Türkiye'de internet ve iletişim sektörünün önde gelen isimleri üçüncüsü düzenlenen Digital Friends akşam yemeğinde bir araya geldiler. IEG GLOBAL Corporate Finance Advisory ve BTS tarafından düzenlenen etkinliğe Türkiye ve yurtdışından aralarında girişimci ve yatırımcıların bulunduğu sınırlı sayıda isim davet edildi. Arda Kutsal'ın da katıldığı toplantıda Türkiye'nin AB ile ilişkilerden sorumlu Bakanı Egemen Bağış bir konuşma yaptı ve Türkiye'nin dijital dünyadaki yerini ve önemini vurguladı.
Türkiye'nin kıtaları olduğu gibi dijital dünyayı da birleştirdiğini söyleyen Bağış, Avrupa Birliği'nin bugün ırkçılık ve faşizm tehlikesine karşı gerekli direnişi göstermediğini savundu. Toplantıya katılan yatırımcı kuruluşların temsilcilerini Türkiye'de yatırıma davet eden ve "gelin yatırım yapın para kazanın, biz buna seviniriz" şeklinde konuşan şakayla karışık "Zaten devlet de vergiler yoluyla bir şekilde girişimlerinize ortak sayılır" ifadesini kullandı. Bağış'ın konuşmasından satır başlarını aktarıyoruz:
"Dostluğumuz dijital ama yüreğimizin derinliklerinden geliyor. Bu dostluğun dijital karakteri sınırların anlamsız olduğunu, dünyanın küresel bir köye dönüştüğünü gösteriyor.
"Dijital dostlarımızı burada dünyanın en güzel ve küresel şehirlerinden biri olan İstanbul'da ağırlamaktan onur duyuyoruz. İstanbul tarihte üç muhteşem imparatorluğun başkentiliğini yaptı, bugün de farklı uygarlıkların merkezi konumunda. Dijitalleşme sınırları ortadan kaldırdıkça İstanbul kendisini insanlığın kalbinde Doğu ile Batı'nın bir araya geldiği bir konumda buldu.
"İstanbul Doğu ile Batı'yı, Asya ve Avrupa'yı birbirinden ayıran değil, bilakis bir araya getiren bir merkez. Bugün İstanbul linkine tıklayanlar, barış ve kardeşlik adresinde buluşuyor.
"İletişim ve teknolojinin küreselleşme sürecinde ilk sırada yer aldığını biliyoruz. İletişim kanallarının takibi zor şekilde dev boyutlara ulaştığını, dijitalleşmenin mesafeleri ortadan kaldırdığını görüyoruz. İletişim insanlık doğduğunda beri var. İnsanlar her zaman birbirleriyle iletişimin yollarını aradı. Teknolojideki gelişme bu arayışını sonucudur.
"Bugün haberi tüm dünyaya sadece bir saniyede taşıyabilen büyük ölçekli, hızlı ve çeşitli medya kanalları mevcut. Medyanın bugün dünya düzenini belirleyici faktörlerden biri olduğu aşikar. Dolayısıyla bu dünya düzeninde varlıklarını sürdürmek ve güçlü olmak isteyen bireyler ve toplumlar bunu ancak dijital çağa ayak uydurarak yapabilirler. İletişim teknolojilerindeki gelişmelere açık olmayan birey ve toplumlar diğerlerinin gerisinde kalırlar.
"Bu gidişatı ve gerçeği anlamak, Türkiye tarihindeki en reformcu ve değişim yanlısı hükümeti olan AK Parti hükümeti yönetimindeki Türkiye'nin son 10 yılını anlamak demektir.
"İletişim kanallarının önündeki tüm engelleri kaldırdık. Artık tartışılamayan, sorgulanamayan, söylenemeyen hiç bir şey kalmamıştır. Biz iktidara gelir gelmez bilgisayarımızı formatladık, tüm virüsleri temizledik. 'Sabit disk'imizde yer kaplayan tüm sorunları 'geri dönüşüm kutusu'na yolladık.
"Artık demokrasiyi 'hack'lemek isteyenler bunun hesabını vermek zorundalar. Özgürlüklerin önüne 'şifre' koymak, demokrasimize virüs bulaştırmak isteyeler bunun sorumluluğunu alırlar.
"Türkiye bugün en etkili antivirüs özelliğine sahip bir özgürlük ve demokrasi programına sahip. Bu program aynı zamanda Avrupa coğrafyasında ırkçı ve faşist virüsleri yaymak isteyenlerin girişimlerine karşı mücadele etmek isteyenler için de bir gereklilik. Demokrasinin ve evrensel değerlerin beşiği olan Avrupa coğrafyası bugün ne yazık ki böyle bir tehdit altında. Daha da üzücü olan Avrupa Birliği'nin bu virüsleri etkisiz kılacak antivirüs programlarını devreye sokmaması ve hatta bilgisayarının çökme tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu farkedememesi.
"Avrupalı dostlarımızı samimiyetle yine uyarmak istiyoruz. Bu ırkçı ve faşist virüsü ortadan kaldırmanın tek yolu açıktır ki Türkiye'nin AB üyeliğidir."