Kronik hastalık, tıpta hastalığa dair belirti ve bulgularının ortaya çıkması için bir bekleme dönemi olan, birçok nedene bağlı olarak gelişen, kesin tedavisi olmayan, uzun süreli rahatsızlık olarak tanımlanıyor. Bu hastalar için düzenli ilaç kullanmak hayati önem taşıyor olsa da bir taraftan kronik hastaların yüzde 50'si ilaçlarını reçetelendiği gibi kullanmıyor. Bu sorun sadece Avrupa'da 200 bin kişinin ölümüne yol açıyor.
Tam da bu noktada 2018'nin Ağustos ayında kurulan Albert Health, kronik hastalara tedavilerini yönetmede yardımcı olan sesli bir sağlık asistanı olarak bu alana konumlanıyor ve Türkiye'nin 'ilk' sesli sağlık asistanı olarak tanımlanıyor. Uygulama son altı ayda aktif kullanıcı tarafında 6 kat büyüdü. Ayrıca Türkiye'nin en büyük 10 ilaç şirketinin 5'i ile çalışıyor.
Şirket, yapay zeka tabanlı algoritmalarıyla yaşlıların etkin tedavi takibine yardımcı olmak ve yanlış dozda alınan ilaçların yarattığı sorunları çözmek için tasarlandı. Albert, düzenli kullanılan ilaçlar için hatırlatmalar yapıp tansiyon, şeker ve nabız değerlerini kaydediyor. Bu sayede sağlık ölçümleri kayıt altında tutuluyor ve sağlık takibi yapmak kolaylaşıyor. Her yaştan insanın kullanabileceği arayüze sahip olan sistemde hastaların tüm sağlık ölçümlerini kaydederek doktoruyla ya da yakınlarıyla paylaşıyor.
Sesli komut özelliğinin olmasının birçok avantajı olduğunu söyleyen şirketin kurucu ortaklarından Recai Serdar Gemici, bu konuya şöyle bir açıklık getiriyor: "Ses arayüzü olması sayesinde hastayla çok daha iyi iletişim kurulabiliyor. Hastayla çok daha iyi etkileşim kurabiliyor. Bu yardım bir noktada kişiselleşiyor. Dijital sağlıkta en önemli şey veri girmek. Hasta bunu yapacak ki sistem bu bilgileri anlamlandırarak doktoruna ulaştırabilsin. Yani hastanın dijital kaydını oluşturmak için ses önemli. Çünkü bu, veri girmeyi kolaylaştırıyor. Bu yüzden her yaştan kullanıcı bu sistemi çok daha rahat kullanıyor. Çünkü konuşmak en doğal iletişim yöntemi... Kullanıcılar sadece konuşarak uygulamayı kullanabiliyor. Ona yardımcı olan dijital asistanıyla 'konuşarak' kendilerine ilaç hatırlatması kurabiliyor, kan şekeri, tansiyon gibi ölçümlerini kaydedebiliyor ve tedavileri ile ilgili notlarını tutabiliyor."
Eski Siemens çalışanları tarafından kuruldu
Albert Health, üç eski Siemens çalışanı olan Recai Serdar Gemici, Serhat Uzun ve Ensar Güneşdoğdu tarafından hayata geçirildi. Merkezi İngiltere’de olan şirket, şu anda çalışmalarını şirketin operasyon merkezi olan Acıbadem Üniversitesi Kuluçka Merkezi’nde sürdürüyor.
Gemici bu işe girmeye nasıl karar verdiklerini şöyle anlatıyor: "Siemens'in farklı departmanlarında çalışıyorduk. Fakat aynı inovasyon grubunun üyesiydik. Kurucu ortaklar olarak birlikte çalışma alışkanlığımız buradan geliyor. Doğal dil işleme teknolojisinde olan know-how'da burada yaptığımız çalışmalardan kaynaklanıyor. Ayrıca sağlık sektöründe de deneyimiz vardı. Biz, üç ortak bütün bu deneyim ve bilgiyi bir araya toplayıp, bunu bir teknoloji girişimine çevirmek istedik. Siemens'in de desteğiyle bu işe başlamış olduk."
Albert Health, aralarında Techstars ve Wayra'nın da bulunduğu global yatırımcılardan toplamda 320 bin dolarlık yatırım aldı. 'Albert Sesli Sağlık Asistanı' mobil uygulaması, Google Play Store ve App Store'dan ücretsiz olarak indirilebiliyor. Hastalar, bunu ücretsiz kullanırken, ücreti kurumlar ödüyor. Gemici "Yani..." diyor ve sözlerine şöyle devam ediyor: "İlaç ve sigorta şirketleri ödüyor. Şirket olarak kronik hastalıklarının farklı dinamikleri olduğunu fark ettik. Bugün bir kanser hastasının uygulamadan beklentisiyle bir ortopedi hastasının beklentisi birbiri içinde değişiklik gösteriyor. Dolayısıyla özelleşmiş çözümlere ihtiyaç var. Bu yüzden aynı uygulamanın içerisinde hastalık özelinde kapalı devre programlar yapıyoruz. Yani dijital hastalık yönetimi programları... Kullanıcılar kendi hastalıklarına özel bir deneyim yaşıyorlar."
Her yaştan kronik hastanın tedavisini kolayca yönetebildiği ses teknolojisini en iyi şekilde kullanan tam teşekküllü bir sağlık bir platformu haline gelmeyi hedefliyor. Albert Health ekibi ürünün İngilizce versiyonunu da geliştirdi. İngiltere'de NHS (National Health Service) ile pilot çalışma başlattı. 2021 yazında kapatmayı hedefledikleri yatırım turu ile de global pazarda daha da etkin olmayı planlıyor.
Sağlık Girişimleri röportaj dizisinin diğer yazılarına şuradan ulaşabilirsiniz!
İlk Yorumu yazmak ister misiniz?
Yorum Yazmak için Giriş Yap