İki kişinin karşılıklı birbirini beğenmesi durumunda mesajlaşmasına olanak tanıyan arkadaşlık uygulaması Tinder, küresel ölçekte dikkat çeken girişimlerden. Günde 4 milyonun üzerinde Facebook kullanıcısının ziyaret ettiği Tinder'la ilgili geçtiğimiz günlerde Blake Jamieson 2 bin kullanıcıyla nasıl eşleştiğini medium'da paylaştı.
Bu eşleşme sayısı ulaşılması zor görünse de Jamieson'ın içerikte oluşturduğu farklılık aslında ulaşabilmesi zor bir rakam olmadığını ayrıca Jamieson'ın da yazısında belirttiği gibi reklamlar adına da önemli bir detayı barındıyor.
Fotoğrafını günün eşleşmesi yazısını ekleyerek hedeflediği kullanıcıya yanlış bilgilendirme yapmış olsa da Jamieson bir bannerdan daha fazlasını sunan doğal reklamın etkisini göstermiş olduğunu savunuyor. 
Kullandığı görsellerden Tinder logosuna kullanarak istismar etse de sağa sürükle gibi aksiyona geçiren yazılar dikkat çekiyor. İçerikte etkileşim için sadece fotoğraf paylaşmaktan ötesine gidilmesi ve hedef kitlenin yönlendirilmesi gerekliliğini buradan anlaşılması mümkün.
İçerik pazarlamasıyla hedef kitlenin ön yargı engeline takılmadan nasıl ulaşabileceğini gösteren Jamieson yanlış yönlendirme olmadan başarsa yarattığı etki daha farklı olacaktı. Yine de Jamieson'ın yazısında dikkat çektiği her platform için ayrı içeriğin oluşturulması, tek bir içeriğin tüm kanallarda aynı biçimde paylaşılmaması, her sosyal ağa göre dokunuşların gelmesi üzerinde durulması gereken konuların başında geliyor.
İçerik pazarlamasının sonucunda analizini önce medium'da sonra Adweek'te yayınlayan Jamieson'ın sonuçlarını da paylaşarak yazıyı bitirelim. Yukarıda yer alan görsellerle, günün eşleşmesi görselini kullanmadan ilk 800 eşleşmede karşı tarafın ilk mesaj atma oranı yüzde 8. günün eşleşmesi yazmasıyla birlikte eşleşme 2 bine çıkıyor ve ilk mesaj oranı yüzde 18'e yükseliyor.
