Şimdiye kadar etkileşim ve erişim anlamında bir çok sosyal ağı geride bırakan Instagram'ın, web versiyonu üzerinde yaptığı bir çok geliştirmeye şahit olduk. 2015 yılında web sürümüne arama özelliği getiren Instagram, geçtiğimiz aylarda hikayelerin web üzerinden görüntülenmesini sağladı.
Şirket masa üstü ve webden vazgeçemeyen geleneksel kullanıcıları da ağına eklemeye çalışırken, kullanıcılar Instagram'ın web versiyonunu mobil ile karşılaştırmaya başladı. Instagram mobil ve web versiyonu arasındaki farklara şöyle bir bakalım.
Örneğin, Instagram'ın web versiyonunda her şeyi kuş bakışı görebilen kullanıcılar, mobilde daha az şey görüntüleyebildiğini düşünebilir. Böyle bakıldığında mobil sürümdeki gibi hızlıca kaydırma söz konusu olmayan web sürümünde, kullanıcılar paylaşımlarını beğenmediği hesapları takip etmeyi daha çabuk bırakabilir. Web sürümü takip etme ve görüntüleme konusunda sadeliği yakalamış olsa da anlık kullanım özelliğine sahip olmaması ciddi bir dezavantaj.
İşe mobil kullanıcıların açısından bakarsak, web sürümünde her şeyi tam ekran görmek de mobil kullanıcılar için çok çekici değil. Instagram'ı başkalarının hayatına şöyle bir bakmak için kullanma fikri mobil kullanıcılara daha çekici geliyor olabilir. Üstelik web sürümünde var olmayan yakınlaştırma özelliği de bu göz atma sürecini hızlandırıyor.
Web versiyonunun avantajlarından biri ise genellikle masaüstü cihazlardan kullanıldığı için toplu taşıma ve davetler gibi herkese açık ortamlarda ulaşamayacaksınız ve ekranınızı meraklı gözlerden kolayca koruyabileceksiniz. Üstelik cep telefonu gibi kişisel bir cihazdan birilerinin yaşam tarzını takip etmek, onlara imrenmenizi kolaylaştırabilir. Oysa o paylaşımlara masa üstünde baktığınızda onların sadece "internetteki görseller" olduğu algısına daha çabuk varabilirsiniz.
Tabii bir de işin "stalk" kısmı var. Mobilde birini stalklarken "beğen"mek çok daha kolay. Yine de mobil Instagram kullanıcılarını bu kadar küçük bir risk ile masa üstüne geçirmeye ikna etmeniz o kadar kolay değil. Ne de olsa işin ucunda her yerde Instagram'a bakabilmek var. İtiraf edin, tuvalette bile...
Ama bu her yerden bakabilmek konusunu web'e taşıyarak farklı bir noktaya varmak da mümkün. Her yerden durmaksızın Instagram içeriği tüketme işini, kafa dağıtmak için sadece Instagram'a ayrılmış bir vakitte keyifle içeriklere bakmak gibi bir ritüele dönüştürmek söz konusu olabilir. Bir zamanların Tumblr'ı ya da hafta sonlarının Pinterest'i gibi...
Üstelik Instagram kullanımını bağımlılığa ve reflekse dönüştürmüş bünyeler için web versiyonu bu anlamda bir rehabilitasyon görevi görebilir. Uygulamayı telefondan kaldıran kullanıcılar webe giderek Instagram içeriklerine göz atabilir. Ancak yine de bu tüketim şekli kullanıcıların mesajlaşmayı özlemesine yol açabilir. Bu noktada web sürümünün bir başka dezavantajı karşımıza çıkıyor. Zira web sürümü beğenilen içeriklerin arkadaşlarla paylaşılmasında mobil sürümden çok daha elverişsiz.
Mobilde arkadaşlarınızı içeriklere etiketleyebiliyor ya da içeriği doğrudan arkadaşlarınıza mesaj olarak atabiliyorsunuz. Oysa web sürümünde gördüğünüz bir içeriği paylaşmak için başka mesajlaşma uygulamalarını kullanmak zorundasınız. Etkileşim anlamında oldukça kısıtlı bir alan tanıyan web sürümü, içerik paylaşmanıza olanak tanımadığı için sadece gözlemci olabiliyorsunuz. Yine de Instagram'ı bir ritüele dönüştürmek ya da içerikleri kuş bakışı görmek isteyen kullanıcılar için web sürümü paha biçilemez.
Sonuca gelecek olursak; özellikler bakımından web sürümünün mobilden daha üstün olduğunu söylemek haksızlık olur. Ancak web sürümünün, kullanıcıya mobil uygulamadan çok daha farklı bir deneyim sunduğu oldukça açık.
İlk Yorumu yazmak ister misiniz?
Yorum Yazmak için Giriş Yap