KONUK YAZAR

Yeni fiyat etiketi yönetmeliği, e-ticaret oyuncularını nasıl etkiliyor?

1 Mart 2022 itibari ile yürürlüğe giren Fiyat Etiketi Yönetmeliği e-ticarette satış yapan marka ve satıcıların günlük operasyonunda da değişiklikleri beraberinde getiriyor
Yeni fiyat etiketi yönetmeliği, e-ticaret oyuncularını nasıl etkiliyor?

18 Şubat 2022 Cuma günü 31754 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan ve 1 Mart 2022 itibari ile yürürlüğe giren Fiyat Etiketi Yönetmeliği e-ticarette satış yapan marka ve satıcıların günlük operasyonunda da değişiklikleri beraberinde getiriyor. Özellikle fiyat indirimi yapılan ürünlerdeki üstü çizili fiyatın ne olması gerektiği ve takibi e-ticaret ekiplerinin gündemine giriyor. Konuyu yakından takip eden Usersdot ekibi olarak yönetmelikle ilgili önemli noktaları derledik. Konuyla ilgili ayrıca Av. Gülşen Ürer (LL.M.) ‘e de teşekkür ederim.

Öncelikle yönetmeliğin kapsamını özetleyelim:

  • Yönetmeliğin değişiklikten önceki halinde, ürün etiket ve listelerinde bulunması zorunlu olan üretim yeri, ayırıcı özelliği, tüm vergiler dahil satış fiyatı gibi bilgilerin Türkçe olarak yazılma zorunluluğu bulunmamaktayken Yönetmelik’te yapılan değişiklik ile bu gibi etiket ve listelerde yer alması zorunlu bilgilerin Türkçe yazılması zorunlu hale getirilmiştir.
  • Ayrıca, etiket ve listelerde bulunması zorunlu olan bilgilere bir yenisi daha eklenmiştir. Buna göre, malın satış fiyatından ayrı olarak ambalajının iadesine ilişkin depozito bedeli olması halinde, satıcıların söz konusu depozito bedelinin de etiket ve listelerde ayrıca yer alması gerekecektir.
  • Yönetmelik’te yer alan “Etiketin Konuluş Biçimi ve Yeri” başlıklı 7.maddeye ek bir ibare eklenmiştir. Böylece, perakende olarak satışa arz edilen mallara konulması zorunlu olan etiketlere, malın veya aynı nitelikteki mal grupları ve raflarına ek olarak, malın ambalaj veya kabı üzerinde de yer verilecektir.
  • Değişiklik öncesinde, indirimli olarak satışa sunulan mal veya hizmetin indirimden önceki satış fiyatının tespitinde sadece “indirimli satış fiyatından bir önceki satış fiyatı”nın esas alınacağı belirtilmiş ve bu da uygulamada indirim öncesi fiyat artışı yapılarak “sahte indirimler” yapılması nedeniyle ile tüketicilerin mağduriyetine sebep olmaktaydı. Yönetmelik’te gerçekleştirilen en önemli değişiklik ile indirimde uygulanacak satış fiyatının tespitinde “indirimin uygulandığı tarihten önceki otuz (30) gün içindeki en düşük fiyat”ın esas alınacağı düzenlemesi getirilmiştir. Bu düzenlemeye göre indirim yapılacak bir ürünün önceki fiyatı olarak, indirimden önceki etiket fiyatı değil de son otuz (30) gündeki en düşük fiyatı esas alınacaktır. Şayet perakende satış konusu mal, meyve ve sebze gibi çabuk bozulan mallardan ise bu durumda etiketlerde indirim miktarı ve oranı hesaplanırken indirimli fiyattan bir önceki fiyat esas alınacaktır.

Yeni takip mekanizması ihtiyacı ve iki soru

En dikkat çeken madde, e-ticaret ekosisteminde yeni takip mekanizması ihtiyacını doğuracak olan “indirimin uygulandığı tarihten önceki otuz (30) gün içindeki en düşük fiyat”’ın indirim öncesi fiyat olarak kullanılması! Bu nokta iki soruyu daha doğuruyor.

Birincisi katalog sistemi ile aynı ürünün bir çok satıcı tarafından satıldığı Hepsiburada, Trendyol, Amazon gibi online pazaryerlerinde fiyat etiketini koymakla yükümlü olan, indirimli satışlarda uygulanması gereken hususlardan sorumlu olan satıcı, indirim öncesi fiyatı için hangi veriyi baz alması gerektiği sorusu. Basit bir şekilde anlatmak gerekirse “Her koyun kendi bacağından asılır” diyebiliriz. Bu durumda, ürünü satan satıcı kendi son 30 günlük fiyatı üzerinden değerlendirilir.

Örnekle anlatmak gerekirse Satıcı A indirim belirleyeceği üründe kendi girdiği en düşük fiyat 100 TL iken aynı ürünü satan diğer satıcıların geçmiş verisine baktığında Satıcı B son 30 günde 80 TL’den sunduysa bile indirim öncesi fiyat olarak 100 TL’yi baz alır.

İkinci soru bir tüketici üstü çizili indirim oranı ile ilgili çelişki görüp Ticaret Bakanlığı birimlerine satıcı için gerekli şikayette bulunduğunda satıcının hangi veriyi delil olarak kullanabileceği. Yönetmelik madde 11 uyarınca “Bu hususlara ilişkin ispat külfeti satıcı veya sağlayıcıya aittir” bilgisi olduğu için satıcı uyguladığı indirimli fiyatların Kanun’a ve Yönetmeliğe uygunluğunu ispatlamakla yükümlüdür. Bu yükümlülük kapsamında satıcılar kullandıkları fiyat takibi yazılımlarını kaynak olarak gösterebilirler.

Yeni yükümlülüğe uyulmadığı durumlar satıcılar için ticari algı kaybı yaratabilecekken “Ceza hükümleri” başlıklı 77. maddesi uyarınca, aykırılığı tespit edilen her bir işlem için 615-TL (2022 yılı için) idari para cezası uygulanıyor.

Teknoloji dünyasındaki gelişmeleri takip edin. Neleri size ulaştırmamızı istersiniz?
Abonelik kaydınız başarıyla oluşturuldu.