Banu Turgut Ahıska: Girişimciyi cinsiyete göre tanımlanmaktan hoşlanmıyorum

Alışveriş fişinin fotoğrafını çekip gönderen tüketicilere anında dijital ödüller kazandıran bir mobil uygulaması Qumpara'nın kurucu ortağı Banu Turgut Ahıska, Bilkent Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği'nden mezun oldu. Beykent Üniversitesi'nde MBA yaptı. 

Diğer yazılara konu olan girişimci hikayelerinden farklı olarak ne eğitim ne de çalışma hayatında cinsiyeti üzerinden ayrımcılığa maruz kalmadığını söylüyor. Bunu ve bilgisayar mühendisliği bölümüne neden girdiğini  şöyle açıklıyor: "Üniversite sınavından yüksek puan almıştım. Ankara'da yaşıyordum. Bilkent Türkiye'nin ilk özel üniversitesiydi. O dönem seçebileceğim çok fazla bölüm yoktu. İlk tercihim de bilgisayar mühendisliği bölümüydü. Okulda elektronik mühendisliği gibi alanlarda erkekler baskın iken, bizimkinde kız ve erkek öğrenciler aynı yoğunluktaydı." 

Havelsan'ın Ar-Ge departmanında çalıştı

Banu Turgut Ahıska iş hayatına Havelsan'da yazılım mühendisi olarak başlamış. 10 yıla yakın orada çalışan girişimci, şirketin güvenlik sistemlerini yazanlardan...  Ar-Ge bölümünde çalışmış. Şirketin içinde erkeklerin yoğun olarak çalıştığı departmanların olduğunu belirten Ahıska, "Ama benim bölümümde kadınların, erkek çalışanlara göre sayısı azımsanmayacak kadar yüksekti. Farklı üniversitelerden gelen kadın mühendis ve yazılımcılar vardı. O dönemde hava kuvvetleriyle ortak yürütülen bir projede çalışıyordum" diye konuşuyor.

Daha sonra bir seneliğine İsviçre'ye gitmiş. 'SFS' adlı sigorta sektörüne çözüm üreten bir yazılım firmasında dokuz yıl yöneticilik yapmış ve girişimciliğe nasıl başladığını şöyle anlatıyor: "Yazılım departmanı yönetiyordum. Yaptığım iş keyifliydi. Teknolojinin gelişmesiyle çeşitli aplikasyonlar çıkmaya başlamıştı. O dönem rüzgar beni kendi işimi yapmaya sürükledi. Aslında kariyer planımda girişimci olmak yoktu. Buna rağmen denemek istedim. Nitekim ortağım Nilhan Gür ile işin altından kalkmayı başardık."

Bir insanla ortak olmanın cinsiyetten bağımsız olarak zor bir süreç olduğunu söyleyen Ahıska, ortak olma halini evliliğe benzetiyor ve ekliyor: "Herkesin iş yapış şekli birbirinden farklı. Karşılıklı sevgi ve saygı gösterildiği sürece bu işin iyi yönetileceğine inanıyorum."

Şirket kurulduktan sonra çok fazla yatırım şirketi ve yatırımcı ile görüştüklerini belirtiyor ve sözlerine şöyle devam ediyor: "Onların girişimcilere kadın veya erkek ayrım yapmadan değer verdiklerini düşünmüyorum. Biz şanslıyız ki Erdem Yurdanur gibi girişimcilere değer veren bir isme denk geldik. Hem ortağım hem de yatırımcım. Ama aynı zamanda arkadaşım..."

'Kadın' girişimci tanımlamasını doğru bulmuyorum

Teknoloji sektörü içinde ne yöneticilik ne de kendi işimi yaparken kadın olduğum için herhangi bir sıkıntı ile karşılaşmadığını söylüyor ve şöyle devam ediyor: "Bu zamana kadar kendimi kadın girişimci olarak nitelendirmemiştim. Ne ailemde ne de çalıştığım yerlerde böyle bir şey ile karşılaşmamıştım. Dolayısıyla ben de kendimi böyle tanımlamadım. Böyle tanımlanmaktan da haz etmiyorum. Çünkü ben girişimciyim. Ortağımla bunu asla öyle kullanmadık. Dolayısıyla önce kadınların bu tanımlamadan vazgeçmesi gerektiğine inanıyorum. Yani aslında mevzu dilde bitiyor."

Kadınlar Anlatıyor yazı dizisinin diğer örneklerine şuradan ulaşabilirsiniz.