ICANN, alan adı kaydı için e-posta veya telefon onayını zorunlu hale getiriyor

ICANN, alan adı kaydı için e-posta veya telefon onayını zorunlu hale getiriyor

ICANN’in yeni düzenlemeleri ile birlikte bir alan adı sahibi olmanın kuralları da değişiyor. Alan adı tescili sağlayan aracı firmaları etkileyecek olan yeni düzenleme ile birlikte bu firmalar kendi servisleri üzerinden alan adı kaydı gerçekleştiren kişi ve kuruluşlara dair sorumlulukları da artmış olacak. Tabi ki bu durum bir alan adına sahip olan herkesi etkileyecek.

ICANN’in blog’unda duyurulan yeni düzenleme önümüzdeki 6 ila 12 ay içerisinde yürürlüğe girmiş olacak ve bu tarihten sonra artık adı tescil hizmeti veren firmalar ve tüm müşterileri bu yeni kurallara göre işlerini yürütmeye başlayacaklar.

Gerçekleşen değişiklikler arasında en çok göze çarpanı artık her yeni alan adı kaydı gerçekleştiren kişi veya kurumun 15 gün içerisinde aktif e-posta adresini veya telefon numarasını doğrulamak zorunda olmaları fakat düzenlemeler bununla sınırlı değil…

Daha fazla bilgi saklanacak

Registrar Accreditation Agreement veya kısaca RAA olarak bilenen yönetmeliğin güncellenecek hali doğrultusunda alan adı tescil hizmeti sunan firmaların kendilerinden alan adı kaydı gerçekleştiren kişilere ait bilgileri belli bir süre saklamaları da istenecek. Aralarında alan adı kaydı gerçekleştiren kişiye ait bilgilerin yanı sıra ödeme yapılan kredi kartı detaylarının da yer aldığı bu bilgiler tescil işlemini gerçekleştiren firma tarafından 2 yıl boyunca saklanmak zorunda olacak.

Üstelik alan adının tescil hizmeti veren başka bir firmaya taşınması veya süresinin dolması durumda da bu bilgilerin saklanması gerekecek. Kayıt esnasında kullanılan IP adresi gibi bazı bilgileri ise 180 gün boyunca saklanmak zorunlu hale gelecek.

Alan adı sahiplerinin eski bilgileri kaybolmayacak

Bunun alan adı tescil hizmeti veren GoDaddy ve benzeri pek çok büyük firma için ciddi bir sorun olmasa da, daha küçük firmalar için yürütülmesi zor bir operasyon olabileceği ve bu nedenle küçük firmalardan bazılarının bu işi sürdüremeyebilecekleri tahmin ediliyor.

Temel olarak ICANN bu düzenlemeler ile bir alan adı sahibi ile kaydetmiş olduğu alan adı arasındaki bağlantıyı hiçbir koşulda kaybetmemesi hedefleniyor. Eskiden tescil hizmeti veren bir kurum kapandığında alan adı sahipleri yeni bir firmaya taşınırken daha önceki hiçbir bilgisine erişmek mümkün değil. Artık ICANN bu tip gerekli olan durumlarda kişilerin geçmişe dönük bilgilerine erişebilecek.

Yeni yönetmeği imzalamama şansı da var ama…

Fakat bu durum bazı soru işaretlerini de beraberinde getiriyor. Bu yapıyı uygulamak bazı ülkelerde mümkün olsa da, diğer ülkelerin alt yapı ve yürürlükteki diğer uygulamaları ile çelişme riski bulunuyor. Bu gibi durumlarda nasıl bir yol izleneceği ise şu an için net değil.

Bununla beraber diğer önemli bir detay ICANN’in 2009 yılında yürürlüğe girmiş olan RAA yönetmeliğini değiştirmiyor olduğu. Yeni RAA, 2009’dakinden bağımsız ve güncellenmiş bir yönetmelik. Dolayısıyla 2009 RAA yönetmeliğini imzalamış olan firmalar tercih ederlerse yeni yönetmeliği imzalamadan ve bu yükümlülüklerden muaf olarak çalışmaya devam edebilirler. Fakat bu durumda yeni yürürlüğe girecek olan alan adı uzantılarının tescilini gerçekleştiremeyecekler. Ayrıca RAA yönetmeliği imzaları genellikle 5 yıl için gerçekleştiriliyor. Dolayısıyla eski RAA’i imzaladıktan 5 yıl sonrasında eğer işlerini sürdürmek istiyorlarsa yeni RAA’i kabul etmek zorunda olacaklar.

Teknoloji dünyasındaki gelişmeleri takip edin. Neleri size ulaştırmamızı istersiniz?
Abonelik kaydınız başarıyla oluşturuldu.