Twitter, nefret söylemi içeriklerini kaldırmaması nedeniyle yasal süreçlerle karşı karşıya

Bazı kurumlar, yasal süreçlere başvurmadan önce Twitter'dan altı antisemitist veya ırkçı tweeti ocak ayında kaldırması talep etti.
Twitter, nefret söylemi içeriklerini kaldırmaması nedeniyle yasal süreçlerle karşı karşıya

Twitter, nefret söylemi içeren ve antisemitist tweetleri kaldırmadığı için Almanya merkezli HateAid ve Avrupa Yahudi Öğrenciler Birliği EUJS tarafından dava edildi. Kurumlar, yasal süreçlere başvurmadan önce Twitter'dan altı antisemitist veya ırkçı tweeti ocak ayında kaldırması talep etti.

Tweetlerden dördü Holokost'u tamamen inkar ederken, bir tanesi "siyahlar gazla öldürülmeli ve Space X ile Mars'a gönderilmeli" ifadesini içeriyor. Tweetlerden altıncısı ise Covid aşılama programlarını Nazi ölüm kamplarındaki toplu imha ile karşılaştırdı. Yasal dokümanlarda yer alan bilgilere göre; Twitter, yapılan şikayetler karşısında tweetlerin üçünün içerik ilkelerini ihlal etmediğine karar verdi. Bununla beraber diğer şikayetlere yanıt vermedi. 

Bu durumun sonucunda HateAid ve EUJS bu yılın ilk aylarında tweetlerin silinmesi için Berlin'deki bir mahkemeye başvurdu. Kurumlar, başvuruda tweetlerin Alman yasalarını ihlal ettiğini savundu. Ayrıca Twitter'ın kullanıcıları için güvenli ve emniyetli bir ortam sağlama konusundaki sözleşme yükümlülüklerini yerine getirmediği öne sürüldü. Twitter yasal işlemle ilgili bildirimi almasının ardından söz konusu tweetlerin bazılarını engellemek için harekete geçti.

EUJS'den Avital Grinberg yaptığı açıklamada diğer çabalarının sonuç vermediğinin belirterek, bu çabalara rağmen Twitter'ın antisemitizm ve Holokost inkarının gittikçe büyüdüğü bir alan haline geldiğini vurguladı. Grinberg, diğer çabalar boşa çıktığı için yasal yollara başvurduklarını dile getirdi.

Yapılan araştırmalara göre, anitsemitizm odaklı çevrim içi içerikler, Covid-19 pandemisinden bu yana büyük bir artış gösterdi. Öyle ki; 1979'dan bu yana antisemitik olayları kayıt altına alan ABD'deki Anti-Defamation League, ABD'deki en yüksek antisemitik olay sayısına ulaşıldığını belirtiyor. Uzmanlar, çevrim içi ırkçı ve antisemitik söylemlerin bu olayların vuku bulmasına zemin hazırladığını düşünüyor. 

Elon Musk, Twitter satın alması öncesinde platformun ifade özgürlüğüne yönelik kısıtlamalarını eleştirmekteydi. Satın alma sonrasında ise ayrıştırıcı ve muhafazakar söylemleriyle tanınan eski Başkan Donald Trump'ın Twitter hesabının yeniden açılmasını destekleyerek ifade özgürlüğüne verdiği değeri bir kez daha göstermiş oldu. Aynı şekilde Elon Musk satın alması sonrası Twitter ilkelerinin ihlal eden pek çok hesap yeniden açıldı. Elon Musk'ın ifade özgürlüğünü destekleyen bu tutumu kimi zaman moderasyonun zayıflamasıyla sonuçlanabiliyor. 

Örneğin "What is a Woman" (Kadın nedir?) belgeselinin Twitter'da ücretsiz yayınlanması, pek çok aktivist tarafından transeksüellere bir saldırı niteliği taşıdığı gerekçesiyle eleştirildi. Geçtiğimiz ay Twitter'ın güvenlik lideri Ella Irwin istifası da Elon Musk'ın desteklemesine rağmen bu belgeselin geçici bir süre platformdan kaldırılmasıyla ilişkilendirildi. 

Moderasyon tarafındaki istihdam eksikliği, Twitter'daki içerik akışını değiştirirken, yasa düzenleyicilerinin şirketi mercek altına almasına neden oluyor. Twitter, dezenformasyonla mücadele etmek için Avrupa Birliği ile yaptığı gönüllü anlaşmadan çekilse de, AB'de yürürlüğe girmesi beklenen internet kurallarına uymaya kararlı olduğunu belirtti.

Öte yandan Strategic Dialogue (ISD) analistlerinin yaptığı araştırmaya göre, Haziran 2022 ile Şubat 2023 arasındaki dokuz ayda 325 bin 739 İngilizce antisemitizm içeren tweet tespit etti. Elon Musk'ın satın alınmasından önceki ve sonraki dönem karşılaştırıldığında haftalık ortalama antisemitizm odaklı tweet sayısı yüzde 106 arttı. Musk'ın devralmasından sonraki dönemde antisemitizm odaklı hesapların açılma oranı üç kattan fazla arttı. 

Teknoloji dünyasındaki gelişmeleri takip edin. Neleri size ulaştırmamızı istersiniz?
Abonelik kaydınız başarıyla oluşturuldu.