Veri odaklı dönüşüm baş döndürücü hızla devam ediyor. Dijitalleme de bu dönüşümün önemli sac ayaklarından bir tanesi... Dijitalleşmenin her ölçekten şirketin verimliliğini artırdığı ve daha rekabetçi olmasını sağladığı da bir gerçek. Özellikle e-ticaret sektöründe ortaya çıkan Amazon, eBay, Alibaba gibi şirketler pek çok aracı kurumu devre dışı bırakarak geleneksel ticaret anlayışını değiştirdi.
Bu yeni iş modeli ve teknolojik yenilikler perakende sektörünü de etkiledi. Dijitalleşen şirketler bu süreçte bir adım daha öne çıktı. Bu şirketlerden biri de Philip Morris Sabancı. Şirket, 2016 yılında testlerine başladığı dijitalleşme ivmesini, 2017’de ciddi bir dönüşüm modeli olarak uygulamaya geçirdi.
150 bin bakkal dijitalleşti
Sahip olduğu dijital alt yapı sayesinde geleneksel bakkalların dijitalleşmesine ön ayak oldu. Bugün150 bin bakkal ile ticari faaliyetlerinin yüzde 90’ından fazlasını dijital platformlar üzerinden yürütüyor ve her gün yaklaşık 60 bin bakkal dijital platformu kullanıyor.
Bu önemli bir hamle... Çünkü geleneksel bir FMCG operasyonunda bu kadar sayıda bakkalın oluşturduğu havuzda, tüm bakkal esnafı ile iletişime geçmek en iyi ihtimalle 1 ay zaman alıyor. Philip Morris Sabancı, bunu 3 günden az bir sürede gerçekleştirdi. Böylece şirket, daha çok bakkalı daha kısa zamanda ziyaret ederek iş ihtiyaçlarını çok daha hızlı bir şekilde sağlayabiliyor.
Bir taraftan esnafı dijitalleşme konusunda desteklemek amacıyla TOBB Üniversitesi ile birlikte çok gelişmiş, üç modülden oluşan, sertifikalı bir eğitim program dizayn etti. Şu ana kadar 30 bin esnaf bu sertifikayı aldı ve bu yıl da kalan esnaf için kendilerini geliştirebilmeleri adına sertifikasyona imkan sunuyor. Hedef, bu sene sertifika alan esnaf sayısını iki katına çıkartmak.
Peki bunu nasıl gerçekleştirdi?
Şirket, dijital dönüşümün ilk evrelerinde, veri odaklı çalışma yöntemlerine nasıl geçilebilir, ekosisteme ve paydaşlara nasıl fayda sağlar ve farklı çözüm ortaklarıyla neler yapılabilir gibi konuları masaya yatırdı. Devamında 250’den fazla süreci haritalandırdı. Değişim yönetimini içeride yaparak dönüşüm vizyonunu ortaya çıkardı ve üst yönetimden en alt kademeye kadar bu vizyonun benimsenmesini amaçladı.
Philip Morris Sabancı’nın bugün kullandığı dijital platformu geliştirme aşamasında girişimlerle işbirliği yaptı. Müşterilere değer yaratacak çözümleri entegre etti. Yapay zeka ve görsel tanıma teknolojileri gibi veriyi kullanabileceği çözümleri platform içerisine dahil etti. Bugün satış noktalarındaki verileri geleneksel yöntemlerle yapmak yerine görsel tanıma teknolojisini kullanarak analiz ediyor. Bu sayede ayda 750 bin görseli tanıyıp anlık veriye dönüştürerek süreçleri yeni nesil teknolojiler aracılığıyla yürütüyor.
Girişimlere yatırım yapıyor
Şirketin yaşamış olduğu dönüşüm serüvenini geleneksel bir şirketten bir teknoloji şirketine dönüşüm olarak özetlenebilir. Globalde bugün Philip Morris International; yaşam bilimleri, tüketici teknolojileri, ürün teknolojileri ve endüstriyel teknolojiler olmak üzere dört alanda 80 teknoloji girişimine yatırım yapıyor.
Türkiye olarak Philip Morris International’ın global dijital dönüşümünün başarıyla uygulandığı öncü pazarların başında geliyor. 2021 yılı itibarıyla melek yatırım ağlarından Keiretsu’nun Türkiye bölümüne kurumsal üyeliğini başlattı. Bu network ve gelişmeler sayesinde iş modeli içerisinde girişimlerin yaptıklarını yakından takip edecek modeller kurdu. Sahada veri toplayan, bayilerdeki ürün takibine yönelik çalışmaların yanı sıra iş güvenliği, depolardaki otonom çalışmaları gibi inovasyona açık bir çok alanda girişimlerle yaptığı pek çok farklı iş birliği süreçleri bulunuyor.
İlk Yorumu yazmak ister misiniz?
Yorum Yazmak için Giriş Yap