Meditopia, yaklaşık 2 sene önce kurulmuş bir meditasyon uygulaması. 60 ülkeye yayılan 5 milyon kullanıcısı ile yakın zamanda 2.3M Euro’luk yatırım turunu duyuran şirket, başladığı günden bu yana koruduğu vizyon ve bunun etrafında şekillenen şirket kültürü ile ön plana çıkıyor.
Meditopia kurucularından Fatih, Glocal Podcast’in 12. bölümünde konuğum oldu. Meditopia’nin vizyonunun takım, kültür ve stratejileri üzerindeki etkisini net bir şekilde görme fırsatım oldu. Bu yazıda da vizyonun önemini, Meditopia örneği üzerinden açıklamaya çalışacağım.
Önce problemi kucaklamak, bağlanmak lazım
Meditopia, Dünya’daki zihinsel sağlık sorununa odaklanma amacı ile başladı. İrili ufaklı hepimiz mental süreçlerden geçiyoruz. Her gün milyarlarca insanı etkileyen bu durumu adım adım çözmeyi hedefleyen ekip, meditasyon ile başlasa da, daha ilk günden stres, kaygı, uykusuzluk gibi problemleri de radarına aldı.
Tim Cook’un konuşmasında, Apple’ı bir telefon ya da donanım şirketi olarak değil, ancak bir sağlık şirketi olarak ileride hatırlanacak olduğunu söylemesi, Fatih ve ekibini de etkilemiş olmalı. Dünya değiştikçe, insanların beklentileri de farklılaşıyor. Yaşam ömrü uzadıkça, yaşlılık hayatımızda etkisinden daha fazla yer kaplıyor ve zihinsel sağlığın önemi de git gide artıyor.
21 yetmez! 22. yüzyılda da yaşayacak şirket kurmalıyız
Günümüzde, özellikle B2C, başarı hikayelerinin neredeyse tümü, sosyal fayda da getiren girişimlerdir. Eğitimi demokratize eden Udemy’den, insanların gelirlerini artırması ve ulaşımın kolaylaşmasını sağlayan Uber’e kadar bir sürü örnek mevcut. Bu girişimler finansal hedefler ile yola çıksalar da, milyonlarca insanı etkiledikleri noktada, bir sonraki aşamaya geçebilmek için, sosyal faydayı da gözetmek ve büyütmek durumundalar.
Fatih ve Meditopia ekibi de benzer bir görüş ile yola çıktı. Finansal hedeflerin yanında, insani ve sosyal faydaları da iş planının ortasına koyduktan sonra, asıl amacını belirledi:
"Sadece 21. yüzyılda değil, 22. yüzyılda da var olacak bir şirket yaratmak istiyorsanız, hümanistik idealleri, finansal hedeflerin önüne koymak zorundasınız." - Fatih
Rakipler dostumuz, aynı sorunu hep beraber çözeceğiz
Meditopia, 2 unicorn rakibine (Calm ve Headspace) büyük saygı duyuyor. Bu 2 firmanın alanda öncü olduğunu ve hatta sektörü yaratan firmalar olduğunu kabul eden Fatih, şirket kültürlerini ve ekiplerinin güçlü yönlerini ilham verici buluyor. Dünya’nın zihinsel sağlık problemini bir nebze de olsa çözmeye hedeflenen Meditopia, bu büyük rakiplerin göz ardı ettiği bir açıdan pazara giriş yaptı.
Meditasyon, insanın yalnız başına ve en mahrem anlarda, zihninin derinliklerine inerken gerçekleştirdiği bir egzersiz. Herkesin kendi kişisel alanına, genellikle uykudan hemen önce veya yeni uyandığında yapılan bu aktivitenin, birey ve kültürü ile harmonik olması da büyük önem taşıyor.
Bu durumun farkında olan kurucu ekip, pazara giriş stratejisini oluştururken, rakiplerinin ürünlerinin bir çok ülke ve dile göre lokalleştirilmediğinin farkına vardı. Hala İngilizce konuşulan pazarlarda büyümeyi hedefleyen bu 2 unicorna karşı Meditopia, tam ters bir strateji izledi ve tam lokal bir uygulama ile Türkiye pazarını hedefledi.
İnsanların en mahrem anlarındayız, onlardan biri olmalıyız
Meditopia, ilk olarak Meditasyon adı ile Türkiye’de başladı. Kendi dilinde ve kültüre uygun şekilde, doğru terapist ve öğretmenler ile yakın çalışarak ürünü geliştirdi. Yerelleştirilmiş 15 program ve 150 meditasyon tipi ile yerel pazarda hızla büyüyen şirket, bu strateji ile belli pazarlarda Calm ve Headspace’in önüne geçebileceğini de kanıtlamış oldu.
Bahsettiğimiz gibi, Meditopia’nın şu anda 60’tan fazla ülkede müşteriye ve İspanya, Brezilya, Berlin gibi ülkelerde yerelleşmeye yoğunlaşan takımlara sahip. Lokalleşmeyi, stratejisinin ana silahı olarak gören Fatih, bu çok yönlü süreci 3’e ayırıyor.
Meditopia, öncelikle girmek istediği pazarda birini ekibe dahil ederek potansiyel müşteri ve partnerler ile yakın çalışma gösteriyor. Ürün bu dile tamamen uyarlanırken, diğer yandan bu pazardaki ihtiyaçlar, kültürel gereksinimler ve müşteri beklentileri de haritalanmış oluyor. Ürün ve içerik yerelleştirildikten sonra, belli bir kullanıcı kitlesi uygulamaya kazandırılıp, bu kullanıcılar ile yakından ilgileniliyor. Özellikle yabancı gelen, kültüre uymayan içerik ve akışlar üzerinde düzeltmeler yapılıyor. En son noktada ise, hedef, bu kullanıcıların tecrübelerini daha da derinleştirmesini sağlamak oluyor. Sunulan ek hizmetler de yerel dilde bu pazara sunuluyor ve benzer bir test süreci yapılıyor.
"Dijital bir dünyada yaşıyor olabiliriz. Fakat kültüre tam uyumlu olabilmek için, o pazardan kişileri takıma kazandırarak süreci ilerletiyoruz." - Fatih
Kullanıcılarımız ile daha derin ilişkiler kurmaya odaklıyız
Headspace ve Calm bir yana, Meditopia girdiği her pazarda yerli oyuncularla da rekabete girdi. Pazarda yerli oyuncunun barınabilmesini, pazarı ve müşteri adaptasyonunu valide etmek için pozitif bir işaret olarak göre Fatih, bu rekabetin en büyük faydayı son kullanıcıya sağladığına emin.
"Rekabet son kullanıcıya yarıyor. Bu sebepten ötürü mutluyum. Fiyatların düşmesi bir yana, insanların bu zihinsel yolculuktaki alternatifleri de artıyor." - Fatih
Meditopia girdiği tüm coğrafyalarda yerli oyuncuları yenmeyi başarmış ve Headspace ile Calm’ı zorlayacak büyüklüğe ulaşmış olsa da, herşey daha yeni başlıyor. Hepimizin farklı zihinsel süreçlerden geçtiğini düşünürsek, aslında Meditopia en büyük ve en hızlı büyüyen pazarlardan birinde yer alıyor. Meditasyon dikeyinde başlayan ve yerel kültürlere uyumluluk ile ön plana çıkan şirket, artık farklı düzeylerde daha derin çözümler sunan günlük bir mental yoldaşa dönüşmeyi hedefliyor.
Herkesin zihinsel süreçleri ve önündeki sorunlar birbirinden farklılık gösteriyor. Meditopia, kullanıcıları hakkında sahip olduğu detaylı veriyi de kullanarak, ilk etapta platformda kişiselleştirmeye gitmek istiyor. Kişinin ihtiyaçları, zihinsel durumu ve beklentilerini de göz önüne alarak, farklı meditasyon çeşitleri sunmak ile başlayacak bu dönüşüm, uyku problemi, stres, özgüven, ve hatta kişisel terapist gibi dikey hizmetlerle daha da derinleşecek.
"Meditopia, gittikçe daha da kaosa dönüşen günlük hayatımızda en güvende hissettiğimiz yer olmalı." - Fatih
Herkesin bir mental yoldaşı olmalı
Üründeki bu farklılaşmalar ve sağlanan faydanın derinleşmesi, Meditopia’yı unicorn rakiplerinden çok ayrı bir noktaya taşıyacağı kesin. Bu strateji ile İngilizce konuşulan, daha rekabetçi, pazarlarda da varlık göstermeye çalışacak olan şirket, son yatırım turundan aldığı kaynağın büyük bir kısmını bu yeni vizyona harcayacak.
Dışarıdan bakıldığında, Meditopia gibi bir mobil uygulamanın giriş bariyeri çok yüksek görülmeyebilir. Zaten Fatih’in de dediği üzere, ilk ürünü 2 ay gibi kısa bir sürede geliştirmişlerdir. Meditopia’nın bugüne kadar sahip olduğu 2 giriş bariyeri farklı bölgelere lokalleştirilmiş içeriği ve viralite ile beslenen efektif büyüme mekanizması idi.
Meditopia, elindeki büyük kullanıcı datasını, kişiselleştirme ve mental companion olma için kullanarak aslında elindeki büyük veriyi bir giriş bariyeri olarak ortaya koyuyor ve müşterileri ile derin ilişki kurarak, onların ortalama uygulamada kalma süresini de (lifetime) epey yukarı çıkarıyor.
Durmadan yatırım alarak büyüyüp, önümüzdeki opsiyonlar daraltmak istemiyoruz. Büyümemizi organik mekanizmalara bağladık, üründe farklılaşıyoruz ve kendi geleceğimize her zaman kendimiz karar vereceğiz. Bu Meditopia’yı 22. yüzyıla taşır. - Fatih
Son olarak Glocal'ın bölümlerinin Spotify, Apple Podcasts, Google Podcasts, Anchor.fm, Overcast, Radio Public'ten dinlenebileceğini de hatırlatalım.
İlk Yorumu yazmak ister misiniz?
Yorum Yazmak için Giriş Yap