Türkiye'nin en etkili internet ve girişimcilik konferansı Webrazzi Summit 2021, Wyndham Grand İstanbul Levent'te devam ediyor. Bu sene hem online hem de offline gerçekleştirilen etkinlikte istegelsin kurucusu ve CEO'su Sedat Yıldırım "Gıdanın ve Gıda Perakendeciliğinin Geleceği " adlı sunumu ile sahnedeydi.
Yıldırım, her yıl üretilen gıdanın üçte birinin tarladan perakendecilere, işletmelere ve mutfaklara uzanan tedarik zincirinde çöpe atıldığını söyleyerek başladı. Arkasından gıda israfının toplam parasal değerinin 1 trilyon dolar olduğunu bunun da Türkiye Gayrisafi Milli Hasılası'nın yaklaşık 1,4 katı ettiğini kaydetti.
Her gün 25 bin kişi her yıl ise 10 milyon kişinin açlıktan öldüğünü belirten Sedat Yıldırım, "İsraf edilen gıdanın dörtte birinin kurtarılması açlık çeken insanları doyurmaya yetiyor" diyerek konunun önemine dikkat çekti. Konuşmasına gıda israfının beraberinde yakıt, tarım ilacı, su, enerji, iş gücü israfını da getirdiğini, gezegene zarar verdiğini iklim krizinde büyük rol oynadığını söyleyerek devam etti. Türkiye'de ise her yıl 18,8 milyon ton gıdanın çöpe gittiğini belirten Yıldırım, bu gıdalar arasında en çok da sebze, meyve ve ekmeğin olduğunu söylüyor.
Bu gidişata dur denmezse mevcut kaynakların insanlığa yetmeyeceğinden dem vuran Yıldırım sözlerine şöyle devam etti: “Yaklaşık 100 yıldır gıda bolluğu içinde yaşıyoruz. Bugün 8 milyarlık nüfus ile hızla büyüyen kentlerde çevre, gıda ve gıdaya erişim sorunları oluştu. Aşırı sulama, aşırı gübreleme, tuzlaşmanın artması, kentleşme, erozyon, doğa tahribatı ile tarım alanları her geçen yıl azalıyor. Dünyada içilebilen suyun yüzde 75'i tarım için kullanılıyor. Bunun yüzde 35 ise çöp oluyor. 2050’de dünya nüfusu 10 milyara yaklaşacak, gıda tüketimi ve paylaşım kavgası hızla artacak. Bu da Gıda Savaşları’nı doğuracak. Dünyanın sürdürülebilirliği adına artık üretimi artırmanın değil, üretileni daha doğru kullanmanın zamanı.”
Altı adımda gıdaya saygı
Sedat Yıldırım, yeni nesil alışveriş deneyimi sunan istegelsin'in Türkiye’deki her evin tam istediği ürünü, iyi kalite ve deneyimle buluşturup, alışverişin geleceğinin gezegen için fayda odaklı şekillenmesine liderlik etmeyi amaçladığını belirtti. Bunu 'Gıdaya Saygı, Geleceğe Umut' başlığı altında altı adımda gerçekleştireceklerini kaydetti. İlk adımını bu farkındalığı geniş kitlelere yayarak atacaklarını söyledi.
Bir taraftan Sedat Yıldırım, istegelsin'in üreticilerden direkt satın alma yaptığını ve tüketicinin buzdolabına kadar tüm süreci üstlendiğini belirtti. Ayrıca gıda taşımacılığındaki israfı ortadan kaldırmak için çeşitli regülasyonlar yapıldığını sözlerine ekledi. istegelsin'in gıda ömrünü uzatacak teknolojilerle siparişleri soğuk zinciri bozmadan, dark store'lar aracılığıyla teslimat gerçekleştirdiklerini anlattı. Yani bununla platformun perakendeyi yeniden tasarladığını söyledi. Bu yüzden istegelsin'in tüketiciler için ön plana çıkan bir marka haline dönüştüğünü söyledi ve sözlerine şöyle devam etti: "Her ürün grubunun ihtiyaç duyduğu sıcaklıktaki odalarımız ile sebze ve meyvelerin tazeliğini 45 güne kadar uzatıyoruz. Burada içeriye müşteri giren mağazalara göre yarı yarıya daha az enerji sarfiyatı ile ürünlerimizi saklıyoruz. Hem soğutuculu araçlarımızda hem de depolarımızda 7/24 sıcaklık kontrol ve analizleri ile ürünlerin bize ulaştığı andan müşterimizin buzdolabına kadar soğuk zincir özenle korunuyor."
Gıda ömrünü uzatacak tüketim konusunda bir takım öneriler sunan Yıldırım, perakendecilerin bu konuda kafa yorması gerektiğini kaydetti. Diğer taraftan TETT ve STT farklarını öğrenilmesi, etiket okuryazarlığı kazanıp gıdaları en uygun koşullarda muhafaza edilmesi ve soğuk zinciri bozmadan hemen buzdolabına yerleştirilmesi ve buzdolabının kapısını en kısa sürede açılıp kapanması gerektiğinin altını çizdi. Tazelik ömrünü uzatacak küçük ama etkili ipuçlardan söz ederek şu örnekten bahsetti: "Çilekleri kağıt havlu üzerine ayrı ayrı, tek tek yerleştirerek buzdolabında ya da yeşillikleri kurutup bezlerin içinde dolapta saklamak oldukça etkili yöntemler arasında..."
Sedat Yıldırım konuşmasında gıdaya saygılı alışverişin önemine dikkat çekti. Buzdolabının kontrolü ve alışveriş listesi yapılması ve buzdolabında meyve sebzeler rahat görünecek şekilde; eskiler önde, yeniler arkada muhafaza edilmesi gerektiğini söyledi ve konuyla ilgili sözlerine şöyle devam etti: "Haftalık yemek planı ile düzenli, planlı, az ve öz alışveriş yapılması önemli. Çabuk bozulan meyve ve sebzelerde 500 gr'lık gibi paketlerde saklanmalı. Tabağa yiyeceğimiz kadar koymak gıda israfının önüne geçen bir yöntem. Ayrıca Markete gitmeden, sırada beklemeden, ağır poşetler taşımadan, ürünler istediğiniz zaman kapınızda. Bu yüzden tüketeceğimiz zaman az ve öz alalım."
Sürdürülebilir ve takip edilebilir tarım konusuna dikkati çekti. istegelsin'in sürdürülebilir ve iyi tarım teknikleri kullanan çiftçilere hem bu ürünlerin sayısının artmasına hem de yerli tarıma destek olduğunu dile getirdi. Gıda bankacılığı konusunu önemsediklerini belirten Sedat Yıldırım konuşmasına Temel İhtiyaç Derneği ile son kullanma tarihinden önce ve halen tüketilebilir durumdaki satılma ihtimali düşük ürünleri, ihtiyaç sahiplerine ulaştırılması için bağışladıklarını söyleyerek son verdi.
İlk Yorumu yazmak ister misiniz?
Yorum Yazmak için Giriş Yap