2014 yılında bitcoin ilk büyük sıçrayışını gerçekleştirip, o güne kadarki en yüksek değerine ulaştığında, dünyanın şüphesiz en ünlü yatırımcısı Warren Buffet'ın da ilgisini çekmeyi başarmıştı. Kazançtan çok kendisini değer yatırımcısı olarak niteleyen Buffet, bitcoinin bu şekilde değer görmesinin ancak bir şaka olabileceğini şu sözlerle ifade etmişti: "Bu bir para iletme şekli. Parayı bu şekilde çok verimli transfer edebiliyor ve evet bunu anonim olarak da yapabiliyorsunuz. Çek de bir para iletme yöntemi. Çekler sırf para iletebildikleri için çok para ediyor mu? Peki para transferi emirleri? İnsanlar bu yöntemleri kullanıyorlar. Umarım bitcoin daha iyi bir yöntem haline gelir, yine de birçok farklı yönden kopyalanabilir ve kopyalanacaktır da. Bunun özünde çok büyük bir değer taşıdığı fikriyse bana bir şaka gibi geliyor"...
Milyonlarca dolarını hangi hisseye yatıracağını bilemeyen emekli bir bankacı olsaydınız Buffet'ın söylediklerini haklı bulup, geleneksel fonlarla yetinebilirdiniz. Ama kaybedecek çok fazla bir şeyi olmayan genç, dünyayı değiştirmeyi isteyen bir geek ya da disruption kokusunu alıp geleceği satın almak isteyecek milyarder bir yatırımcıysanız, bitcoine çoktan yatırım yapmış olmanız gerekiyor. Zira bitcoine başlamak için biraz geç bile denilebilir. Değeri bu yıl rekor üstüne rekor kıran bitcoin doygunluk noktasına yaklaştıkça daha erişilmez hale geliyor. Yeni bitcoin olup olmayacağı tartışmalı ether ise aynı hayalleri yeniden üretiyor; treni kaçırdığını düşürenler için yeni ve bitcoine göre daha erişilebilir bir alternatif olarak yeni başlayan madenciler yaratıyor. Türkiye de bir istisna değil.
İkinci el piyasası: Hızlı ama maliyetli bir başlangıç
Türkiye'deki kripto madenci sayısını bilmek mümkün değil ancak artan bir ilginin olduğu konuyu uzaktan takip ediyor olanların bile fark edebileceği işaretlerle doğrulanabiliyor. Popüler bitcoin forumu bitcointalk.org'un Türkçe sayfalarında en çok tartışılan konu, hayır bitcoin değil, alternatif kripto paralar. Bu bölümde yapılan paylaşımların neredeyse yarısı ise 2017 tarihli. Bu konuşmalarla birlikte, artan ilgiyi Türkiye'nin en popüler online listeleme servislerinden Sahibinden.com'dan doğrulamak da mümkün. Madencilik ilişkili ilan sayısının bu yıl etherin fiyatı gibi hızla yükselişe geçtiği platformdan görülebiliyor. Sahibinden üzerinden yaptığınız mining aramasında bilgisayarla ilgili 150 ilan listelenirken, spesifik olarak kurulu bir mining rig arıyorsanız 80'den fazla sonuç görmeniz mümkün. İlanların yine büyük bir çoğunluğu 2017 tarihli.
Ether için de giriş bariyeri yükseliyor
Madencilik donanımlarının ikinci el dolaşıma girmesi ise, sürpriz değil. Konuya aşina olmayanlar için, kripto para madenciliğinin sürdürülebilirliği, birçokları için yapılan donanım yatırımı ve aylık elektrik faturalarını ödeyip ödeyemediğine bağlı. Konuştuğumuz madencilerin tümü, bundan 3-4 ay öncesine kadar bu yatırımın bir ay gibi bir sürede başa baş noktasına ulaştığını söylüyor. Bugünse bu süre 4-5 katına çıkmış durumda; ether için de giriş bariyeri hızlıca yukarı çıkıyor.
Zira artan ilgi, doğrudan donanım arzına yansıyor. Dünya genelinde bitcoinle son baharını yaşadığı düşünülen GPU madenciliği, etherle geri döndü. Bitcoin arzının gittikçe azalmasıyla birlikte zorlaşan madencilik özel geliştirilen, hash rate'i daha yüksek ASIC işlemcilerle yapılırken ether ise ilk günden itibaren ASIC dirençli olarak geliştirildi. Dijital para biriminin GPU bağımlılığı, madencilik çılgınlığıyla birlikte dünya genelinde stokları eritti. Türkiye için de durum farklı değil. Kazmaya başlamayı düşünen birçok yeni madenci adayı için en erken başlangıç tarihi iyimser bir tahminle birkaç ay sonrası. Zira madencilikte en çok kullanılan ekran kartlarının stokları tükendi; arz sıkıntısı doğrudan fiyatlara yansıyor. Ekran kartlarının piyasaya sunulduğu günden bu yana fiyatları en az ikiye katlanmış durumda. Bugünden kazmaya başlamak istiyorsanız, ikinci el bir ekran kartına sıfır fiyatını ödemeniz gerekiyor.
AMD ve NVIDIA son bir yılda ether madenciliğinden en çok kazananlar arasında.
AMD ve NVIDIA ether madenciliğinin de kazananları oldu
Piyasadaki ekran kartlarının iki ana üreticisi AMD ve NVIDIA'in piyasa değeri etherle birlikte yeniden yükselişe geçti.Madencilik rig'leri, her iki şirketin satışları açısından oyuncuların talep ettiği grafik kartlarından daha büyük avantaj sağlıyor. Buna karşın hisselerin ether fiyatındaki dalgalanmaları hızla yansıtması bu yükselişin kırılganlığı hakkında fikir veriyor. Etherin fiyatındaki düşüşe paralel olarak, üreticilerin hisse fiyatlarında sert düşüşler yaşanıyor.
"Hızlı kazanç peşindeyseniz ether cazip bir alternatif olmaktan çıkıyor" diyor görüştüğümüz madencilerden biri. Yazılımcıların azımsanmayacak bir bölümü madenciliğe meraktan başlıyor; tekil yatırımlar yapıp fazla derinleşmeden piyasadan çekiliyorlar. Ancak madenci profilleri yazılımcılarla sınırlı değil. Borçlarını ödeyemeyen bir biyoloji öğretmeni, beyaz yakalı finans yöneticisi, sadece parası olan bir işletmeci gibi profiller de kazmaya devam ediyor. Uzun vadeli düşünen azınlık, bitcoin ve ether döngüsünün farklı kripto paralarla devam edebileceğini düşünüyor. Bugün alternatif olan kripto paraların, yakın gelecekte ana akım hale gelebileceğini biliyoruz ancak bunun hangisi olacağını kimse bilmiyor.
Bir oyun değilse ne?
NVIDIA, AMD ve birçok madencinin perspektifinden kripto para madenciliği, muhtemelen bir oyundan farklı değil; bunda pek haksız da sayılmazlar. Ancak oyun dışında, Buffet'ın perspektifinden değer sorusunun cevabını aradığımızda işin rengi değişiyor. Kripto para daha özgürlükçü bir gelecek hayali çiziyor olsa da, karşısına aldığı finansal sistemin en çok eleştirilen yönlerinden biri sayesinde varlığını sürdürüyor. 2008'de patlak veren küresel finansal krizden bu yana devam eden tartışmalara kulak verdiyseniz, finansal kurum ve kuruluşların reel sektörle orantısız bir şekilde büyümesi, doğrudan reel karşılığı olmayan işlemleri denetimsiz bir şekilde yapıyor olmalarıyla ilgiliydi. O dönemde yaşadığımız derin küresel çöküntüden sonra öğrendiğimiz şeylerden biri, sadece finansal işlemlerden kazanan işlere karşı şüpheci yaklaşmak...
Hala çok kırılgan ve dalgalı olan bitcoin değerinin reel hale getirmek için bugüne kadar onlarca adım atıldı ancak bunların pek azı bitcoinin değerinin bugünkü 2 bin 300 dolar seviyesine çıkmasını sağladı. Bir para transfer yöntemi olarak bitcoinin popülerliği arttıkça, para transferi süresi uzuyor. Bugün bitcoinle yaptığınız herhangi bir işlemin ortalama süresi yaklaşık bir saate kadar çıkabiliyor. Bu bitcoinin alternatif olmaya çalıştığı tüm para birimleri arasında en uzun işlem sürelerinden biri. Bitcoinin bu sorunu ortadan kaldırmak için, yok etmeye niyetli olduğu bankalar ve diğer aracı kurumlara ihtiyacı olabilir.
Yükselişin asıl sürükleyicisi, dünya çapında gerçekleşen finansal işlemler oldu ve olmaya devam ediyor. Ether için de durum şimdiye kadar pek farklıymış gibi görünmüyor. Yine de geleneksel reel söylemi kripto para birimlerini değerlemek için yeterli olmayabilir zira neyin "reel" neyin "fiktif" olduğu sorusunun da cevabı değişiyor. Diğer taraftan bundan çok da uzak olmayan bir gelecekte, avatarlarımızla gezindiğimiz, gelir eşitliğinin sorun olmadığı sanal dünyada, ülke bağımsız ve tamamen şeffaf bir para biriminin varlığını tartışmak, bugün gündemi belirleyen birçok siyasi/ekonomik tartışmadan çok daha anlamlı ve değerli olabilir. Ne düşünüyorsunuz?