Röportaj serimize, 23 yaşında Sony tarafından 23 ülkeye örnek gösterilen Ercüment Büyükşener ile başlıyorum. Ercüment, Sony’den yardım almadan 8000 kişiyi aşkın VAIO Notebook kullanıcısını biraraya getirerek dünyada bir ilke imza attı ve başarısını Sony Avrupa’dan iş teklifi alarak perçinledi. Gerisini kendisinden dinleyelim.
Hasan: Ercüment, hoşgeldin. Öncelikle; kısaca nasıl başladın, biraz bahseder misin?
Ercüment: 16 yaşımda ilk şirketleşme sürecimi başlattım. Aynı zamanda da özel sektörde çalışmaya devam ediyordum. 2003 yılında Hayal Akademisi Bilişim ve İletişim Hizmetleri adıyla şirketimi resmileştirerek yola devam ettim. 2006 yılında ‘VAIO’ nun marka anlayışıyla, ürün tasarımlarıyla ve yapısı itibarı ile sadece bir dizüstü bilgisayar markası değil; bir yaşam tarzı olduğunu düşünmeye başladım ve “neden benim gibi düşünen insanları bir araya getirmeyeyim?” sorusunu kendime sordum. Aslında hikâyem bu sorunun ardından başladı.
Hemen internet ortamında Ozan Akçora arkadaşımın programlama alt yapısını üstlenmesi ve benimde fikri geliştirmem ile kulübün online alt yapısını kurduk. Kulübe inanılmaz bir ilgi oluştu ve kısa zamanda binlerce üyeye ulaştık. Bu başarı, Sony Avrupa’nın dikkatini çekti. Sony’nin, Avrupa’nın üç ülkesinde kulüpleri vardı. Ancak ilk defa bir kulüp, şirket idaresi dışında kurulmuştu. Zaten onları şaşırtan ve ilgilerini çeken nedenlerden biri de buydu. Ayrıca kulübe üye olan VAIO kullanıcılarının birbirleri arasında yarattıkları etkileşimin, Avrupa’daki kulüplerden çok daha üst düzeyde olması da diğer bir nedendi.
Hasan: Neden VAIO’ yu seçtin?
Ercüment: Her şeyden önce VAIO’mu çok seviyordum ve az önce de bahsettiğim gibi; bunun bir yaşam tarzı olduğunu düşünüyordum. İkincisi, VAIO kullanıcıların karşılaştıkları sorunlara Türkiye’de çare bulunamıyordu. Biz kulüp olarak bu kullanıcıların seslerini duyurabilecekleri ve sorunlarını çözebilecek bir platform olmayı hedefledik.
Hasan: Sizinle ilk nasıl kontak kurdular?
Ercüment: Sony’den tamamen bağımsız olarak etkinlikler ve buluşmalar düzenliyordum. Bazen, sadece kahve içmek için toplanıyor, bazen yemek ve eğlence içerikli organizyonlar yapıyordum. Üstelik bu organizasyonlara dair ücretlendirmeleri katılan üyeler ödüyordu. Bu kadarı bir marka için hayal gibiydi. Bir gün Rumeli Hisarı'nda büyük bir organizasyon düzenledim. Yaklaşık 250 kişinin katıldığı bir kahvaltı... Öneriler, sorunlar ve her şeyden önemlisi sıcak bir ortam. Sony Türkiye ofisinde VAIO markasından sorumlu ürün ve pazarlama müdürlerini de bu organizasyona davet ettim. Kendileri bana, bu davete yanlarında Türkiye’de yaşayan, VAIO kullanıcısı olan yabancı bir dostlarını getirmek istediklerini ilettiler. O yabancı misafir, Sony Avrupa’da 23 ülkenin online pazarlama yöneticisi olduğunu gizleyen, ayrıca İş Geliştirme'den ve Stratejik Çözüm Ortaklıkları'ndan sorumlu Nico Henderijckx idi. Karşılaştığı ortamdan çok etkilenen Nico Henderijckx, kendisini tanıtmadan, Sony Türkiye yöneticileri ile birlikte bir sonraki gün öğle yemeğinde benimle görüşmek istediğini söyledi. Bu öğle yemeğinde kimliğini açıkladıktan sonra Sony Avrupa tarafından gönderildiğini, kimliğini gizleyerek katılmış olduğu organizasyonda görmüş olduğu tablonun kendisini ne denli etkilediğini ifade etti. Ve sonrasında da "Kulüp Vaio Türkiye" projesini kendi bünyelerine katmak istediğini iletti. Tabi bununla ilgili gerekli şartlar değerlendirildi. Bu değerlendirme esnasında Türkiye’den benimle birlikte bir VAIO uzmanının daha görev alması talep edildi. Bu kişi bilişim basınında ve sektörde kendini kanıtlamış ve uzun yıllardır sektörün yakından tanıdığı Cem Kıvırcık oldu.
Hasan: Sony, kulübü satın aldıktan sonra neler değişti?
Ercüment: Sony’nin projeyi satın almasının ardından; Belçika’ya davet edildik. Belçika’da Avrupa genelinde tüm VAIO uzman ve yetkililerinin bir araya geldiği toplantıya katıldık. Sony VAIO Avrupa Başkan Yardımcısı Akihira Matsubara bizi bizzat tebrik etti ve Sony’nin böyle bir yerel proje ile işbirliğine girmiş olmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Bu toplantı esnasında Türkiye’de kendi çabalarımızla doğan "Kulüp Vaio Türkiye" projesi, resmi bir sunumla "Club VAIO Turkey" olarak 23 ülkeye tanıtıldı. Bunun öncesinde Club VAIO, üç dilde (İngilizce, Almanca, Fransızca) faaliyet gösteren bir kulüptü. Kurmuş olduğumuz kulüp, elde ettiği başarılar nedeniyle Avrupa genelinde tam 23 ülkeye örnek gösterildi. Bunun neticesinde, kulübü olmayan ülkelerde de yerel kulüplerin kurulması kararı alındı. Sebebi ise, her ülkede benim gibi birisinin çıkma ihtimalinin marka adına risk taşımasıydı. Çünkü bu tarz internet projeleri markanın kontrolü dışında kalıyordu.
Sony, resmi bir açıklama yaparak beni ve Cem Kıvırcık’ı, Club VAIO Türkiye Yerel Stratejiler Uzmanı olarak açıkladı. Aynı açıklamada şu cümlelere de yer verildi: “VAIO of Europe, Kulüp VAIO’nun kendi üyeleri için İstanbul’da başarıyla düzenlediği bir brunch’a katıldıktan sonra mevcut işbirliğini genişletmeye karar verdi. Üyeler, brunch’a 20 Euro ücret ödeyerek adlarını yazdırıp katılabiliyorlar ve Sony VAIO Türkiye personeliyle buluşma ve yeni VAIO Türkiye Serisi’ni “Görme ve Hissetme" fırsatına sahip oluyorlardı. Bu tür yerel faaliyetler sadece alkışlanabilir ve diğer ülkelerin benzer faaliyetlere yakında başlamasını umuyoruz.” Bu açıklama, 23 farklı dile çevrilerek resmi web sitesinde yayınlandı.
Hasan: Gerçekten büyük bir başarı. Peki, Türkiye’de bir girişim ile ilgilenen gençler ne yapmalı, onlara ne önerirsin?
Ercüment: Öncelikle Türkiye’de sıfırdan bir internet projesini geliştirip başarılı bir sonuca ulaştırmadaki bilmemiz gereken en önemli şey, sabır göstermek ve çok çalışmak! Bunların yanında uygulamayı düşündüğümüz projenin ciddi bir ihtiyaca hizmet ediyor olması, barındırdığı özellikler ile özgünlük taşıması gerekmektedir.
İnternet projesi sahibi gençlere ön araştırmalarını iyi yapmalarını, söz konusu projeleri ile alakalı üst düzey yöneticilerle iletişime geçmekten çekinmemelerini tavsiye ediyorum. Projeleri ile ilgili kuracakları her diyaloğun projelerinin geleceğinde ve ilerleyişinde bir basamak olarak yer alabileceğini belirtmek isterim.
Hasan: Şimdiki vizyonun nedir? Gerçekleştirmeyi düşündüğün yeni projeler var mı?
Ercüment: Ülkemizdeki dizüstü ve mobil cihaz kullanımı alışkanlıklarını ölçmek ve bu bilincin toplumumuzda yer etmesini sağlayacak projeler oluşturmayı hedefliyorum. Türkiye’ de 5 milyon dizüstü bilgisayar kullanıcısı varolduğunu resmi açıklamalar doğrultusunda bilmekteyiz. 2009 yılında satılması hedeflenen dizüstü bilgisayar rakamı ise 1,2 milyon. Ve, 2009 yılında satılan bilgisayarlar arasında, dizüstü bilgisayarların masaüstü bilgisayarlara eşit olacağı öngörülüyor.
Bu öngörüleri dikkate alarak, Türkiye’deki tüm dizüstü bilgisayar kullanıcılarını bir araya toplamayı ve yeni ürün satın alacak olan kişilere bilinçli satın alma rehberi oluşturmayı hedefleyen www.notebookplatformu.com’u vizyonumu yansıtan bir internet projesi olarak destekliyor, ayrıca VAIO segmentinde yer alıyorum. Bu projenin ülkemizdeki tüm notebook ve mobil cihaz kullanıcılarını hedef kitlesi sayarak; büyük bir satın alma rehberi ve destek servisi oluşturduğunu düşünüyorum. Ülkemizdeki tüm notebook kullanıcılarının da bu internet projesi çatısı altında toplanacağına inanıyorum.