Netflix’in çocuklarla sınavı

AG Event'in Kurucusu olan Ali Gürak, 'kids marketing' alanında çalışıyor, Marketing Türkiye'de köşe yazarlığı yapıyor, Medium hesabından da deneyimlerini paylaşıyor.

Mobil ve internet teknolojilerinde yaşanan gelişmeler bilgi ve eğlence içeriklerine erişim alışkanlıklarımızı da değiştirdi. Tabii ki bu değişime en çabuk ayak uyduranlar çocuklar oldu. Bu yüzden, Miner & Co. Studio adlı pazarlama firmasının araştırmasına katılan ebeveynlerin yüzde 57’sinin çocuklarının video izlerken TV değil bir mobil cihazı tercih ettiklerini söylemesi pek şaşırtıcı değil.

Çocuğum ne izliyor?

Çocukların gelişim sürecinde eğlence içeriklerine, TV ya da diğer platformlardan erişimini tamamen engellemek bir çözüm değil. Öte yandan TV’nin görece olarak kontrollü ortamından YouTube gibi, çocukların yaş gruplarına uygun olmayan içeriklere kolayca erişebildiği ortamlara geçiş haliyle biz ebeveynleri endişelendiriyor. Eminim siz de her gün kendinizi “Çocuğum tabletinin ekranına gömülmüş ne izliyor acaba?” derken buluyorsunuz.

Bir Kids Marketing profesyoneli olarak markaların aile-dostu olmak için geliştirdikleri stratejiler ilgimi çekiyor. Aile-dostu marka derken “farklı bir yaş grubunun ilgisini çekmek için yeni neler yapabiliriz” değil, “sunduğumuz hizmetin tüm yaş gruplarının ilgisini çekmesini nasıl sağlarız” bakış açısını kastediyorum.

Hedef, ailenin bir ferdi olmak

Son günlerde sosyal medyada dünyanın en büyük internet TV platformlarından Netflix’in Türkiye’ye gelişi konuşuluyor. Ben de Netflix’in Kids Marketing planlarını ve aile-dostu odaklı stratejilerini merak ettim ve küçük bir araştırma yaptım.

Araştırmamda Netflix Küresel Çocuk İçerikleri Direktörü Andy Yeatman’ın bir açıklamasına rastladım. Yeatman özetle şunları söylüyor: “Hedefimiz, ister okul öncesi çağda bir çocuk, ister ergen, ister yetişkin olsun ailenin tüm fertlerinin favori bir Netflix içeriği olması. Ay başında ebeveynlerin Netflix faturası öderken buna değdiğini düşünmelerini istiyoruz.” Netflix’in verilerine göre dünyadaki 75 milyon abonesinin yarıya yakınının çocuk filmi ve dizilerini izlemesi, aile-dostu yaklaşımın avantajını da gözler önüne seriyor.

Çocukları eğlendir, ebeveynleri rahatlat

Netflix diğer yapımcı ve yayıncılardan aldığı içeriklerin yanı sıra kendi prodüksiyonu olan özgün içeriklerle de tanınıyor. Platform bu yıl özgün film ve dizi yapımı için 5 milyar dolarlık bir bütçe ayırmış durumda. Bu rakam bir yıl içinde Amerikan sinemalarında filmlerin yaptığı gişe hasılatının nerdeyse yarısına denk geliyor. Netflix bu bütçenin büyük bölümünü çocuklara yönelik içeriklere harcamayı planlıyor. Netflix’in bu yıl dünya çapında yayınlayacağı 70 özgün içerikten 20’si çocuklara yönelik olacak.

Ailenin her ferdine ayrı profil açılabilmesi, ebeveyn kontrolü için şifre oluşturulabilmesi, çocuk bölümü arayüzünün çocuğu sadece kendi yaş grubuna uygun içeriklere yönlendirecek şekilde tasarlanması gibi özelliklerle Netflix ebeveynlerin endişelerini gidermeyi de hedefliyor.

Ah o babalar yok mu?

Netflix verilerinde ortaya çıkan ilgi çekici bir sonuç ise babaların tüketim davranışlarını özetler nitelikte. Platformun geçen Haziran ayında yaptığı bir küresel araştırmaya katılan babaların yüzde 85’i çocukluklarında izledikleri çizgi filmleri kendi çocuklarına da izlettiklerini, yüzde 66’sı ise bunu yaparken Netflix gibi hizmetleri kullandıklarını belirtmişler. İşte Star Wars, Transformers, Voltron ve Ninja Kaplumbağalar gibi markaların sürekli reenkarnasyon geçirerek zamana direnmelerinin sırrı.