Tesla'nın kurucusu Elon Musk, güçlü liderlik özelliklerinin yanı sıra yaratıcısı olduğu markaların da oldukça güçlü bir yüzü olarak biliniyor.
Amerikan köşe yazarı Ashlee Vance'ın kaleme aldığı ve 2015'te piyasaya sürülen kitabı 'Elon Musk: Tesla, SpaceX, and the Quest for a Fantastic Future'ın sayfa aralarında Musk'ın bu özelliklerinin yanı sıra, çalışanlara ders notu niteliğinde oldukça ilginç anekdotlar bulunuyor.
Kitapta yer alan hikayelerden biri de Musk'un uzun dönem birlikte çalıştığı asistanı Mary Beth Brown ile ilgili. Kitapta Musk'ın 12 yıllık yönetici asistanlığı pozisyonunu üstlenen Brown'ın terfi almak istediği yer alıyor. Buna göre Musk, asistanının kendi başarısına ne kadar katkısı olduğunu anlamak ve sorumluluklarını üstlenmek için Brown'u 2 haftalık bir izne gönderiyor. Ancak bu süre zarfında Musk, bir asistana ihtiyacı olmadığını farkediyor.
İzinden dönen Brown'a artık 'ona ihtiyacı olmadığını' söyleyen Musk, bunun üzerine asistanına şirkette başka bir pozisyon öneriyor. Ancak Brown bunu geri çeviriyor ve hatırı sayılır miktardaki tazminatını alarak, çok daha küçük bir şirkete geçiyor.
Bu hikaye bize şirketlerde kimsenin vazgeçilmez olmadığını bir kez daha hatırlatıyor. Ancak Business Insider'ın görüş aldığı Lynn Taylor birkaç strateji ile kişilerin çalıştıkları şirketlere nasıl değer katabileceklerinin altını çiziyor.
Proaktif davranın
İlk olarak Taylor, her gün işe başlanmadan önce sorumluluklarınızı gözden geçirmenizi öneriyor. 15 dakika gibi kısa bir süre alan bu süreç için tam olarak ne üzerinde çalıştığınıza dair size fikir verebileceğinizi belirtiyor.
Öte yandan meşgul olduğunuz işte yöneticinizi memnun edip etmediğini sorgulamalarını tavsiye ediyor. Her şeyden öte 'yöneticinizin size ihtiyacı olmasını sağlayın' diyor Taylor. Yöneticinizi neyin daha fazla başarılı yapacağını ve sizin konuya nasıl dahil olabileceğinizi dikkate almanızı belirtiyor.
Taylor, şirkete olan katkınızın ne derece olduğunu anlamak için performans değerlendirmelerini beklememenizi belirtiyor. Kişilerin proaktif davranarak yöneticilerinin üzerinde çalıştıkları projelerde kendi katkılarını sağlayabileceklerinin altını çiziyor.
Mesela XYZ üzerinde çalışan yöneticinize, X üzerinde deneyimli olduğunuzu bu konuda projeye destek olabileceğinizi ve eğer isterse kendi deneyimlerini projenin bir kısmına entegre edebileceğinizi not ediyor. Taylor'un bir notu daha var. Hiç kimse vaz geçilmez değildir ancak mühim olan şirkette yerinizin ne kadar zor doldurulacak olmasıdır.
Güncelleme:
Konu ile ilgili açıklama Musk'tan gecikmeden geldi. Musk'ın Twitter hesabından paylaştığı içerikte konuyu kaleme alan yazar Ashlee Vance'ın bu hikaye için ne kendisi ne de asistanı ile görüştüğünü ve tamamen hikayenin gerçek dışı olduğunu belirtti.
Tweet'ine 'Mary Beth, 10 yıldan fazla süre boyunca mükemmel bir asistandı ancak şirket büyümesindeki kompleks yapı nediyle, bu rol için artık bazı uzmanlara ve alanında kıdemli birine ihtiyaç duyulmaktaydı'. dedi. Musk, kitapta yer alan biyografisindeki bilgilerinin çoğunun gerçek olduğunu ancak talebine rağmen kitap için 'hata ve bilgi gerçekliği kontrolü' yapılmadığını belirtti.
Musk'ın annesi Maye de kitap ile ilgili olarak, kitapta bazı gerçekler saptırılmış durumda ancak bütüne bakıldığındı oldukça ilginç bir biyografi olduğunu belirtti.