Yakın zamanda yitirdiğimiz Müzeyyen Senar'ın 12 yaşında evden kaçmasıyla başlayıp, İstanbul'da 15 yaşında sahneye çıkmasıyla devam eden şöhret olma modeli, Türkiye'de uzunca bir dönem şöhretin kendisiyle özdeşleşti. Yüzlerce farklı isim benzer yollardan geçti, tanındı, yıldızlaştı. Sesleri, ışıkları bugüne uzandı ama derler ya köprünün altından çok sular aktı. Geçen sürede belki en önemli değişimi şöhretin kendisi yaşadı. Deyim yerindeyse şöhret gök yüzünden yere indi, sokaklarda dolaşmaya hatta evlere girmeye başladı. Aşina olduğumuz haliyle söylersek, şöhret de erişilebilir hale geldi.
Şöhretin YouTube hali
Takipçi, etki, paylaşım sayısı gibi metriklerle ölçülebilen, hashtag'lerle desteklenebilen ve herkesi ilgilendiren bir konu, bugün artık şöhret. Daha kısa ömürlü ancak çok daha fazla kişiye kazandırma vaadiyle ünlü. Şöhret algımızın değişiminde bugün belki en önemli paya sahip olan YouTube'un en popüler kanallarının yıllık gelirleri milyon dolarlarla ifade ediliyor. Bu, yüz binler belki milyonlarca kişiyi haliyle cesaretlendiriyor.
YouTube'da bugün 635 binin üzerinde takipçisi olan MuratAbiGF kanalının yapımcısı Murat Engin'e sorarsanız, şöhret bugün, öyle ayakları yerden kesen bir deneyim değil. Belki hayalini kurduğunuz TV stüdyosunun kapılarını size açıyor ama oradan çıkıp, herkes gibi metrobüse biniyorsunuz. Farklı olarak, kalabalık ve sıkışık bir yolculukta, sizi tanıyan fanlarınızla karşılaşmanız da olasılık dahilinde.
Bugün YouTube Türkiye'nin fenomenlerinden biri olan Murat, 17 yaşında ve üniversiteye hazırlanıyor. Antalya'da yaşadığı evinden iki yıldır yayınladığı videoların görüntülenme sayısı 52 milyonu geçti ve artmaya devam ediyor. Murat, YouTube'da en çok ilgi gören oyun kanallarından birine sahip ve ona göre bu, "kasmadan", yalnızca kendisi gibi davranmasının bir karşılığı. Oyunun başından kalkmadan saatler geçirenleri evinde gibi hissettirmeyi başaran genç adam, sık sık argo kullansa da "oyun muhabbetini" iyi yapıyor.
Oyun muhabbetiyle sıkı bir hayran kitlesine ulaşan bir diğer YouTuber Burak Şahin'in BurakOyunda kanalınınsa takipçi sayısı 780 bine yaklaşıyor. 2012 yılından bu yana yüklediği videoların izlenme sayısının 138 milyon sınırını geçmesinde de, insanların onu arkadaşı gibi görmeleri yatıyor, Burak'a göre. "Küçüklüğümden beri video oyunları benim için hep bir tutku olmuştu" diyen Burak, gelecekte Türkiye'de oyun sektöründe denenmemiş işler yapmayı istiyor ve 19 yaşında edindiği şöhretin buna yardımcı olacağını düşünüyor.
YouTube şöhreti Türkiye'de bir başına para getirmiyor
YouTube Türkiye'de bireysel yapımlar arasında en popüler iki kanalın sahibi olan gençlerin Webrazzi'ye anlattıkları, şöhretin YouTube hali için bir Türkiye parantezi açmanın gerekli olduğunu gösteriyor. Zira, düşünülen milyonlar ya da daha alçak gönüllü bir tahminle yüz binlerce dolar olsa da söz konusu Türkiye olduğunda YouTube şöhretinin ederi bu sayıların oldukça altına iniyor. Bunda tahmin edeceğiniz gibi Türkiye'de CPM oranlarının referans alınan ülkelerden çok daha düşük olması yatıyor. Murat, "PewDiePie gibi İngilizce yayın yapan kanalların CPM' leri 5-10 arası değişirken bizimki 1'i zorluyor" diyor. Buna ek olarak, AdSense gelirlerinin yaklaşık yüzde 20'si vergi, yüzde 30'luk kısmı ise ağla paylaşılıyor. Günün sonunda fenomen YouTuber'lar, aylık olarak yapılan YouTube AdSense ödemelerinden, asgari ücretin biraz üzerinde kazanıyorlar.
Sabır sınavları
YouTube şöhretine giden yolda geçilmesi gereken ilk zorluk da bu. Zira, YouTube, düşük takipçi sayısına sahip, yeni başlayan YouTuber'larına pek fazla (günde 0,20 dolar kadar az) kazandırmıyor. Bu, birçoklarının motivasyonunu kırıyor, vazgeçmesine neden oluyor. Murat'ın tavsiyesi işe gelir odaklı başlamamak ve mümkünse günlük izlenme sayısı 10 bini geçmeden videoları reklama açmamak.
Şöhretin bir diğer sabır sınavı da sahte telif şikayetleri olabiliyor. Telif sıkıntısı olmayan içerikle video üretmiş de olsanız, YouTube'da bazı "kötü amaçlı kanallar" size ihtar gönderebiliyor. Murat, videolarının birinde Çarkıfelek, diğerinde Şefkat Tepe dizilerinin içeriklerini kullandığı iddialarıyla, ihtarlar aldığını anlatıyor. Uyarılar yayınların resmi kanalllarından gelmiyor bile olsa, kanalınız otomatikman kapatılabiliyor ya da sınırlandırılıyor. Benzer bir durumla karşılaşan Burak, bu durumda YouTube Türkiye ile iletişime geçtiğini ve bir süre sonra durumun düzeltildiğini söylüyor. Yani Türkiye'de muhattabınız olan bir ağla çalışmak bu tip durumlarda önemli olabiliyor.
Bunların sonucu olarak YouTuber'lar için yakaladıkları şöhret, başarmak istedikleri asıl hedefe doğru ilk basamağı oluşturuyor. Ürün reklamları ya da sponsorluk anlaşmaları destekleyici kanallar olarak beliriyor. Türkiye'de daha çok kadın takipçilerin ilgi gösterdiği kanallar arasında moda, stil ve özellikle makyaj tüyolarıyla beğeni kazanan Merve Özkaynak, bu konuda da seçici davranmak gerektiğini söylüyor. "Kullanmayacağım ürünü başkasına önermem" diyen Merve Özkaynak, YouTube başarısını büyük ölçüde bu dikkat ve özenine borçlu.
Işık, renk, ses ve görüntü kalitesi, Merve Özkaynak'ın kanalı için hazırladığı videoların olmazsa olmazları. Buna ek olarak, her bir programda ele alacağı konularla ilgili aylık bir program dahilinde ilerlediğini söylüyor Özkaynak. Kanalında birçok kadının ihtiyaç duyduğu ip uçlarını paylaşan Merve Özkaynak, hangi konuları ele alacağına ise yaptığı dijital anketlerle karar veriyor. Yapılan yorumlardan da nasıl yol alacağına dair geri dönüş sağlıyor.
Moda ve stil konularına çocukluğundan beri ilgi duyduğunu söyleyen Merve Özkaynak, geçmişte moda markalarıyla çalışmış. Kendi işini kurmaya karar vermesinin ardından, birkaç farklı denemeden sonra YouTube kanalı üzerinde çalışmaya başlamış.
YouTube kanalı açmak bir girişimcilik türü olabilir mi?
YouTube kanalı açmak, bir iş kurmak deyince akla ilk gelen seçeneklerden biri olmayabilir. Ancak Özkaynak gibi kendi kanalından düzenli yayın yapan birçok ünlü YouTuber'ın bütün gününü alan bir iş ve ciddi bir adanmışlık gerektiriyor. Yaklaşık 20 dakikalık bir YouTube videosunun çekimi, montajı ve platforma yüklenmesi 5-8 saati buluyor. Bir programın ardından diğeri için içerik hazırlama çalışmaları başlıyor. Konuştuğumuz YouTuber'ların birçoğu kanallarının yanında farklı bir iş yapmıyor, daha doğrusu böyle planları olsa da vakit bulup yapamıyor. Bunun karşılığında elde edilen geliri düşündüğünüzde, YouTuber'ların neden bu işi yapmak için en önemli ön koşulun tutku olduğu konusunda ısrar ettiklerini anlıyorsunuz.
Henüz iki ay önce yayına başlayan yeni YouTuber, İdil Tatari içinse bu tutku yemek yapmak. New York’ta çalıştığı dönemde bol bol restoran gezip yeni tatlar öğrenen Tatari, aynı zamanda eski bir TV spikeri. Kariyerine hamileliği nedeniyle ara verdiğinde, soluğu Mutfak Sanatları Akademisi'nde alan Tatari, programında yemek tarifleri ve mutfak tüyoları paylaşıyor. Haftada 3-4 gününü hazırlanma ve çekim için geçiren Tatari, kanalı henüz olgunlaşmadığı için reklama açmamış. İçeriğini yakın zamanda restoran gezileri, günlük mönü önerileri gibi yeniliklerle çeşitlendirmeyi de planlıyor.
Günün sonunda YouTube kanalları da farklı tutkular için birer buluşma noktası niteliğindeler. Başta Minecraft olmak üzere 330 binden fazla oyun tutkunuyla buluşan LeHamam, yine 300 binden fazla takipçisiyle "kendini LeafLook diye tanıtan 18 yaşındaki bir insanın çektiği videoların paylaşıldığı falanlı filanlı" LeafGaming35 bunun iyi örnekleri. Eğlenceli videoların yer aldığı "Yapyap" ve "Oha Diyorum" kanalllarıysa sadece iyi vakit geçirmek isteyenleri hedefliyor ve iki kanalın toplam takipçi sayısı 500 bine yaklaşıyor. Kanal listeleri uzayıp gidiyor.
YouTube ve benzeri platformlar, bugün sosyal ağlardan gücünü alan şöhretin son hali değil elbette. Bizimle birlikte değişmeye devam edecek, söylediği tartışmalı olsa da Andy Warhol'un bir gün herkesin 15 dakikalığına ünlü olacağı ön görüsü belki doğrulanacak. Şöhret belki bir gün herkesin işinin bir parçası bile olacak ancak kesin olan karşılığının herkes için aynı olmayacağı.