Qapel, sosyal medyadaki etkinliğiniz ve paylaşımlarınızı önce Qapel puana sonra da bu puanları kazanca çevirmenizi sağlayan bir girişim. Facebook, Twitter ya da Google hesaplarınızı bağlayarak, bu ağlarda size verilen görevleri yerine getirerek Qapel puan kazanabiliyorsunuz.
Yerli bir girişim olan Qapel'deki görevler genellikle Facebook'tan arkadaş davetleri yapmak, Twitter'da bir şeyler paylaşmak, YouTube'da videolar izlemek üzerine. Yani bir yerde markaların pazarlama faaliyetlerine aracı olurken, bir yandan da Qapel puan kazanabiliyorsunuz.
Qapel'in lansmanı, üniversite etkinlikleri ile başlamış. Bu yüzden hedef kitlenin öncelikli olarak üniversiteli gençler olduğunu söylememiz mümkün. Markalar Qapel aracılığıyla bu hedef kitleye ulaştığı gibi, aynı zamanda bu hedef kitlenin yakın çevresine de ulaşabilecek. Bu durumun tek bir açıklaması o da aslında kullanıcıların artık bir reklam panosundan farksız hale gelmesi.
Bu duruma daha sonra bir başka yazıda da değinmeyi düşünüyoruz fakat bu durumun kişisel güvenilirliği de sarstığı kesin. Yani Qapel platformuna dahil olup, görevleri yapmaya başladığınızda markaların size ve çevrenize ulaşması izin vermiş oluyorsunuz. Fikir olarak güzel fakat sosyal medyadaki hesaplarını Qapel için reklam yapmaya kullanan bir arkadaşımı ben kişisel olarak takip etmeye devam edeceğimi hiç sanmıyorum.
Qapel'de, sosyal medyada size verilen görevleri yerine getirdikçe Qapel biriktiriyorsunuz. Ancak bu size direkt olarak maddi bir kazanç sağlamıyor. Bunun yerine, Qapel bünyesinde bulunan Q-Market adlı bir mağaza açılmış. Bu market üzerinden kazandığınız Qapel'leri (isimdeki papelden esinlenme hoş bu arada) harcayabiliyorsunuz. Şu anda Q-Market'e baktığımda oldukça kısıtlı bir alışveriş seçeneği görüyorum. Qapel yeni bir girişim ve anlaşmalı olduğu markaların sayısını arttırdıkça, hem görevlerin sayısını, hem de Q-Market'teki ürünlerin sayısını arttırdığında, daha kullanılabilir bir hale gelebilir.