Özellikle ABD’de üniversite-özel sektör ilişkisinin sıkı olması bilim insanlarının akademiden girişimciliğe geçişini kolaylaştırıyor. Türkiye’de ise bu şekilde filizlenen girişimlerin sayısı yavaş yavaş artıyor. Biyoteknoloji/nanoteknoloji dikeyindeki Nanomik de bu alanda adını anacağımız girişimlerden biri.
Mikroorganizmalarla doğal savaş
Nanomik, genel olarak mikroorganizmalara yönelik engelleyici ürünler geliştiren bir girişim. Ürünlerinde, klasik yöntem olan mikroorganizmaları yok etmek yerine patojeniteyi engellemek için çalışıyor. Bunu da bakteriyel sinyal moleküllerinin yakalanması, biyofilm oluşumunu engelleme, biyolojik mücadeleyle mikrobiyal hasarların indirgenmesi gibi farklı yaklaşımlarla yapıyor. Nanomik’in geliştirdiği ve kendi adını taşıyan doğal gıda koruyucusu ise yerel ve küresel pazarda ayrıcalıklı bir yer edinmeyi hedefliyor.
Hedef israfı azaltmak ve kârlılığı arttırmak
Halen doktora eğitimine devam eden Buse Berber Örçen’in kuruculuğunda büyüyen şirket şu anda 13 kişiden oluşuyor. Bakteriyoloji, mikoloji ve kimya laboratuvarlarıyla mikroorganizmalara karşı savunma ürünleri geliştiren Nanomik, doğal gıda koruyucusuyla özellikle ihracat söz konusu olduğunda ortaya çıkan kayıpları önlemeyi hedefliyor. Buse Berber, meyve, sebze ve kuruyemişlerin tüketiciye ulaşmadan önce yüzde 25’i çöpe gittiğini paylaşıyor ve Nanomik doğal gıda koruyucusunun önemini şu sözlerle açıklıyor;
Hiçbir teknoloji gıdalarda küflenme probleminin önüne geçemiyor. Küf ve küf kaynaklı problemlerin önüne geçmek için kullanılan sentetik koruyucular ise hem doğaya hem de insan sağlığına ciddi zararlar veriyor. Her sene Türkiye’de üretilen taze meyve ve sebzenin %25’i küflenme veya ticari limitler sebebiyle israf oluyor. Diğer yandan koruyucu malzeme kullanan gıda firmalar kilo başına 1 liralık (1 tonda 1000 TL) antimikrobiyal paketleme masrafıyla karşılaşıyor ki bu firmalar için oldukça yüksek bir rakam.
Kimyasal koruyucular ise ülkelerin koyduğu ticari limitler sebebiyle ihracatta problemlere sebep olabiliyor. Tamamen doğal koruyucumuz Nanomik ile hem israfları engellemeyi hem de ticari kârlılığı arttırmayı hedefliyoruz.
Buse Berber’in paylaştığı bilgilere göre Nanomik, üretim aşamasında kullanılabildiği gibi marketlerde ve hatta evlerde de kullanılabilecek bir doğal koruyucu. Yani hem makro hem de mikro düzeyde israfı engelleyebilecek bir üründen bahsediyoruz.
Berber, Nanomik’in FAO (Dünya Gıda ve Tarım Örgütü) tarafından verilen “Gıdayı Koru” (Save Food) ünvanını almaya hak kazandığını da söylüyor ki Nanomik’in şu anda bunu gerçekleştirebilen ilk ve tek Türk girişiminin Nanomik olduğunu da ekliyor.
Nanomik, bu sene 23 Kasım’da İTÜ Çekirdek Erken Aşama Kuluçka Merkezi’nin düzenlediği Big Bang Startup Challenge yarışmasında yer alan girişimlerden biri. Toplam 5 milyon TL’ye varan desteklerden pay almak için boy gösterecek. Dünyaca kabul görecek bilimsel çalışmaların sermaye desteği istediği malum ve Nanomik’in Big Bang Startup Challenge’da katalizör olacak bir destek alıp almayacağını merakla bekliyorum.