İşletmelerin yakından takip etmesi gereken 4 pazarlama trendi

Her yıl, pazarlamanın geleceğinin temellerini atan yeni ve beklenmedik dijital trendlere tanık oluyoruz. 2021 gibi çalkantılı bir yılda bile hayal kırıklığına uğramadık. Geçtiğimiz aylara şöyle bir baktığımızda blockchain, metaverse ve web3 teknolojilerinin sosyal ağları, NFT ve topluluk oluşturmanın büyük markaların pazarlama stratejilerini ele geçirdiğini görüyoruz. 

Yılın başlangıcı, Z kuşağı kullanıcıları arasında lider sosyal medya kanalı olarak diğer tüm platformları ele geçiren TikTok'un sürekli yükselişine tanık oldu. NFT'ler ve kripto para birimleri ivmelerini sürdürerek finansın geleceği hakkında konuşmaları ateşledi. Google, 2023 yılına kadar üçüncü taraf çerezlerini aşamalı olarak kaldıracağını ve reklamverenleri ve dijital pazarlamacıları hedef tüketicilerine ulaşmak için yeni kanallarda gezinmeleri için iki yıldan kısa bir süre bırakacağını duyurdu. Ve son olarak, Facebook, şirketin bir 3D sanal dünya olan Metaverse'ü benimseme hırsına bir selam vererek adını Meta olarak değiştirdi.

Sonuç olarak, dijital dünyada hedef kitlemizle iletişim kurma şeklimizi etkileyecek birçok yeni ve heyecan verici gelişme var. İşletmelerin yakından takip etmesi gereken 4 pazarlama trendine birlikte bakalım.

Yatırım öncelikleri sırasında şirketler hangi teknolojiye ve pazarlama trendine neden öncelik vermeli?

Pazarlama trendlerini değerlendirirken internet hızı, dijital yayın platformlarından içerik tüketimi, oyun oynama oranı, sosyal ağ kullanımı ve sosyal ağ reklam erişimleri dahil olmak üzere Türkiye'nin dijital dünyasına dair dikkat çeken 29 grafiği incelemenizde fayda var. Gelin, işletmelerin yakından takip etmesi gereken 4 pazarlama trendine birlikte bakalım. 

Sosyal Ticaret: Sosyal Medya + Ticaret, Z Kuşağı ile Buluşuyor

Sosyal medyayı kullanarak bir ürün veya hizmet bulmak hiç bu kadar kolay olmamıştı. Pandemi sırasında markalar, müşterilere geleneksel mağazalarının yerini alacak çevrimiçi mağazalar sunmak için Instagram, YouTube ve TikTok'a akın etti.

Accenture araştırmasına göre sosyal alışverişin (veya sosyal ticaretin) 2025 yılına kadar küresel olarak 1,2 trilyon dolara ulaşmasının beklendiğini görmek şaşırtıcı değil. Geleneksel e-ticaretten üç kat daha hızlı bir büyüme bekleyebiliriz.

2022, platformların arka planda çalışarak sosyal medya uygulamalarından ayrılmadan müşteri ödemelerini etkinleştirerek sorunsuz bir müşteri deneyimi yaratmasıyla sosyal alışveriş deneyiminin geliştiğini görmeye hazırlanıyor. Gen Z ve Millennials, 2025 yılına kadar küresel sosyal e-ticaret gelirinin yüzde 62'sini oluşturacakları için en büyük harcama yapanlar olacak. Bu da şirketlerin e-ticarete yapacağı yatırımların risk faktörünü azaltıyor.

Metaverse: Pazarlamacıların Yeni Oyun Alanı 

Birkaç yıldır var olmasına rağmen, Facebook Ekim 2021'de ana şirketinin adını Meta olarak değiştirdikten sonra metaverse pazarlamacıların dikkatini çekti.

Google'ın üçüncü taraf çerezlerini aşamalı olarak kaldırmasına kadar pazarlamacıların daha bir yılı var, bu da 2022'nin veri ve gizlilik açısından şimdiye kadarki en önemli yıl olacağı anlamına geliyor.

Citi’nin Nisan ayında yayınladığı Metaverse and Money raporunda Metaverse evreninin yalnızca VR’larla sınırlı kalmayarak masaüstü bilgisayarlar, cep telefonları ve oyun konsolları gibi birçok mecradan ulaşılabilir kılınacağı açıklanıyor. Bu noktada birçok mecra, birçok yeni gizlilik kuralı ve yeni düzenlemeler demek. 

Bunlar, markaların tüketici gizliliğine öncelik veren veri toplama yöntemlerini entegre etmesi gerektiğinin birer göstergesi. Seçenekler e-posta, haber bültenleri, sosyal medya ve CRM araçlarını içeriyor.

İçerik Segmentasyonu: İçerik Pazarlaması Büyük Yer Kaplıyor

İçerik pazarlamacıların çoğu müşterileri segmentlere ayırmak için kullanacak, bu da benzer demografik özelliklere veya ortak ilgi alanlarına sahip müşterileri hedeflemek anlamına geliyor. Bu bağlamda e-bültenler, haberler, güncellemeler, teklifler ve promosyonlar gibi iletişim biçimlerinin segmentasyonlarına sahip olmak yaygın bir uygulama.

Ancak, standart onay alma (opt-in marketing) veya onayı devre dışı bırakma (opt-out marketing) pazarlama stratejilerinin ötesine geçen markalar, e-posta içeriklerinin, bir kullanıcının belirli içerik türlerini almayı fiilen devre dışı bırakmasına olanak tanıyan daha ayrıntılı ve düşünceli bir şekilde etiketlenmesine bakmalı. 

Sosyal medyanın dönüşümü: Daha Fazla Gizlilik, Kalite ve Algoritma Düzenlemeleri

Platformlar, yayınlarda gizlilik ve içerik kalitesine odaklanacak. Son zamanlardaki kamuoyu eleştirilerine rağmen, Facebook'un gelirlerinin yanı sıra üyeleri de artırması muhtemel.

Gizlilik ve içerik kalitesini göz önünde bulundurarak, tüm büyük sosyal medya platformları muhtemelen 2022'nin sonuna kadar gizlilik politikalarını güncellemiş ve algoritmalarında ince ayar yapmış olacak. Güçlü, ilgi çekici içeriğe olan talep nedeniyle, kanaat önderlerinden (influencer) oluşan yeni bir kabile hızla büyüyecek. 

Bu bağlamda Meta şirketleri bu gizlilik ilkelerini güçlendirebilmek adına adımlar atmaya devam ediyor. Örneğin, Meta geçtiğimiz haftalarda Gözetim Kurulu’nun sunduğu özel şahısların “kamuya açık” ikametgah bilgilerinin artık paylaşıma açık olmaması önergesini kabul etti. 

Kısa formattaki video içeriğinin artan popülaritesi sayesinde, Instagram ve TikTok'un 2022'de reklam harcamalarında bir artışa tanık olması muhtemel. Instagram, yüzde 50'lik reklam geliri payının ötesine geçmeye devam edecek. Müşteri hizmetleri ve ilişki yönetimi gibi yeterince kullanılmayan sosyal medya pazarlama bileşenleri yakında bu platformlarda başarılı olacak.

Her konuda olduğu gibi, yeni trendleri dijitalleşme ile bütünleştirmeyi kabul etmeyen hiçbir şirket ayakta kalamayacaktır.