Sosyal izolasyon günlerinde 'motivasyon' kelimesi dile pelesenk oldu. Yaklaşık bir aydır birçok kişi evden çalışıyor. Türk İnternet ekosistemi de evden çalışanlardan... Türkiye'nin önde gelen yatırımcıları evde düzenli çalışmanın sırrının disiplinli olmaktan geçtiğine inanıyor. Zamanı verimli kullanmanın önemini vurguluyor. Ofise gitmenin aynı zamanda sosyalleşme sağladığı ve evde olmanın motivasyon kaybına sebep olduğu kanısında birleşiyorlar.
Startupfon'un kurucusu Gülsüm Çıracı, evdeyken rehavete kapılmamak adına kendine belirli rutinler oluşturmaya çalışıyor. Sabah normal şartlarda işe gideceği saatte kalkmaya özen gösteriyor. İşe başlangıç saatinde bilgisayarının başında olmaya çalışıyor. Video toplantılarını yapıyor ve rutin işlerine devam ediyor. Akşam üstleri ise biraz hareket edebilmek adına -tabii ki sosyal mesafeye dikkat ederek- yaklaşık bir saat kadar yürüyor.
Ona göre evden çalışmanın en büyük avantajı, odaklanma, araştırma ve okuma yapma gereken işlere evde daha fazla zaman ayırıp daha verimli sonuçlar almak. Diğer avantajı ise zamanı verimli kullanmak. "Özellikle İstanbul gibi büyük şehirlerde çalışan bizler için bir toplantıdan diğerine gitmek veya işe ulaşmak için trafikte kaybettiğimiz zaman nedeniyle evden daha verimli bir zaman yönetimi yapılıyor" diye konuşuyor. Elbette evden çalışmanın bir takım dezavantajları var. Çıracı, ev içinde öz disiplini sağlamak da zorlanıyor.
Çıracı, gününün yaklaşık 7-8 saati yoğun çalışarak geçiriyor. Ama bu saatlerin ofiste çalışmaktan daha verimli olduğunun altını çiziyor ve sözlerine şöyle devam ediyor:
Ofise gitme ve evden çalışmanın arasındaki farkların kuşaktan kuşağa değiştiğini düşünüyorum. Benim jenarasyonum ofis ortamında çalışmaya alışkın fakat yeni nesil evden çalışmaya daha hızlı uyum sağlayabiliyor. Yıllarca çalışmak için evden çıkmanın gerektiği alışkanlıkla bir odadan diğerine geçip çalışma alışkanlığı ilk etapta zorlayıcı olabiliyor. Bir diğer fark ise evde aynı rutinin çok fazla devam etmesi. Günler hep birbirinin aynı...
Çıracı'nın üniversiteye giden bir kızı var. Onunla sadece akşamları ve yemeklerde bir araya geldiğini söyleyen Çıracı,"Gün içinde o da online derslerine katılmak veya ödev, sınav gibi sorumluluklarını yerine getirme zorunda olduğu için çok fazla problem yaşamıyoruz" diye konuşuyor. İki kişi de olsalar yine de günde üç öğün yemek hazırlamak ve temizliği yapmak gerektiğini belirtiyor. Bunu da ya sabah saatlerinde ya da gün içinde kısa molalarla hallediyor.
Sosyalleşmek için teknolojiyi kullanıyor
Sosyalleşmek ise onun en çok zorlandığı konu... Yaptığı iş sürekli yatırımcı veya girişimcilerle görüşmeyi ya da etkinliklere katılmayı gerektiriyordu. Karakter olarak da son derece sosyal biri olduğumu söyleyen Çıracı, "O nedenle bir anda evde çalışmak ve sosyalleşmenin sınırlı olması ilk etapta beni çok zorladı. Fakat, zaman içerisinde sosyalleşmek için teknolojinin nimetlerinden faydalanmaya başladım. Şu anda arkadaşlarımla telefon, görüntülü görüşme ile iletişimi devam ettiriyorum. Tabi ki karşı karşıya sohbet etmenin yerini tuttuğunu söyleyemem ama bu dönem geçene kadar idare edilebilir" diye konuşuyor.
"Evde daha fazla disipline ihtiyaç var"
Türkiye'nin en aktif yatırım fonlarından 500 İstanbul'un ortağı Rina Onur, her gün sabah erkenden uyanıyor. Kızı kahvaltı ederken o da ona kahve içerek eşlik ediyor. Daha sonra video görüşmeleri ve yazışmalarla işe başlıyor. Onur gülerek "Tabii ki arada da olsa kızım kapıya dayanıyor. O yüzden molaların çoğu gerçek bir mola değil. Daha çok kızımla birebir ilgilenmekle geçiyor" diye konuşuyor.
O evde ofis ortamında sağladığı düzeni sağlamak adına kendini daha fazla disipline ediyor. Ona göre evde dikkat dağıtıcı veya motivasyonu etkileyecek unsurlar daha fazla. Fakat planlı bir şekilde ilerlediği zaman süreçleri kontrol edebildiğini söyleyerek sözlerine şöyle devam ediyor:
Evde çalışmak hem avantajlı hem de dezavantajlı olarak görülebilir. Trafik çekmemek, yolda zaman kaybetmemek, belli tarz bir kıyafetin içinde olmama büyük bir lüks; fakat bazen bu rutini yaşamayınca "ev" ve "çalışma ortamı" arasındaki hat bulunabiliyor. Pandemi öncesine kıyaslanırsa, elimden gelen tüm çabaya rağmen eski performansımın yüzde 70'inde olabildiğimi söyleyebilirim. Sanki daha fazla çalışıp, daha az iş halledebiliyormuşum hissiyatı yoğun.
Çalışma alanı önemli
Rina Onur'un evde sağlıklı çalışabilmek için "çalışma alanı" olarak ayırdığı bir odası var. "Sessizliğin sağlanabildiği ve içerisinde kendi tuvaleti olan bir oda olduğundan izole olmak biraz daha kolaylaşıyor" diye konuşuyor. Hem çocuk hem de evle ilgilenirken evde yardımcı olabilecek birisinin olmasını önemsiyor. Ailesiyle sıklıkla Facetime yapıyor. Arkadaşlarıyla da düzenli Zoom günleri düzenliyor. Hatta takvimlere bile aldıklarını söylüyor.
Rehavete kapılmamak önemli
Dünyanın en büyük melek yatırımcı ağlarından biri olan Keiretsu'nun Türkiye Genel Müdürü Duygu Eren, evden çalışırken düzen ve disiplinin önemli olduğuna inanıyor ve sözlerine şöyle devam ediyor: "Biz kendi yaptığımız takvime göre işimizi hem online çalışmaya adapte edip hem de hızımızı arttırarak devam ediyoruz. Rehavete kapılmamak en büyük düzen." Duygu Eren'in evinin bir odası bu süreçten önce de çalışması odası olarak dizayn edilmiş. Şu an orayı daha çok kullanır olduğunu söylüyor. Hatta sevdiği çiçeği ve birkaç tane daha eşyayı koyarak kişiselleştirmiş.
Güne meditasyon yaparak başlıyor
Eren, sabahları erken sanki ofise gidecekmiş gibi uyanıyor, meditasyon yaparak güne başlıyor. Güçlü bir kahvaltının ardından, maillerimi kontrol edip, Keiretsu Forum ekibiyle Zoom ile veya telefonla görüşüp günlük yapılacaklarını konuşuyor. Online görüşmeler, telefon konuşmaları derken gün çok hızlı ve verimli geçiyor. Hem yeni yatırımları takip ediyor, hem dünyanın birçok yerindeki startupları değerlendiriyor. Akşamları benim genelde davetli olduğu bir canlı yayın oluyor. Girişimler noktasında değişen trendleri ve dünyanın gidişatını ve yatırımları değerlendiriyor. İş dışında her gün mutlaka bir saat spor yapıyor. Gün içinde çokça makale ve kitap okuyor. Yazı yazıyor. Gönüllülük esasıyla yaptığı mentorluklar son hızla devam ediyor.
Ben işimi çok severek yapıyorum. Bu sebeple' işim bitti, noktaladım' olarak hiç görmem. Sıkı çalışmayı çok severim. Yeni iş modelleri bulmak, değişiklik yapmak, fikirler üzerinde çalışmak bana mutluluk ve heyecan verir. Bu dönem yeni vizyonlar koymak açısından çok yararlı oldu. Güzel ve yenilikçi değişimlerin içerisine girdik. İşime çokça zaman ayırıyorum, hayatımın önemli bir kısmını iş ve beraberindeki çalışmalarla geçiriyorum.
Sosyallik illaki dışarıda olmak demek değilmiş bu süreçte bunu da anlamış oldum. Arkadaşlarımla, dostlarımla telefon, online ve sosyal medyadan iletişimimiz çok kuvvetli devam etmekte. Bir araya gelemesekte her zaman irtibattayız. Diğer taraftan bir çok canlı yayın, webinarı takip ediyorum. Bunlar beni oldukça sosyalleştiriyor. Hatta uzun zamandır konuşamadığım arkadaşlarımla da konuşabiliyorum. Bu da beni ayrıca mutlu ediyor.
"Ofisin tandansı farklı"
Türkiye'de faaliyet gösteren melek yatırım ağı Galata Business Angels Yönetici Direktörü Ata Uzunhasan ise günde sekiz saat çalışıyor. Çalışma saatlerini bütün güne yayıyor. Çalışma biçimini (gülerek) "Ressam veya besteci gibi" diye tanımlıyor. Ofisin eve göre daha farklı tandansı olduğuna inanıyor. Yüz yüze görüşme ve toplantılar gününün ağırlıklı bölümünü alıyor. Daha fazla veya azdan ziyade daha farklı bir düzen içerisinde olduğunu söylüyor. Online olarak bir çok şeye yetişse de bazı görüşmeleri yüz yüze yapmanın daha önemli olduğunun altını çiziyor. Bir taraftan evde çocuklarla birlikte iş yapmanın zorluklarıyla karşılaşsa da bununla nasıl baş ettiğini şöyle anlatıyor:
Evde herkesin belli bir programı var... hem çocukların hem de ebeveynlerin. Ebeveynlerin ayrıca kimle hangi aktiviteyi yapacağı da belli. Bu anlamda iyi bir proje yönetimi yürütüyoruz. Çocuklarla sınır koymak bu dönemde yapılması gereken en önemli şey. "Şu anda yapmam gereken bir iş var. Saat 17'de seninle oynayacağız" dedikten sonra, onları oyalayabilecek alternatifleri sunmak daha konsantre bir şekilde çalışma imkanı tanır. Ancak, gerçekçi olmak gerekirse, çocuklar her zaman öncelik, bu yüzden de onlarla ilgilenmek üzere esnek çalışmaya hazır olmak ve bunun keyfini de çıkarmak gerekiyor.
Sosyalleşmek için Houseparty ve WhatsApp'ı kullanıyor. "Daha sık görüşmeye başladığımız arkadaşlarımız var. Yani dışarıda serbestçe gezerken, zaman ayıramadığım insanlarla şimdi daha fazla vakit geçiriyorum" diye konuşuyor.
İlk Yorumu yazmak ister misiniz?
Yorum Yazmak için Giriş Yap