Konuk yazarımız Barbaros Özbugutu, iyzico Kurucu Ortağı ve CEO'sudur.
Ödeme sistemleri, finans hizmetleri ve teknolojileri ile ilgili dünyanın en önemli etkinliklerinden biri hiç kuşkusuz ki Money 20/20 etkinliği. Finans dünyasındaki son trendleri takip etmek isteyenler bu etkinlikte buluşuyor. 25-28 Ekim tarihleri arasında Las Vegas’ta düzenlenen etkinlikte bulunarak, son gelişmeleri yerinde görme ve gelecekteki adımları şekillendirmek adına farklı bakış açılarını değerlendirme fırsatı yakaladım.
Bu seneki Money 20/20’nin en büyük farkı startup’ların ve etkinlik kapsamında düzenlenen hackathon’un geçen yıllara göre çok daha fazla önde olmasıydı. Geçtiğimiz yıllarda katıldığım Money 20/20’lerde genelde klasik bankacılar başrolde olurdu, bu sene yeni girişimler ve onların gösterdiği başarılar ilgi odağıydı. Etkinliğin bu seneki yaş ortalamasının önceki yıllara göre çok daha düşük olduğuna eminim. Startup’lar tarafından sunulan çözümlerin çoğu Bitcoin üzerine kurgulanmış çözümlerdi fakat bu çözümlerin klasik banka dünyasında henüz yer alabilecek çözümler olmaktan uzak olduğu da görüldü.
1,3 Trilyon Dolarlık E-Ticaret Pazarı
Elbette startup’larla birlikte e-ticaret’in büyüme trendini koruması da etkinliğin ana gündemleri arasındaydı. 2014 yılında e-ticaretin dünya çapında 1,3 trilyon USD gibi inanılmaz bir boyuta ulaşması paylaşılan dikkat çekici veriler arasındaydı. E-ticaretin büyümesinde ivme yaratan etkenlerin başında ise alıcı ile satıcıları dijital ortamda buluşturan pazaryerlerinin yerel olmaktan çıkıp global çözümler sunmaya başlaması gösterildi.
UBER ve Airbnb gibi şirketler bunun hiç kuşkusuz ki en büyük örnekleri. Bunun yanı sıra “social commerce” konusunun da uzun bir aradan sonra Stripe Rely, Pinterest Buy gibi örneklerle birlikte yeniden gündeme geldiğini de gördük. Kullanıcılar artık sosyal medya platformlarında geçirdikleri zamana, aynı platformdan başka bir siteye yönlenmeden, kesintisiz devam etmek istiyorlar ve bu platformlarda doğal (native) içerik olarak karşılaştıkları satın alma mesajlarını da anında aksiyona döndürmek istiyorlar. Ek olarak etkinlik sırasında Facebook’un da ödeme ilgili bazı yeni geliştirmeler üzerinde çalıştığını da öğrendik.
Money 20/20’de ödeme sistemleri dünyasında ise herkesin hemfikir olduğu bir konu vardı ki o da ödeme deneyiminin son kullanıcı tarafında tamamen arka planda, görünmez ve bir anlamda “Like” tuşu kadar kolay olması gerektiğiydi. UBER bu açıdan çıtayı yükselten iyi bir örnek olabilir. UBER sisteminde en başta üye olurken kart bilgileri tanımlandıktan sonra bir daha kullanıcının karşısına ödeme ekranı gelmiyor. Ödeme ilk üyelik aşamasından sonra tamamen arka planda gerçekleşiyor. Buna benzer ödeme deneyimlerinin yaygınlaşması e- ticaretin artış trendini daha da ivmelendirecektir.
Ödeme sistemleri konusunda üzerinde durulan bir diğer önemli konu ise “tokenization” oldu. Online ödemeler söz konusu olduğunda güvenlik her zaman dikkat edilmesi gereken bir konu. “Tokenization”, basit anlatımıyla müşteri kart bilgilerinin, üye işyerleri yerine daha güvenilir kurumlarda şifrelenmiş olarak tutulması ve ödeme aşamasında kart bilgilerinin şifrelenmiş şekilde iletilmesi anlamına geliyor.
Apple Pay bu alanda bir adım daha çıtayı yükselterek, Apple Pay üzerinden ödemeyi yapan kişinin hiçbir bilgisini üye işyerine göndermeden sadece “ödendi” bilgisini iletmeye başlamıştı. Yakın gelecekte farklı seviyelerde geliştirme ve ilerlemelerin beklendiği bu yöntem için açık kaynak kodları vasıtasıyla geliştiricilerin de özel “tokenization” teknolojileri geliştirmesi ve kullanım alanlarını yaygınlaştırması bekleniyor. Visa’da, Visa CheckOut’ta tokenization kullanmaya başladı ve e-ticarette de bu servisini yaygınlaştırmak üzere çalıştığını bildirdi.
Finansal Araçlar Farklı Modellerde Karşımıza Gelecek
Money 20/20 bu sene klasik bankacılık ve ödeme sistemlerinin yanı sıra yeni bir konunun da öne çıktığı bir etkinlik oldu. “Lending” (borç verme) konusu bu senenin sürpriz gündemlerinden biriydi. Artık borç vermenin ilerleyen dönemlerde online pazaryeri, B2B, B2C ve hatta P2P şeklinde modeller halinde karşımıza çıkması bekleniyor. Örneğin, elinde yüklü miktarda nakit tutan bir şirket bunu faiz ile değerlendirmek yerine, mevcut kazanacağı faizin üzerinden bir firmaya ve kişiye borç olarak verip, bundan para kazanabilir. Ödeme sistemleri de böyle modeller yaygınlaştığı zaman yine arka planda yer alacak.
Etkinlikte geleceğin trendi olabilecek en farklı şey neydi diye sorulacak olursa cevabım sanal gerçeklik (VR) olur. Sanal gerçeklik yavaş yavaş hayatımıza adım atmaya başladı ve bunun yaygınlaşmasıyla birlikte oyunların, film ya da dizilerin içlerine yapılacak ürün yerleştirme ile kullanıcıların gördükleri ürünü anında satın alabilmesi de mümkün olacak. Bu tip uygulamaların yaygınlaşması esasında ödeme sistemleri için de yepyeni bir fırsat alanı ortaya çıkaracak.
Genel olarak Money20/20 etkinliğinde birçok yenilikten bahsedildi. MasterCard’ın selfie ile ödeme yaptırması, nesnelerin internetiyle de paralel olarak araba anahtarlığı gibi farklı nesnelerle ödeme yapılmasına imkan verilmesi dikkat çeken diğer yeniliklerdi.
2016 yılında bu yeniliklerin ülkemize de gelmiş olacağını düşünüyorum ancak burada kilit nokta ülkemizde ilgili regülasyonların bu yeniliklerin gelişine imkan verecek şekilde düzenlenmiş olması olacak. Her durumda ödeme sistemleri dünyası hareketli bir 2016 yılı geçirecek.
İlk Yorumu yazmak ister misiniz?
Yorum Yazmak için Giriş Yap