Ekonomik krizin etkilerinin her geçen gün daha da derinleştiği bir dönemden geçiyoruz. 1930'lardaki büyük bunalımdan bu yana yaşanan en büyük ekonomik krize şahit olduğumuz bu günlerde, risk sermayesi firmalarının geleceği de birçok platformda tartışılmaya başlandı. Tartışmaların odağında TheFunded'in kurucusu Adeo Ressi'nin geçtiğimiz günlerde Harvard Bussiness School'da yaptığı bir konuşma var. Konuşmanın sunumuna bu linkden ulaşabilirsiniz.
Ressi yaptığı konuşmada temel olarak, risk sermayesi firmalarının yatırım modellerinin artık çöktüğünü ve bu modelin para kazandıran bir model olmaktan çıktığını belirtmiş. Böyle bir açıklama yapmasının nedeni de risk sermayesi firmlarının artık yaptıkları yatırımların karşılığını alamaz duruma gelmiş olmaları. Kısacası risk sermayesi firmaları büyük yatırımcılardan ve sermaye sahiplerinden topladıkları paraları, start-up'lara yatırıyorlar fakat yatırımların sonucunda artık zarar ediyorlar. Bunun sonucunda da yapılan yatırımlar ekonomiyi büyüterek katma değer yaratmak yerine ekonomiyi küçültüyor ve para kayıplarına sebep oluyor.
Ben bu durumu risk sermayesi modelinin bir çöküşü olarak görmüyorum. Bu durum klasik arz talep dengeleriyle açıklanabilir. Risk sermayesi firmalarının 1990'lardaki büyük kazançlarından sonra, iştahı kabaran bir çok yatırımcı bu sektöre giriş yaptı. Sonuçta sisteme kaldırabileceğinden ve talep ettiğinden çok daha fazla para girişi oldu. Böylece alınan risk ile kazanç arasında orantısızlık oluşmaya başladı. Bu gidişatı takiben, risk sermayesi firmaları gelir modellerini doğru kurabilmiş, teknolojik inovasyon getiren şirketlere yatırım yapmakla yetinmeyip yenilikçi olmayan, herkesin kolayca taklit edebileceği, gelir modeli bile geliştirememiş ve herhangi bir değer yaratmayan birçok şirkete yanlış değer biçerek yüklü miktarda nakit yatırdılar. Yatırılan bu paralar web 2.0 şirketlerinin bir türlü kâr eder duruma geçememesi ve ekonomik krizin de etkisiyle şirket alımlarının azalması ve halka arzların durmasıyla beraber yatırımcılara her hangi bir gelir getirmeyerek onları zarara uğrattı.
Aslında sorunun büyük ölçüde risk sermayesi firmalarının web 2.0'dan nasıl ve ne kadar gelir elde edileceğini ve bu sektörde neyin inovasyon olduğunu tam olarak anlamayarak web 2.0 şirketlerine abartılı değer biçmelerini ve böylece arz-talep dengesinin bozulması olduğunu düşünüyorum.
Fakat ben Ressi kadar umutsuz değilim. Arz talep dengesinde ki bu bozukluk kendi akışı içerisinde dengesini bulacaktır. Yani alınan riskler karşılığında gelen kazancın düşmesiyle yatırımlar azalacak ve risk sermayesi yeniden verimli ve pozitif değer üreten, ekonomiyi büyüten bir model olamaya devam edecektir. Bu süre içerisinde riski azaltmak isteyen yatırım şirketlerinin erken aşama sermaye aktarımlarında önemli azalmalar görülebilir. Risk sermayesi firmaları yatırımlarını iş modelini iyi kurmuş, olgunlaşan ve pazarda yerini kanıtlamaya başlamış servislere yönlendirebilirler. Bunun yanında önümüzdeki dönemde yatırımlar gelişmekte olan ülkelere kayacak gibi duruyor. Çünkü bu ülkelerdeki pazar yatırım açısından henüz doyuma ulaşmadığından, risk sermayesi firmaları göreceli olarak daha az masrafla daha çok hisse alma şansına sahipler. Bu da bizim gibi gelişmekte olan ülkeler için yeni fırsatlar yaratabilir.