Yeni bir bilgi değil, günümüzde web artık çok daha sosyal, çok daha hızlı. Artık herkes birer bireysel içerik üretici ve bu sosyal içeriklere gerçek zamanlı olarak erişilmesi büyük önem arz ediyor. Aynı şekilde bu sosyal içeriklerin de sorgulanması ve aranması gibi işlemler çok çok önemli. Uzunca süre bu yeni medya düzeninde bir takım normlar oluşmaya başladı. Aynı şekilde ölçümleme de önem kazandı.
İnsanlar sosyal mecralarda konuşuyor ve bireysel seslerini bir araya getirdiklerinde oldukça etkili olabiliyor. Evet, web sosyalleşti. Peki bu insanlar ne konuşuyor?
Bu yazı ağırlıklı olarak Twitter mecrasını konu alacak, çünkü en iyi örnekler ve “sosyal arama” ile ilgili en önemli detaylar Twitter tarafında. Onlarca insan burada konuşuyor, markalara mesajlarını iletiyorlar, şikayetlerini sıralıyor ya da methiyelerini sıralıyor. Peki markalar ya da kişiler, kendileri ile konuşanlarını nasıl dinliyor?
“Monitoring” kelimesi sosyal medya ile çok daha sık kullanmaya başladığımız bir kavram. Pek çok marka sırf bu iş için inanılmaz rakamlar harcıyor. Markalar, satmak istediği hizmet ya da ürünler için türlü çabalarının yanı sıra, bir de bu müşterilerini dinlemek için tonlarca para harcıyor. Çünkü bu çok önemli; müşterinin sesine kulak vermek, ne istenildiğini bilmek, müşteriyi iyi tanımak çoğu zaman hayati önemde. Herkesi memnun etmek değil ama, kitleyi izlemek her markanın olmazsa olmaz ihtiyacı. Kimi sosyal ağlarda, verilen API’lar ile bu tarz monitoring programları üretiliyor, sadece bu işi yapan şirketler türedi ve türemeye de devam ediyor. API’lar sayesinde aramalar otomatik yapılıyor, yazılımlar sayesinde raporlamalar oluşturuluyor. Gelin şimdi verdiğim bu bilgileri bir kenara bırakalım, işin “arama” kısmından bahsedelim.
Yepyeni bir kavram: Sosyal arama!
Arama motorları internetin bel kemiği. Ancak ilk başlarda arama motorlarını sosyal medyanın içerisinde göremedik. Elbette sosyal medyadaki kullanıcı sayfaları arama motorlarınca indekslenmeye başladı ama aynı durum, sosyal medyadaki içerik için geçerli değildi. Asıl önemli olan içeride yazılan çizilen şeyler, arama motorlarında ilk başta yer almadı. Şimdi bu durum değişiyor ve sektörün gamechanger'ları, sosyal medyada değerli olan bu verileri kullanıyor. Bu veriler şirketler, ajanslar hatta kişiler için bile oldukça değerli.
"Sosyal arama'nın dünü, bugünü, yarını" diye bir başlık atmayı düşünmedim değil ama, ne olduysa bu yılın başında oldu. Google, Google+ ile birlikte sosyal arama devrini başlattığını açıkladı, yaptığımız aramaların sonuçları kişisel olarak değişiyor, sosyal çevremizin yaptıkları doğrudan arama sonuçlarımıza etki ediyordu. Buraya kadar herşey güzeldi ancak Google'ın bu hamlesinin sebebi, çok geçmeden açığa çıktı. Google, Twitter ile var olan anlaşmasını yenilemedi ve "@" sembolünü indekslemediğini açıkladı. Yani Google, kendi ağı Google+ için sosyal arama özelliğini devreye sokarken, bir anlamda Twitter'a küsmüş oldu.
Şu anda dünya genelinde agresif bir büyüme gerçekleştiren Twitter, çok önemli bir mecra. Google'ın bu treni kaçırdığını bir kenara koyarsak, Twitter'da oluşturulan içerik inanılmaz boyutlarda. 2012 yılının başında bu gelişmeler yaşanırken, bir süre sonra Yandex, Twitter ile global bir işbirliği anlaşması imzaladı. Yandex, böylece Twitter'ın en önemli iş ortaklarından biri haline geldi. Dikey arama motorlarının yeni trend olacağı öngörüleri ortalarda dolaşırken, Yandex de sadece Twitter için özel bir dikey arama moturu hizmetini böylelikle devreye soktu.
Yandex Türkiye'nin de bir toplantı ile basına duyurduğu bu yeni servis sayesinde, Türkçe tweet'ler de artık listelenmeye başladı. Üstelik Yandex ve Twitter işbirliği, hizmetlerin çeşitlenmesi ile devam edecek. Sosyal aramada en önemli konulardan birisi de sosyal entegrasyon. Yandex, bunu da en iyi biçimde gerçekleştirmiş. Social login sayesinde, Twitter, Facebook ya da Google+ hesaplarınızı buraya bağlayarak, daha sosyal sonuçlar alabiliyorsunuz. Yine beklentiler Yandex'in bu hizmeti genişletmesi hatta kullanıcılara bazı API'ler sunması yönünde.
Türk kullanıcıların her 1 saniyede 65 tweet attığı Twitter'da, tweet'lerin %21'i RT'lerden oluşuyor. Yine Türkiye'den tweet atmak için en uygun saatlerin 13:00-14:00, 17:00-18:00 ve 00:00-01:00 arası olduğu Yandex Türkiye ofisinde gerçekleştirilen basın toplantısında açıklandı. Yandex, sosyal arama servisini hızla geliştirmeyi ve anlık olarak tweet'leri indekslemeyi sürdürecek.
Sırada ne var?
Google+ Google sayesinde, Twitter ise Yandex sayesinde daha da sosyalleşiyor. Peki sektörün diğer oyuncuları, örneğin Facebook nasıl sosyalleşiyor? Cevabı aslında şu an net değil. Çünkü Facebook kapalı bir sosyal ağ ve kullanıcıların yazdıkları içerikler arama motorlarınca indekslenmediği gibi, izinler gerekli şekilde düzenlendiği takdirde sosyal ağ üyesi diğer kullanıcılar tarafınca bile görüntülenemiyor. Bu durum değişir mi bilmiyoruz, ama ileride duruma göre Facebook'un da daha fazla sosyalleşmesi gerekebilir, ya da Facebook için tehlike çanlarının bu sebepten çalmaya başlaması sıradışı bir teori olarak belirlenebilir. Çünkü sosyal arama, kullanıcı deneyimine büyük etki etmekle beraber, gizlilik ve güvenlik gibi konularda da ekstra olarak bir çaba sarf edilmesi gerektiği anlamına geliyor.
Daha şeffaf, daha sosyal bir web dönemine doğru gidiyoruz... Yeni trend'in "daha çok gizlilik" olmayacağı kesin. Sosyal arama konusunda siz neler düşünüyorsunuz?