Çocukluğundan beri büyük bir keyifle zamanını çeşitli icat ve fikirler geliştirmeye adadığını söyleyen Usersdot Kurucu Ortağı ve CEO'su Şevin Ballıktaş daha çok küçükken, karanlık korktuğu için zorunlu olarak mobil aydınlatma cihazı tasarladığını anlatıyor. Ballıktaş, bu ilgisi doğrultusunda Orta Doğu Teknik Üniversitesi Endüstri Ürünleri Tasarımı Bölümü’ne girdiğini söylüyor. 2011'de mezun olan girişimci, daha sonra NLP, koçluk, iletişim eğitimleri aldığını kaydediyor.
Ne okulda ne de kurumsal hayatta cinsiyet üzerinden herhangi bir ayrımcılığa maruz bırakılmadığını belirtiyor. Bu konuda şanslı olduğunu söyleyen Ballıktaş, "Rahatlıkla söyleyebilirim ki ODTÜ’nün de ODTÜ’lünün de ruhunda ayrımcılık yoktur. Bilakis herkesin olduğu gibi kabul edildiği bir kampüs ortamı ve kültürden söz edebiliriz. Daha henüz üniversite son sınıftayken P&G’nin kadın liderler yetiştirmek üzere açtığı “Kadınlar Satışta” programı ile iş hayatına adım attım. Sonrasında kadına pozitif ayrımcılık yapılan Philips, NN, Colgate gibi şirketlerde çalışma fırsatım oldu. Sayılarla kendini belli eden, yıllardır süregelmiş eşitsizliği toparlamak için günümüzde birçok şirket artık kadına yönelik pozitif ayrımcılık yapıyor. Tam da bu nedenle, bir kadın işe alım ya da terfi sürecinde aynı yetkinlikte bir erkekle son aşamaya kaldıysa, tercih edilme olasılığı daha yüksek" diye konuşuyor. Girişimci, bu şirketler içinde e-ticaret, ticari pazarlama, inovasyon ve dijital pazarlama alanlarında çalıştığını anlatıyor.
"Kadınlar tüm zorlukları aşabilir"
Kendisini hiçbir zaman iş hayatında bir kadın olarak konumlandırmadığını ve içinde bulunduğu durumları hep iş insanı olarak cinsiyetten bağımsız değerlendirdiğini anlatıyor ve ekliyor: "Sanırım benimle çalışanlar da aynı şekilde düşündüler." Daha sonra 2020 yılının Haziran ayında Şevin Ballıktaş, ortağı Kamil Emre Erciyas ile Usersdot'u kurdu. Şirket, çok kanallı platformlar için gerçek zamanlı, aksiyona dönük data (veri) sağlayıcı hizmet sunuyor. Yatırımcılar gözünde kadın girişimcilere karşı önyargı olup olmadığı sorusunu tek bir cümleyle cevaplıyor: "Neden olsun ki?"
Bunun sebebini ise şöyle anlatıyor: "Usersdot’ın kuruluşuna paralel dönemde en yakın arkadaşlarımdan biri anne oldu. Onu gözlemledikçe girişimcilikteki ilk günlerimin arkadaşımın yaşadığı lohusalık sürecine oldukça benzediğini fark ettim. Uykusuz gecelere rağmen kelimelerin yetersiz kaldığı mutluluk, tatmin, heyecan ve içinizde hissettiğiniz bitmeyen bir güç. Bence kadınlar biyolojik olarak tüm zorlukları aşabilecek nitelikte... Bu sebeple yatırımcıların da kadınlara aynı pozitif ayrımcılıkla yaklaşabileceğini ve bundan asla pişman olmayacaklarını düşünüyorum."
Teknoloji sektöründe elbette daha çok kadının olması gerektiğini düşünüyor ve sözlerine şöyle devam ediyor: "Tabii ki bunu “olmalı” deyip bırakamayız. Bu konudaki gelişim için hepimizin aksiyon almasında yarar var. Örneğin ben iki üniversiteli genç kadın arkadaşımıza sektöre hazırlanmaları konusunda destek veriyorum. Usersdot ekibini de hızla büyüttüğümüz bir süreçteyiz ve önceliğimiz sektöre hemcinslerimi de kazandırmak. İnanıyorum ki etki alanlarımız çerçevesinde hepimizin yapabileceği çok şey var."
Kadınlar Anlatıyor yazı dizisinin diğer yazılarına şuradan ulaşabilirsiniz.
İlk Yorumu yazmak ister misiniz?
Yorum Yazmak için Giriş Yap