Televizyon reytinglerini artık ne kadar umursuyoruz ya da eskiden ne kadar umursuyorduk bilmiyorum ama artık reytinglerin ya da konuşulma oranlarının Twitter üzerinden ölçümlendiği bir dönemin içerisindeyiz.
Neredeyse her video, dizi ya da sinema filminin birer "#etiketi" var. Yapımcılar bile bunu kabullenmiş olacak ki, bu hashtagler yapımcılar tarafından da destekleniyor. Pek çok videoda ya da dizide, giriş veya çıkış sahnelerinde, kimi zaman alttan akıp geçen yazılarda bu etiketleri görebiliyoruz.
Twitter, araştırma şirketi Nielsen ile yaptığı anlaşma sayesinde bu ölçümlemeyi yapabileceği bir metrik oluşturacak. 2013'ün sonbaharında hazır olması beklenen bu yeni ölçümleme sistemi, yeni medya düzeninin TV ekranlarına getireceği bir yenilik olacak. Belki de televizyonlarda izlenen programların, izlenmesinden çok "tweetlenmesi" önemli olacak.
Akıllı televizyonların ülkemizdeki hızlı yayılımı, internete bağlı televizyonlar ve de elimizde telefon varken bir de televizyon izleme (multitasking) alışkanlığı düşünüldüğünde, TV kuruluşları için de bu Twitter ölçümlemesi oldukça değerli. Özellikle reklam filmlerinde de kullanılan etiketler, reklamın geri dönüşünü ve akılda kalıcılığını ölçmek için doğru bir araç.
Televizyon döneminin bir gün sona ereceğini sanmıyorum. Sadece evrilecek. Buradan başarıyla çıkanlar da tabii ki yeni medyanın nimetlerinden yararlananlar olacak. Daha şimdiden, "izlediğim diziyi otomatik olarak tweet'le", "izlediğim filme check-in ol" gibi sosyal etkileşimlerin temelleri atılmaya başlanıyor. Kısacası uygulama izinlerini yakında evimize aldığımız akıllı televizyonlara vereceğimizi düşünürsek, sosyal medya, özellikle Twitter ölçümleme için bir araç olacak.
