"Bir ordunun ilerlemesi eskiden savaş davullarıyla duyurulurdu, şimdi tweet atışlarıyla duyuruluyor ." J M. Berger, IŞİD'in Twitter ve sosyal medya stratejilerini analiz ettiği The Atlantic makalesine bu cümlelerle başlıyor. Çarpıcı ve bir o kadar gerçek. Zira, Irak ve Şam İslami Devleti (IŞİD) örgütünün ilerlemesine dair birçok haber Twitter hesabından alınıyor. Örgüt, adım adım "zaferlerini" ve katliamlarını internetten fotoğraflarla paylaşıyor.
IŞİD'in sosyal medya ve internet üzerinden yaptığı yayınlara, Irak Hükümeti önce sosyal medya ve ardından belirli bölgelerde internetin kapatılması talimatıyla karşılık verdi. Ancak bu yasakların kapsamı hakkında net bir bilgiye ulaşmak henüz mümkün değil. Buna karşılık radikal grupların sosyal medya ve interneti, gerek yeni üyeler kazanmak gerek bağış almak için aktif bir şekilde kullandığı biliniyor. Berger, IŞİD'in bu pratikleri en etkin şekilde adapte eden örgütlerden biri olduğunu söylüyor.
Berger'in bulgularına göre, IŞİD'in Arapça dilinde yayın yapan bir Twitter uygulaması bulunuyor. The Dawn of Glad Things ya da yalnızca Dawn diye bilinen uygulama, IŞİD tarafından örgütle ilgili en yeni gelişmelerin yayımlandığı bir ürün olarak tanıtılıyor. Yüzlerce kişinin kullandığı belirtilen uygulama web'den ya da Google Play mağazasından indirilebiliyor. Uygulama sizin yerinize tweet atıyor, bu tweet'lerin içeriği IŞİD'in sosyal medya yöneticileri tarafından belirleniyor. Uygulamaya kayıt olan herkesin hesabından gönderilen bu tweet'te bağlantı, hashtag ve fotoğraf gibi içerikler de var.
IŞİD uygulaması geçtiğimiz Nisan ayında kullanıma açılmış. Ve geçtiğimiz günlerde, örgütün agresif ilerlemesiyle birlikte atılan tweet sayısı bir günde 40,000'e çıkarak rekor kırmış.
IŞİD'in bir diğer Twitter stratejisi ise hashtag kullanımına dayanıyor. Grup, Twitter'da binlerce destekçisinin aynı hashtag'i günün belirli saatlerinde tweet'lemesini istiyor. Trend haline gelen tweet, IŞİD'in mesajını güçlendiriyor ve daha da önemlisi, Suriye'den El Nusra gibi ana rakiplerine karşı üstünlük elde etmesini sağlıyor. Berger'in Şubat'ta incelediği verilere göre, IŞİD'in hashtag'leri günde 100.000 kez mention'lanırken, El Nusra'nınki 2,500 ve 5,000 aralığında kalmış.
Örgütün hashtag'leri tıpkı kurumsal bir şirket gibi kendi marka konsepti için de kullandığını belirtiyor Berger. Bu senenin başında bir isim değişikliğine gitmeyi planlayan IŞİD, bu fikrin destekçileri tarafından nasıl karşılanacağını görmek için hashtag'leri kullanmış. Aktivistlerin IŞİD liderine isim değiştirme çağrısı, grup içinde bölücü ve bir o kadar da şiddetli tartışmalara neden olmuş. Bunun sonucunda da isim değiştirilme fikri rafa kaldırılmış.
IŞİD'in Twitter kullanımının hafife alınmaması gerektiği ve arkasında sofistike bir strateji olduğu mesajını veriyor Berger. Ancak belki burada bir parantez açıp, söz konusu Twitter olduğunda herkese cevap hakkı doğduğunu belirtmek de gerekiyor.
IŞİD'in, (henüz resmi olduğu doğrulanmayan) Twitter hesabı ise başta Türkiye olmak üzere kullanıcılardan yoğun tepki alıyor. Yeniden hilafeti diriltmek gibi ciddi hedeflerle katliamlardan sakınmayan IŞİD ise, beklenmeyen bir biçimde, diğer kullanıcılarla polemiğe giriyor. İngilizce bilmediğini iddia eden örgüt hesabı, sinirleniyor, "Türkler beni takip etmesin (Me, Unfollow!) " ya da "Küfür etmeyin, kaba konuşmayın" gibi mesajlar veriyor.
İlk Yorumu yazmak ister misiniz?
Yorum Yazmak için Giriş Yap