Geçtiğimiz günlerde gerçekleşen bir toplantıda, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Türkiye'nin 2023 Sanayi ve Teknoloji Stratejisi'ni açıkladı. PDF sunumu formatında da paylaşılan stratejide dikkat çekici noktalar olduğunu belirtelim.
Araştırmacı sayısı 112 binden 200 bine çıkacak
Ar-Ge hedefleri de imalat sanayi hedefleri ile benzerlik gösteriyor. Gayri Safi Yurt İçi Hasıla içindeki Ar-Ge Oranı 2017'de %1 iken, 2023'te bunun %1,8 olması bekleniyor. Aynı şekilde 2017'de112 bin olan araştırmacı sayısının 2023'te 200 bine çıkması bekleniyor. Küresel Ar-Ge liderliğinde, yani ilk 2500 şirket arasında 2018'de 4 firma bulunurken, bu sayının 2023'te 23'e yükseleceği düşünülüyor.
140 bin olan yazılımcı sayısında hedef: 500 bin
Teknoloji dönüşüm hedeflerine göz attığımızda ilgi çekici sonuçlarla karşılaşıyoruz. Yazılımcı sayısı 2018'de 140 bin iken 2023'te 500 binden fazla yazılımcının olacağı açıklanıyor. Teknoloji tabanlı yatırımların büyüklüğü 2018'de 60 milyon dolar iken 2023'te ciddi bir artışla 5 milyar dolara yükseltilmesi de hedefler arasında. Küresel ölçekte markalarda ise 2023'te 23 akıllı ürünün yer alacağı düşünülüyor.
Yerli unicorn, "turcorn" sayısında istenen sayı 10
Globaldeki "unicorn şirket" tanımını yerelleştirerek "turcorn"a çeviren Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, 2023'te değerlemesi 1 milyar doları aşan yerli girişim sayısının 10 olacağını belirtiliyor. 2023 sanayi ve teknoloji stratejisi bileşenlerini yüksek teknoloji ve inovasyon, dijital dönüşüm ve sanayi hamlesi, girişimcilik, beşeri sermaye ve altyapı oluşturuyor. 300'den fazla ürün grubunun da Türkiye'de üretilmesi hedefinin olduğunu belirtelim. Bu ürün grupları makine, deniz taşıtları, motorlu kara taşıtları, yarı iletkenler, elektrik elektronik, havacılık ve uzay, kimya ve ilaç ile birlikte raylı sistemler olarak karşımıza çıkıyor.
TÜBİTAK, KOSGEB ve Ar-Ge destekleriyle yatırım teşvikleri
Teknoloji odaklı sanayi hamlesi, Ar-Ge destekleri, Ür-Ge destekleri, yatırım destekleri, pazarlama destekleri ve ihracat desteklerinden oluşuyor. Buna göre sanayimizde ithal ara malı oranı azaltılacak ve küresel rekabette elimiz güçlenecek, Ar-Ge yatırım ürünleri tek pencereden yönetilecek. TÜBİTAK, KOSGEB ve Ar-Ge destekleriyle Yatırım Teşvikleri uçtan uca tanımlanacak. Ürün fikir aşamasından pazara kadar desteklenecek.
İhracatta orta-yüksek ve yüksek teknolojili ürünlerin payı %39'dan %50'ye çıkacak
İhracatta orta-yüksek ve yüksek teknolojili ürünlerin payı %39'dan %50'ye çıkarılacak. Program kapsamında desteklenen yatırımlar, stratejik yatırım teşviki alacak. 50 milyon TL'nin üzerindeki yatırımlar proje bazlı teşviklerden yararlanabilecek. Kalkınma Ajansları, yatırımların tanıtımında ve üretici-alıcı eşleştirmelerinde aktif rol oynayacak. Bakanlık destek kararı verilen tüm projeleri takvime bağlayacak, tüm Ar-Ge ve yatırım süreçlerini yakından izleyecek. Kamunun alıcı olduğu projelerde alım garantisi mekanizması da çalışacak.
Stratejiye göre teknolojik yol haritasında, yapay zeka, 5G, siber güvenlik, büyük veri ve veri analitiği, IoT, blockchain, robotik ve otonomi ve nanoteknoloji gibi başlıklar öne çıkıyor. Otonom ve elektronik araçların geliştirilmesinin artacağı ve bunun global pazarda yayılmasının sağlanacağı belirtiliyor.
Sanayinin dijital dönüşümünde ise kamu, özel sektör ve STK'ların iş birliği içinde olacağı vurgulanıyor. Katma değer ve yeni teşvik sistemi ise şu şekilde ilerleyecek; tek pencereden yönlendirilen, çıktıyı hedefleyen, proje bazlı değerlendiren, sektör önceliği olan, yalın ve yenilikçi, terzi usulü destek sunan ve Ar-Ge'yi ön planda tutan girişimler Katma Değer'den faydalanabilecek. Yeni teşvik sistemi ise öngörülebilirlik, yalınlık ve etkinliği esas alacak.
Banka dışı sermaye ve finansman enstrümanlarının geliştirilmesi konusunda, kitle fonlaması, girişim ve risk sermayesi, hisseye dönüşebilir tahvil ihracı, emeklilik fonlarının yatırımlara yönlendirilmesi ve halka arzların özendirilmesi belirleyici unsurlar olacak. Bankacılık sisteminden sanayi ve teknolojiye özel pencerede ise bankaların kredi maliyetlerinin azaltılması, KGF’nin gözden geçirilmesi, katılım bankacılığı enstrümanlarının geliştirilmesi ön planda olacak.
“Hoşgeldin Paketi” ve “Girişimci Vizesi” destekleri
Girişimcilik ekosisteminin etkin bir yapıya kavuşturulmasında, Türkiye girişim ekosistemi platformu ve internet sitesi, kurumsallaşma, markalaşma, uluslararası pazar erişim desteği, açık inovasyon yaklaşımının yaygınlaştırılması, kurumsal şirket yöneticilerinin melek yatırımcılığa ilgisi, akademisyen-yönetici işbirliğiyle teknolojinin ticarileşmesi, kolay girişim kurabilme, başarısız olduğunda kolay kapama, “Hoşgeldin Paketi” ve “Girişimci Vizesi” gibi destekler olacak. Teknoloji tedarikçisi ve girişimcilerini güçlendiren politika ve uygulamalar ise tedarikçi ile alıcıyı birleştiren “çift taraflı destek” programı, sanayi işbirliği programı, kamu alım garantisi, Sanayileşme İcra Kurulu, tedarikçi envanteri ile kamu ve sanayi ihtiyacının giderilmesi olarak karşımıza çıkıyor.
Sürdürülebilir ilerleme için beşeri sermayenin gelişimi, veri analitiği ve veri okur-yazarlığı eğitimleri, dijital rozet uygulaması, teknolojik eğitim müfredatı ve altyapı ihtiyacı, meslek okullarındaki öğrencilere özendirici modeller ile kendi branşında çalışana teşvik ve vergi indirim ile gerçekleştirilecek.
Blockchain altyapısında test ortamı ve katılımcı kümesi
Altyapı konusundaki gelişmelerde ise ana başlıklar, veri iletişimi ve açık veri reformu, bulut bilişim ve veri merkezi siber güvenlik standartları, ulusal blockchain altyapısı ile lojistik ve enerji olarak açıklanıyor. Buna göre güvenilir veri iletişim altyapısı desteği, ürün geliştiren yerli teknoloji tedarikçilerine teşvik, veri haberleşmesi konusunda uluslararası standart geliştirilmesi, açık veri reformu, Yapay Zekâ Enstitüsü ve dijital dönüşüm ofisi ile birlikte kamu veri havuzu mevcut bulunacak. Ayrıca OSB ve TGB’lerdeki yerli teknoloji tedarikçilerine sertifikasyon desteği, siber saldırılara karşı hassas olan sektörlere mevzuat ve ek finansman desteği sağlanacak.
Kamu uygulamalarında blockchain ve açık kaynak platformu uygulanabilirliği artırılırken, blockchain altyapısında test ortamı ve katılımcı kümesi belirlenecek.
158,8 milyar dolar olan ihracatın 210 milyar dolara çıkması bekleniyor
Bakanlık tarafından "Milli Teknoloji Hamlesi" olarak adlandırılan strateji ile küresel rekabet gücü, ekonomik ve teknoloji bağımsızlık, katma değerli üretim ve kritik teknolojilerde atılım bekleniyor. Bunların toplumsal refah artışını sağlayacağı ve sürdürülebilir ekonomik kalkınmanın önünü açacağı düşünülüyor. İmalat sanayi hedeflerine baktığımızda da Gayri Safi Yurt İçi Hasıla içindeki oranı 2008 ve 2018 yılları arasında %16,5 iken, 2023'te bunun %21 civarına yükselmesi bekleniyor. Ayrıca 2018'de 158,8 milyar dolar olan ihracatın 2023'te 210 milyar dolara çıkacağı da öngörüler arasında. İhracatta Orta Yüksek ve Yüksek Teknoloji Ürün Payı, 2018'de %36,4 - %3,2 arasında iken 2023 hedefinin %44,2 - %5,8 arasında olduğu görülüyor.
PDF'i buradan inceleyebilirsiniz.
İlk Yorumu yazmak ister misiniz?
Yorum Yazmak için Giriş Yap