'Google gerçek hayatı internete uydurmaya çalışıyor' - Webrazzi Dijital'12

Google Türkiye Müdürü Bülent Hiçsönmez de Webrazzi Dijital'12'nin konukları arasındaydı ve web dünyasının sosyal değişimini anlattı.

Bülent Hiçsönmez, teknolojinin nasıl tüketildiğini kaset-kurşun kalem ilişkisinin bilinirliğini sorgulayarak sunumuna başladı ve Paul Saffo'nun Macro Myopia kavramına geçti. Macro Myopia, özellikle teknoloji sektöründe gösterilen 'yeni bir teknolojiyi ilk başta coşkuyla karşılayıp beklentiyi abartmak, ancak daha sonra beklenti karşılanmayınca hayal kırıklığına uğramak' olarak açıkladı. Hiçsönmez bu şekildeki davranış şeklinin zincirleme olarak birbirini takip edeceğinden ve bakış açısının genişletilmesi gerektiğinden bahsetti.

Arama motorları ve bulut servisleri bilgiye erişimdeki önemli kıvrımlar

Hiçsönmez'in verdiği rakamlara göre her saniye 2000 yeni Twitter iletisi gönderiliyor, her dakika Youtube'a 60 saatlik yeni video ekleniyor, Her gün google+ üzerinden 1 milyar yeni öğe paylaşılıyor. İnternetle durağan web siteleri üzerinden tanıştık ve arama motorları bilgiye erişimde en önemli kıvrımlardan birini oluşturdu.

Türkiye'deki sitelerin yüzde 95'in 2011'inin mobil cihazlara uygun olmadığını söyleyen Google Türkiye Müdürü, mobil cihazların hayatımızı değiştirmeye başladığını ifade ederken bulut bilişimin (aslında yeninden adlandırılmasını istiyor) bilgiye erişimdeki yeni büyük kıvrım olarak gördüğünü de ekledi.

Akıllı mobil cihazlar gerçek sosyal webin kapılarını açacak

Mobil cihazların bize çok yakın olduğunu söyleyen Hiçsönmez, dünyada 835 milyon akıllı telefon (300 milyonu Android) olduğuna da sunumunda yer verdi. Mobil ile bulut birleşimiyle akıllı telefonları 'cebimizdeki süper bilgisayar' olarak görüldüğünü söyledi. Hızlı teknoloji değişimini, güncel mobil cihazların bulut güç anlamında geçmişin ilk bilgisayarlarına denk düştüğünü göstererek açıkladı.

Bülent Hiçsönmez, gerçek sosyalleşme için henüz yolun başında olduğumuzu ve Google'ın üzerinde çalıştığı şeyin bu olduğunu söyledi.

"Kayıt cihazında reklamların geçilme oranı yüzde 56. Marka içeriklerinin yüzde 77'si müşteriler tarafından üretiliyor ve tanıdığımız kişilerin önerileri yüzde 90 oranında tercih ediliyor." diyen Hiçsönmez,  şu soruları sunumuna yansıttı;

1. Mesajlar kişisel mi?
2. Yorumlar, sohbetin yerine geçiyor mu?
3. Tavsiyelerin zamanı doğru mu?
4. Pazarlama entegre mi?

Ve bu sorulara henüz tam olarak cevap verilemeyeceğini ancak Google'ın bu soruların cevabını bulmak üzere çalıştığını aktardı.