2010 yılından bu yana Türkiye'nin giderek artan bir online itibarı var. İnternet kullanımı artıyor, e-ticaret sektörü büyüyor, yatırımcılar ellerinde dürbünle Türkiye'yi izliyor. Dile kolay 75 milyon civarında bir nüfusumuz, kimi Avrupa ülkelerini geride bırakacak kadar gencimiz var. Ve tabii bazı tehlikeler...
Maalesef ki, girişimcilerimizin Türkiye'nin sahip olduğu online itibardan pek pay aldığını söylemek mümkün değil. İnternet sektörünün henüz yazılım geliştiricileri kendine çekememesi, internet girişimcisi olmak isteyenlerin yeterli bilgi, tecrübe ve sabır sahibi olmadan kolları sıvamasıyla işi yarım bırakması, Türkiye meseleleri ve tabii yatırımcıların elini korkak alıştırması (hassas bir nokta) bu duruma sebep gösterilebilir.
İyi girişimcilerimiz otuzlu yaşlarda. Genelde yurtdışı tecrübesi olan kişiler. Düşünün, Sina Afra'yı bir dergide genç girişimci olarak okuyabiliyorum. Yurtdışında 30 yaşındaki kişiler ya oturmuş bir girişimde yer tutuyor ya da yatırım yapacak genç girişimler arıyor.
Sözü getirmek istediğim nokta şu; Türkiye'de girişimciliğe biraz daha ciddi bakmamız ve ayakları yere basan girişimlere imza atmamız gerekiyor. Yurtdışındaki genç girişimci örneklerini sıralamaya gerek duymuyorum. Kendi girişimlerimizi kopya olarak nitelendirmekten vazgeçmemiz ve ortaya üretken, verimli veya eğlenceli bir şeyler koymamız gerekiyor.
Ve daha can alıcı bir noktaya geliyorum...
Ülkemiz yatırımcıların odağında olduğu gibi, global girişimlerin de hedefi haline geliyor. Webrazzi Global'i daha aktif kullanmaya başlamamız ve Türkiye'deki internet kullanıcı potansiyelinin artmasıyla yabancı girişimciler Türkiye'ye giriş yapmaya başlıyor. Girişimlerini tanıtmamız için bizden destek istiyorlar (bu yazıyı yazarken bir tane daha geldi). Türk girişimcilerine ayıracağımız vakitten pay alıyorlar.
Kısacası online dünyada kıtalararası birleşmenin eşiğindeyiz, Türkiye internet kıtasıyla Avrupa ve Amerika internet kıtaları arasında. Hatta Ortadoğu ve Asya'yı da buna ekleyebiliriz. Ancak buna hazırlıklı değiliz. Bir kaç kişinin daha dişini sıkıp bir YemekSepeti, bir Gittigidiyor yapması gerekiyor. Kendi kaynaklarımızı üretmemiz ve birbirimize destek olmamız lazım. Yarın bugünden daha rekabetçi bir sektöre uyanacağız. Yatırımcıların küçük de olsa adım atması ve destek olması gerekiyor. Bugün kurulmayan köşeler, dostluklar, yarın başkalarının olabilir..
Uzaktan bir şeyler yaklaşıyor, farkına varalım istiyorum... Elini taşın altına koyanlar 3 defa vursun lütfen...