Türkiye'nin en etkili mobil konferansı Webrazzi Mobil'17, teknoloji ekosisteminin hem yakından tanıdığı hem de teknoloji yatırımcı kimliğini pek de bilmediği Mustafa Sandal'ı ağırladı. Arda Kutsal'ın teknoloji sektörüne yaklaşımı ve yatırımları hakkındaki sorularını yanıtlayan Sandal, girişimlerle ilgili kendine özgü bir dokunuş geliştirmeyi başaran az sayıda yatırımcı hatta şöhretten biri. Mustafa Sandal'ın sahnede anlattığı yaklaşımına biz Mustafa Sandal dokunuşu demeyi tercih ettik.
"İyi bir iş fikrine, güzel bir melodiyle karşılaşmışım gibi yaklaşıyorum"
Türkiye'de şöhretlerin internet ve teknoloji ekosistemine çok aşina olmadığını biliyoruz. Hollywood'dan birçok örneğin yaklaşımı ise tipik bir yatırımcıdan farklı değil. Ancak, Mustafa Sandal'ı sadece bir yatırımcı olarak ya da en iyi ihtimalle teknoloji girişimlerine hobi için yatırım yapıp, karşılığında büyük çarpanlı geri dönüşler almayı bekleyen bir şöhret olarak görmemek gerekiyor. Buna öncelikle kendisi karşı çıkıyor zira Sandal bir işe inandığında varlığını ortaya koyuyor. "Girdiğim işle ilgili insanlarla tanışma, tecrübelerini paylaşma ve bunları anlamlandırma reflekslerine sahibim" diyen Mustafa Sandal, tam bir adanmışlıkla çalışıyor. İşin eksik yanlarını tanımlayıp, kendisinin katkı sağlayabileceği yönleri analiz eden Sandal, reklam ve pazarlama kurgusundan marka iş birliklerine, bir girişimin yüzünü baştan sona tasarlıyor. Yıllardır milyonlarca kişinin diline dolanan melodi ve sözleri yazan Sandal'ın işi "yaratıcılık", bu yüzden işin ona ilham vermesi gerekiyor. "İyi bir işe güzel bir melodiyle karşılaşmışım gibi yaklaşıyorum; doğru aranjmanı oluşturma dürtüsüyle çalışıyorum" diyor Mustafa Sandal.
Mustafa Sandal dokunuşu
Mustafa Sandal dokunuşu, bir yatırımcının yapabileceğinin ötesinde, tek başına bir hızlandırıcı etkisi yapıyor girişimlere. Jestiniyap uygulamasıyla startup dünyasına adım atan Sandal'ın uygulamayla özdeşleşmesi ve daha önce denenen bu fikri onlarca kat daha hızlı kitlelerle buluşturması, hızlandırıcı etkisinin bir ispatı niteliğinde. Sandal'ın bir diğer yatırımı, yakın zamanda yeniden lansmanı yapılacak olan Ringpara. Birkaç senedir piyasada olmasına rağmen, asıl geri dönüşünü Mustafa Sandal ile yeniden kurgulayan Ringpara'yı "Son kullanıcıyla reklam vereni buluşturan, mobil cihazı bir reklam mecrasına dönüştüren ve bu mecrayı kiralayan bir mobil uygulama" şeklinde tanımlıyor Sandal. Bu tanım teknoloji okurlarımız için çok şey ifade etse de "genel izleyici" cümlenin ilk yarısında yolunu kaybedebiliyor. Onlara "çok çekici ve yalın" cümlelerle ulaşmaksa Sandal'ın işi: "Kendi kendini ödeyen telefon" diyor Sandal. Vestel'in yüzde 25'ine ortak olduğu Ringpara, Mayıs'ta geliyor.
Mustafa Sandal şu günlerde gençlere yönelik harçlık yönetim platformu Manibux üzerinde çalışıyor. Kendi oğlu Yaman ile birlikte uygulamayı denediğini söyleyen Sandal, Manibux için de bir aranjman kurguluyor. Bu bittiğinde uygulamanın çok daha kullanışlı bir hale geleceğine inanıyor Sandal. Bir diğer mobil oyun "Miydi" eğlenirken öğreten bir kurguya sahip ve Sandal'ın çocuklar için geliştirdiği bir proje.
"Melek yatırımcı olmak için önce ruhun olması gerekiyor"
Mobil odaklı işler çeşitlense de bunun bir sınırı var. "Çok fazla yerde aynı anda olmak istemiyorum" diyen Mustafa Sandal, işin nihai sonucundan çok yolculuk kısmında olduğunu söylüyor. Bu bağlamda Sandal'ın hit bir şarkı yapma süreci aslında teknoloji girişimcilerinin popüler bir ürün geliştirme sürecinden çok farklı değil. Hedefe giden dosdoğru bir çizgi çekmek yerine, akışa odaklanmak ve sonuçlara göre doğaçlayabilmek... Belki bu yüzden melek yatırımcı olup olmayacağı sorusuna "Melek yatırımcı olmak için önce ruhunuzun olması gerekir" şeklinde cevap veriyor Mustafa Sandal.
Kendi başına bir lovemark haline gelip, 20 yıldan uzun süredir "takipçileriyle" kurduğu bağı gittikçe güçlendiren Sandal'ın internet ve teknoloji ekosistemine anlatacak çok şeyi var. Yeni başlayan bu yolculukla ilgili gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz.