni bir taramalı sonda mikroskobu geliştiren Torun, aynı zamanda tekil moleküllerin ölçümü için yeni bir yöntem geliştirmiş.
Boğaziçi Üniversitesi Elektrik Elektronik Mühendisliği departmanında Yardımcı Profesör olarak görev yapan Hamdi Torun, doktora derecesini Georgia Institute of Technology''den almış.
Birçoğunuzun yakından tanıdığı Onedio'nun kurucusu, 31 yaşındaki Kaan Kayabalı, listedeki sürpriz isimlerden. Sosyal medya haberciliğinin yükselişte olduğu dönemde, Türkiye'de yeni bir içerik portalı geliştirmesiyle listeye alınan Kayabalı, 2005 yılında ODTÜ Elektrik Mühendisliği bölümünden mezun olmuş.
Bitki sulama tekniklerini iyileştirmek üzere yeraltı kablosuz iletişim sistemleri geliştiren Vuran'ın çalışmaları hassas tarım alanını hedefliyor. Vuran'ın akıllı sulama sistemi Wise Irrigation (Wise-Irr), "toprak nemliliğini büyük özenle tespit eden ve bu bilgileri yeraltı kablosuz iletişim sistemleriyle üreticilere eş zamanli ileten" yenilikçi bir sistem olarak tanımlanıyor.
Kariyerinde çok sayıda uluslararası ödül alan Vuran, University of Nebraska'da Bilgisayar Bilimi ve Mühendislik alanında Doçent Doktor olarak görev yapıyor. Vuran, 2002 yılında Bilkent Üniversitesi Elektrik Elektronik Mühendisliği bölümünden mezun olmuş. Master ve Doktora derecelerini aynı alanda, Georgia Institute of Technology'den alan Vuran, üniversitenin Broadband and Wireless Networking laboratuvarında çalışmış.
32 yaşındaki Nizamoğlu, LED ışıkların rekabet gücünü arttıran ve yüksek verimlilik sağlayan bir çözüm geliştirmiş. Bu amaçla nanokristal tabanlı LED'lerin geliştirilmesine odaklanan Nizamoğlu'nun çalışmaları bu alanda büyük ilgi görüyor. Sedat Nizamoğlu’nun, tasarlamış ve üretmiş olduğu LED’lerin ilk kez 2007 yılında Nanotechnology dergisinde kapak makalesi olarak yayınlandığı belirtiliyor. Nanokristal tabanlı LED'lerin Evident Technologies şirketi tarafından pazarlandığı da notlar arasında. Nizamoğlu, bu aygıtların patentlerini Evident’ten satın alan Samsung'un, yakın bir gelecekte nanokristallere dayanan yeni bir ekran teknolojisi sunabileceğini söylüyor.
2005 yılında Bilkent Üniversitesi Elektrik Elektronik Mühendisliği bölümünden mezun olan Nizamoğlu, master ve doktora derecelerini yine buradan almış. 2011-2013 yılları arasında Harvard Üniversitesi'nde misafir araştırmacı olarak giden Nizamoğlu, şu anda Özyeğin Üniversitesi'nde Profesör olarak görev yapıyor.
35 yaşındaki girişimci, işletmelere yönelik karar destek hizmetleri sunan PlusOneMinusOne'ın (p1m1.com) kurucusu ve CEO'su. Geçmişinde AirTies, Ericsson ve Turkcell gibi şirketlerde çalışan Kurt, University of Ottowa'dan doktora derecesine sahip bir araştırmacı aynı zamanda. Kurt'un 2009 yılında kurduğu P1M1, büyük veriye odaklanıyor ve fark endüstrilerdeki işletmelere bugüne kadar yaklaşık 240 milyon lira tasarruf sağladığı belirtiliyor.
32 yaşındaki Gürkan'ın "orak hücreli anemi hastalığını takip ve kontrol ederek hastalığın olumsuz etkilerini azaltmak ve hastaların yaşam kalitelerini iyileştirmek üzere yeni bir Biyoçip teknolojisi geliştirmek üzerinde" çalıştığı belirtiliyor.
ODTÜ Kimya Mühendisliği ve Makina Mühendisliği bölümlerinden mezun olan Gürkan, doktorasını Biyomedikal Mühendisliği alanında Purdue Üniversitesi’nde yapmış. Harvard Tıp Fakültesi’nde doktora sonrası yaptığı çalışmaların ardından mikroakışkanlar, mikroüretim teknikleri, hücre ve doku mekaniğine ilişkin tecrübesi ile “günümüzün önemli sağlık problemleriniinceleme ve bu problemlere çözüm arama”amacıyla Case Western Reserve Üniversitesi Makina Mühendisliği ve Ortopedi Bölümlerinde çalışmaya başlamış.
Hatırlayacağınız gibi MIT Tech Review'ın 35 Innovators Under 35 küresel yarışmasının bu yılki kazananları arasında Türkiye'den Stanford araştırmacısı Duygu Kuzum yer alıyordu. Çalışmaları hakkında detaylar için buraya gidebilir, kendisiyle yaptığımız röportajımızı da burada bulabilirsiniz.