Gerek Facebook Hikayeler'in yakın zamanda 150 milyon günlük kullanıcıya ulaşması, gerek WhatsApp'taki 450 milyon ve Instagram'daki 300 milyon kişinin Hikayeler özelliğini kullanması bize Haber Kaynağı formatının giderek güncelliğini yitirdiğini gösteriyor. Snapchat'i kopyalayarak Hikayeler formatını birçok platformunda yayınlayan Facebook, bu özelliğe ciddi yatırımlar da yapıyor.
Yakın zamanda Hikayeler'de üçüncü parti uygulamalardan paylaşım yapılmasını sağlayan şirket, kullanıcıların GoPro, SoundCloud ve Spotify içeriklerini doğrudan Hikayeler'de paylaşmasını teşvik ediyor. Böylece hali hazırda popüler olan bu özellik, kullanım oranını arttırarak sosyal ağların gözdesi olmaya devam ediyor.
İşin ilginç tarafı ise pazarlama ekiplerinin Hikayeler reklamcılığına yavaş yavaş dahil olması. Aslına bakarsanız Hikayeler formatının çok yönlülüğü markaların farklı türlerde kampanyalar yürütmesine olanak sağlıyor. Üstelik bu kampanya türleri arasında marka bilinirliği, tıklama trafiği, uygulama indirme ve müşteri adayları bulma da dahil. Yine de Hikayeler reklamlarının pazarlama ekipleri tarafından benimsenme oranı oldukça düşük.
Markalar, reklam bütçesinin düşük bir kısmıyla Instagram Hikayeler'e yatırım yapıyor olabilir. Yine de bu yatırımın markalara kazandıracağı getirlere yakından bakmakta fayda var.
Durağan reklamlardan uzaklaşma
Hikayeler için pazarlama ekiplerinin tercih edebileceği en iyi içerik türü kısa video olacaktır. Zira yapılan araştırmalara göre siteye ziyaretçi çekmeyi hedefleyen reklam modellerinde video, durağan görsellere oranla 9 kat daha fazla ziyaretçi çekiyor. Bunu Hikayeler'deki etkileşim oranı ile bir araya getirdiğinizde markaların daha büyük bir başarı yakalaması söz konusu olabilir.
Buradaki en önemli noktalardan birinin Hikayeler'de yayınlanacak olan videonun yaklaşımı olduğunu söyleyebiliriz. Dolayısıyla bu noktada hazırlanan her bir içeriğin videoya dönüşme ve reklamların interaktif olabilme potansiyeli mutlaka göz önünde bulundurulmalı. Hikaye reklamlarında kullanılacak olan videonun 15 saniyeden daha kısa olması ve en temel öğelerden oluşması ise oldukça mühim.
Reklamlarda yayınlanacak olan video, ürünü kullanan birinin iki saniyelik boomerangı, ürün çekimlerinden küçük bir sahne arkası görüntüsü veya ürünü test eden kanaat önderlerinin slayt gösterisi formatında yaptığı küçük bir ürün sunumu olabilir. Bu basit formatlar çerçevesinde bir çok şeyi değerlendirebilirsiniz. Üstelik Hikayelerdeki içeriklerin neredeyse tamamı TV içeriklerinin üretim kalitesinden uzak olduğu için marka reklamlarının da yüksek kalitede olmasına gerek yok.
Bunun yanı sıra yukarıda da bahsettiğimiz gibi Facebook, yakın zamanda markaların GoPro ve diğer üçüncü parti uygulamalara bağlanabileceğini duyurdu. Bu durum, aslında markaların video tarafında daha yenilikçi bir şekilde hareket edebilmesini sağlıyor. Dolayısıyla markalar, kendi doğal içeriklerini ya da kullanıcılar tarafından oluşturulan marka içeriklerini kolayca “video"ya dönüştürebilir.
Müşteri içeriklerinin önemi
Müşteri içerikleri konusunda markalar hedef kitlelerinin sıkça görüntülediği, kullanıcılar tarafından oluşturulan marka içeriklerini örnek alabilir. Bu noktada bir kaç reklam hazırlayarak a/b testi yapmak, markayı izleyeceği yol konusunda aydınlatabilir. Kullanıcılar tarafından oluşturulan marka içerikleri aslında Z ve Y kuşağının oldukça sıcak karşılanıyor. Marka elçisi olmaktan memnuniyet duyan bu iki kuşak, içerik oluşturma ve etkileşim konusunda kilit rol oynayabilir.
Eğer hazırlayacağınız Hikaye Reklamlarına "organik" bir görünüm kazandırmak istiyorsanız, Instagram'ın tasarım araçlarını kullanmanızda da fayda var. Metin şablonları, çıkartmalar ve GIFler, reklamların etkileşiminin artmasına katkıda bulunacaktır. Instagram'da etkileşimi yakalamanın bir diğer yolu ise artırılmış gerçeklik filtreleri olabilir. Bu filtreleri tüketicilerin kullanımına benzer bir şekilde kullanmak markanızın öne çıkmasını sağlayabilir.
Haber Kaynağı formatından geçiciliğe
Haber kaynağı formatındaki içerik paylaşımları hala önemini koruyor. Ancak markaların bu formatın ötesine geçerek yeni platform ve formatları deneyebilmesi, rakipleri arasından sıyrılmasını sağlıyor.
Kullanıcılar, özellikle de içerik tüketimi alanında kullanım kolaylığını önceliklendiriyor. Hikayeler türü kullanıcılara geçicilik ve güncellik hissini yaşatırken tümünü oynatma seçeneğiyle de aynı anda bir çok hikayeyi görüntüleyebilme imkanı sunuyor. Haber Kaynağı formatında ise kullanıcılar yeni içeriklere ulaşabilmek için ekranı kaydırmak mecburiyetinde. Markaların bu noktada tüketicilere Hikayeler üzerinden kolayca ulaşabildiğini söylemek mümkün.
Kullanıcıların şimdiye kadar süregelen dijital ekosistemden ve retargeting ile kendilerini takip eden reklamlardan bunaldığını düşünürsek, reklamlar için yeni platform arayışında olan markaların Hikayeler'deki etkileşimden yararlanmasında fayda var.
İlk Yorumu yazmak ister misiniz?
Yorum Yazmak için Giriş Yap